YAŞAM

2 bin yıllık deniz fenerinde sona gelindi

Antalya'da Patara Antik Kenti'nin 2 bin yıllık deniz fenerindeki restorasyon çalışmalarında sona gelindi. Depremle yıkılan ve 2 bine yakın taşla yeniden ayağa kaldırılan tarihi yapının, denizcilere yol göstermesi amaçlanıyor. Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık, "Patara benim için evlat oldu. Hele ki fener benim için bambaşka oldu. Belki fenerin ışığını yakabiliriz. Çok anlamlı olur" dedi.

Kaş ilçesinde milattan önce 1'inci yüzyılın ortalarında 23 kentten oluşan Likya Birliği'nin başkenti olarak bilinen Patara'da kazı ve restorasyon çalışmaları sürüyor. Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık tarafından titizlikle sürdürülen çalışmalarda, Roma İmparatoru Nero'nun Patara'ya prestij eseri olarak yaptırdığı antik deniz feneri restorasyonunda sona yaklaşıldı. Prof. Dr. Işık, fenere ilişkin çalışmaların 2020'nin 'Patara Yılı' ilan edilmesinin ardından başladığını belirtti. Çok ince ve titiz bir çalışma gerektiğinden bahseden Prof. Dr. İşkan Işık, "Fenerin bu hale gelmesi, bugüne kadar dünyadaki en zor restorasyon projelerinden birini oluşturur. Fenerin hiçbir taşı bir diğeriyle aynı forma ve görünüme sahip değildi. Her taş bulunduğu yer için özel olarak üretilmiş" dedi. 3 boyutlu modellemeler yapan programlar kullanarak, taşların yerini bulmaya çalıştıklarını kaydeden Prof. Dr. Işık, "Önce taşların bilgisayar ortamında yerini bulmaya çalışıyoruz. Kolay bir iş değil. Uzun süre deniz suyu ve rüzgara maruz kaldığı için taşların onarımı ve sağlamlaştırılması zaman aldı" diye konuştu.

'Ülkemizin tanıtımı için çok iyi olur'

Fenerdeki çalışmaların sonuna gelindiğini aktaran Prof. Dr. Işık, "Bu güzel haber. Fener, çok kısa bir süre sonra tümüyle ayağa kalkmış olacak. Aylar kaldı. En üst bölüm olan kemerde çalışmalar sürüyor. 4-5 aylık süre sonunda kemerin kubbesini de görebiliriz" dedi.Fenerin antik dönemde gemilere yol gösterdiğini, bu amacının bugünlerde de sürdürülmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Işık, şöyle konuştu:"Belki fenerin ışığını yakabiliriz. Benim gönlümden geçen, fener ne için yapıldıysa; o işleve yeniden sahip olması. Fener çaksın diye hep düşünüyoruz. Çok anlamlı olur. Deniz tarafındaki yönünden her gece büyük gemiler geçiyor. Orada her geçtiklerinde şu anons olsa 'Türkiye sahillerindeyiz. Patara Deniz Feneri'nin önünden geçiyoruz', bu ülkemizin tanıtımı için çok iyi olur."

'Oldukça zor ama keyifli'

Prof. Dr. Işık, Patara Deniz Feneri'nin restorasyon çalışmasının oldukça zor olduğunu, ancak bundan büyük keyif aldığını belirtti. Arkeolojik kazılarda ve restorasyon çalışmalarında görev alan kadınların da önemli bir görevi yerine getirdiğini ifade eden Prof. Dr. Işık, "Arkeolojinin kadınları, tüm eserlere evlatları gibi davranır. Patara da benim için evlat oldu. Hele ki fener benim için bambaşka oldu. 1600 civarı taşı yerine koyduk. Bitince de 1800 civarı olacak" diye konuştu.Akdeniz'i Xanthos Nehri'ne bağlayan eski Patara limanının güneybatı ucunda yer alan deniz feneri, M.S. 64 yılında Roma İmparatoru Nero tarafından yaptırıldı. 1481 yılında Rodos'ta meydana gelen bir deprem ve ardından oluşan tsunamiyle yıkıldı. Kum tepeleri arasında kaybolan deniz feneri kalıntılarının, 20'nci yüzyılın sonunda Prof. Dr. Fahri Işık tarafından fenere ait olduğu tespit edildi.