Yalanlarla her yere gidebilirsiniz fakat asla geri dönemezsiniz. İşte 53 yıl önce öne sürülen ABD’nin insanlı Ay yolculuğu yalanı, aradan yarım asırdan fazla bir zaman geçtikten sonra yeniden tartışılmaya başlanmıştır.
ABD’nin uzay çalışmalarından sorumlu olan kurum olan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi orijinal ismi ile National Aeronautics and space Administration (NASA) öylesine büyük bir sahtekârlık yapmıştır ki; bu feci durumdan geri dönme imkânı her geçen gün daha da zorlaşmaktadır.
Çünkü NASA yetkililerine sorulan can yakıcı sorulara verilen cevaplar kurum yetkililerini zor durumda bırakmaktadır. En çok sorulan ve cevap verilemeyen soru şudur: “Madem 1969-1972 yılları arasında tam altı kez Ay’a insanlı yolculuk yaptınız, şu anda teknolojinin ulaştığı seviyeye rağmen niçin yeni bir insanlı yolculuk yapamıyorsunuz?”
“Kem, küm” eden NASA yetkilileri, 2024 yılında insanlı Ay yolculuğunun gerçekleştirileceğini söylemek zorunda kalmış fakat devamlı surette bu yolculuğu da ertelenmek zorunda kaldıklarını itiraf etmişlerdir. Zira 2022 yılında dahi İnsanlı bir Ay yolculuğu büyük bir cesaret isteyen çok zor bir iştir.
İnsanlı yolculuklarda bilim adamlarının ileriye sürdüğü en büyük zorluk; Dünya’nın manyetik kuşağı dışına çıkıldığında korumasız kalan canlı organizmaların koruyucu zırhlarla donatılmasıdır. Çünkü Güneş radyasyonları Van Allen adı verilen manyetik alan dışında çok güçlüdür. Radyoaktif ışımalar canlı organizmalara nüfuz ettiğinde atom yapısını bozarak çok ciddi hastalıklara neden olmaktadır.
Ay yüzeyinde insanlı yürüyüşün yapılabilmesi için manyetik alanın bulunmaması nedeni ile astronot kıyafetlerinin çok güçlü zırh ile kaplanması gereklidir. Şu andaki teknolojiye göre güçlü radyasyonlara karşı korumalı bir uzay elbisesi içinde hareket etmek bile çok güçtür. Buna karşılık insansız uzay araçları ve sondalar çok kolay bir biçimde hareket ettirilmekte gerektiğinde Ay yüzeyinden taş ve toprak örnekleri alınarak dünyaya getirilmesi mümkün olmaktadır.
Rahman Suresi 33 ile 35. Ayetlerinde mealen şu ifadeler yer almaktadır: “Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin uçlarından bucaklarından geçip gitmeye gücünüz yeterse geçip gidin. Büyük bir güç olmadıkça geçip gidemezsiniz. O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? Üstünüze ateşten yalın bir alevle kıpkızıl bir duman gönderilir de kendinizi koruyamazsınız.”
Gerçekten de Rahman Suresinde geçtiği üzere uzay çalışmalarının insanlı olarak yapılması çok zordur. Güneşten ve uzaydan yayılan ışımalara karşı canlı organizmalar hayatını sürdürmekte çok zorlanmaktadır. Allah’ın Dünyamızı adeta koruyucu bir zırh olarak çevrelediği manyetik alan sayesinde çok güçlü radyasyonlardan muhafaza ediliyoruz.