Aden Körfezi ve Korsanlar (3)


Gerçekten de kırlangıca çıktığımda ABD helikopterini gördüm. Üzerimizden geçti ve sancağa doğru yaklaşık 1000 gomina (yarım mil) mesafedeki korsan teknesinin üzerine yöneldi.

Bu esnada korsan teknesi bize yaklaşmaktan vazgeçmiş paralel bir rotaya dönmüştü. Sancak tarafımızdan aksi yönde ilerliyordu. Ahşap bir tekneydi ve üzerinde güçlü bir deniz motoru vardı. İçerisinde 6-7 kişiyi rahatlıkla görüyorduk.

Bütün bu olaylar birkaç saniye içinde cereyan etmiş heyecandan herkes gibi ben de kaskatı kesilmiştim. Bir müddet sonra korsan teknesi üzerine savaş gemisi gitti ve teknedekileri etkisiz hale getirdi. Bu olaylar olurken bir tekrar ana rotamıza dönmüş çil yavrusu gibi dağılan konvoy gemileri olarak tekrar bir araya gelmiştik. 

Korsanları taşıyan ve saldırı esnasında boş olan ana korsan teknesi ise pruvamıza yakın bir istikamette stop etmiş bir vaziyette bekliyordu. ABD helikopteri gözlerimizin önünde makinalı tüfek atışı ile tekneye ateş etmeye başladı. Kısa zamanda tekne batmıştı. Bir müddet sonra battığı yerden geçerken korsan teknesinin yerinde yeller esiyordu.

Türk Savaş Gemisi ise korsanların küçük olan saldırı teknesi üzerine giderek korsanları savaş gemisine almıştı. 
Korsanlar bu sefer ava giderken av olmuşlardı. Fakat eğer beş on dakikalık bir süre fırsat bulsalar gemimizi veya konvoydaki diğer gemileri ele geçirebilirlerdi. Zira gemide yangın hortumlarımızla basınçlı su sıkmaktan başka ciddi bir silahımız yoktu. İşaret fişeklerimizle de belki karşı koyabilirdik lakin otomatik silahlı korsanlara karşı bunun bir etkisi olmazdı.

Biz yolumuza devam ederken bulunduğumuz bölgeye Amerikan savaş gemisi de gelmiş ve korsanların sorgulanmasına başlamışlardı. Türk Savaş Gemisine korsanlara ne olduğunu sordum. Telsizle öğrendiğim kadarıyla korsanların “kaçak insan ticareti” yaptıkları ifade edilmiş ve bu sebeple tutuklandıkları söylenmişti.

Birkaç saat sonra Türk Savaş gemisi TCG Giresun, yeniden konvoya katıldı ve konvoya eskortluğa devam etti. Bir müddet bu şekilde beraberce seyir yaptıktan sonra Türk Savaş Gemisi büyük bir bayrağı göndere çekti ve gemimizin fotoğraflarını çekti. Biz de onları çekiyorduk ve karşılıklı olarak bayrakla selâmlaştık. Akşama doğru TCG Giresun, konvoydan ayrılacağını söyledi. Gemi komutanı ile telsiz görüşmesi yaparak “konvoyda iki Türk gemisi olduğunu ve en azından tehlikeli bölgeyi geçene kadar bize eşlik etmesini” rica ettim. Ayrıca 15 yıl bahriyede hizmet ettiğimi bunun 9 yılını muhriplerde geçirdiğimi söyledim.