BERLİN (AA) - CÜNEYT KARADAĞ/ERBİL BAŞAY - Almanya'da Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Partisi Milletvekili ve Federal Meclis Dışişleri Komisyonu Üyesi Armin Laschet, Almanya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin yakın olmaya devam edeceğini söyledi.

Laschet 23 Şubat'ta düzenlenecek erken genel seçimler kapsamında, gündemdeki konularının yanı sıra Türkiye-Almanya ve Almanya-ABD ilişkilerini, AA'ya değerlendirdi.

Almanya'da çok sayıda Türk kökenlinin yaşamasının yanında NATO üyesi Türkiye'nin büyük jeostratejik öneme sahip olduğunu vurgulayan Laschet, "Almanya-Türkiye ilişkileri yakın olmaya devam edecek." dedi.

Türkiye'nin Arap dünyasına köprü olduğunu, Ukrayna ve Rusya ile ilişkilerinin bulunduğunu aktaran Laschet, Almanya'nın Türkiye ile ilişkilerinin, tarafların argümanlarını dile getirdiği eşit zeminde yürütülmesi gerektiğini kaydetti.

Hatay'da depremde ölenler için kilise enkazı önünde ayin yapıldı Hatay'da depremde ölenler için kilise enkazı önünde ayin yapıldı

Türkiye'nin bölgesinde istikrara katkı sunabileceğini ifade eden Laschet, "Yeni Suriye hükümetiyle yakın temasları var ve Suriye'nin seküler, çok etnikli bir yapıda kalmasına katkıda bulunabilir." değerlendirmesinde bulundu.

- Çifte vatandaşlıkta Türkler için bir değişiklik olmayacak

CDU lideri Friedrich Merz'in Başbakan olması durumunda 2024'te yürürlüğe giren çifte vatandaşlığı kolaylaştıran Vatandaşlık Yasası'nda değişikliği yapmak istemesinin Türkleri derinden endişelendirdiğinin hatırlatılması üzerine de Laschet, şu değerlendirmede bulundu:

"(Merz'in) Esasen değiştirmek istediği şey, hükümetin getirdiği bu hızlı süreçtir, bunun 2-3 yıl içinde gerçekleşmesidir. Burada o (Merz) 'Hayır, daha dikkatli incelenmeli' diyor. Ancak ben uzun süredir Almanya'da yaşayan, çifte vatandaşlığa sahip Türkler için hiçbir şeyin değişmeyeceğini söylüyorum." dedi.

Laschet, Almanya'da "normal bir şekilde yaşayan Türkler için, hangi nesilden olursa olsun, hiçbir şeyin değişmeyeceğini" vurguladı.

Laschet, Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin göç politikasını sıkılaştırmak için mecliste verdiği önergeyi aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) ile birlikte kabul etmesinden dolayı yüzbinlerce insanın sokaklara döküldüğü ve protesto eyleminde bulunduğunun hatırlatılması üzerine de, "Net olan bir şey var ve ben her zaman bunun için mücadele ettim ve birçok konuşmamdan da bu görülebilir. AfD demokrasimizin en büyük karşıtıdır ve AfD ile hiçbir şekilde koalisyona girmeyeceğiz. Onlarla koordinasyon içinde olmayacağız. Onlarla ortak konular üzerinde anlaşmayacağız." diye konuştu.

- "Şu an en büyük beceri AB'yi bir arada tutabilmek olacak."

Armin Laschet, Türkiye'nin giderek istikrarsızlaşan Avrupa Birliği'ne (AB) yakınlaşmasının Birliğe nasıl katkı sağlayabileceğine ilişkin soruya da, "Bugün 27 üye ülke var ve sizin de haklı olarak ifade ettiğiniz gibi bunlar birbirinden uzaklaşıyor. Şu anki en büyük beceri, AB'yi bir arada tutabilmek olacak." dedi.

Birçok üye ülkeyle bunun pek de kolay bir durum olmadığını ifade eden Laschet, "Bir de Balkanlar'da 20 yıldır devam eden katılım süreci var ki bunlar çok küçük ülkeler olmasına rağmen o da ilerlemiyor. AB genişleme yönünde büyük adımlar atmadan önce kendi içinde reform yapmalıdır, aksi takdirde tüm yapı dağılır." şeklinde konuştu.

- Almanya-ABD ilişkileri

ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve gelmesinin ardından Almanya-ABD ilişkilerinin nasıl olacağını da değerlendiren Laschet, "Başkan Trump bir 'dealmaker' (iş yapan kişi) aslında. Yani o, 'ne vereceksin, ben karşılığında ne alırım' diye hesap yapar. Elbette Avrupalılardan kendi savunma çabalarını artırmalarını isteyecek ki bu da haksız bir şey değil." ifadesini kullandı.

Laschet, ABD'nin de müttefiklere ihtiyaç duyduğu için Trump'ın ABD'yi NATO'dan çekeceğine inanmadığını kaydetti.

Trump'ın Ukrayna-Rusya savaşını bitirebileceğini de savunan Laschet, "Ardındaki soru hangi güvenlik koşulları altında olacağı. Bunu müzakere etmek gerekecek." dedi.

Laschet, Donald Trump'ın Orta Doğu'da ise yeni bir ivme oluşturabileceğini aktardı.

İç politikaya ilişkin ise değerlendirme yapmak istemediğini aktaran Laschet, "Bunun pek çok kişi için zor olacağına inanıyorum. Ancak dış politikada, biz Almanların ve Türklerin bekleyip neler olacağını görmemiz gerektiğini düşünüyorum." şeklinde konuştu.

Seçimlerden sonra CDU'nun hangi partiyle koalisyon kurmayı tercih ettiği yönündeki soruya da Laschet, bunu söylemenin zor olduğunu, Yeşiller ile dış ve Avrupa politikasında ortak noktaların bulunduğunu ifade etti.

Ekonomi ve göç konularında ise durumun zor olduğunu aktaran Laschet, seçimlerin ardından AfD hariç tüm demokratik partilerle konuştuktan sonra koalisyon görüşmelerine başlanacağını ve seçim sonucunun ışığında neyin mümkün olacağına bakacaklarını sözlerine ekledi.

Kaynak: aa