Özel Haber

Ramazan Bayramı namazını Büyük Çamlıca Camii'nde kılan Bakan Tunç, cemaatle bayramlaşmasının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Bayramların, kırgınlıkların, dargınlıkların ve küskünlüklerin giderildiği günler olduğunu dile getiren Tunç, Filistin ve Gazze'de İsrail'in saldırıları nedeniyle buruk bir bayram geçirdiklerini kaydetti.

Tunç, 7 Ekim'den bu yana İsrail'in saldırılarında 37 binden fazla Filistinlinin şehit edildiğini ve orada bir insanlık suçu işlendiğini anlatarak, Filistin'e karşı yapılan saldırganlıklara karşı dünyanın ve uluslararası sistemin de çare olamadığını gördüklerini vurguladı.

"Dünya, Gazze'de yoğun saldırılar karşısında akan kanı durdurma konusunda çaresiz kaldı"

İsrail'in bir asırdır Filistin'e karşı işgal politikası uyguladığını belirten Tunç, şöyle devam etti:

"Bir asırdır Birleşmiş Milletlerin ve diğer uluslararası kuruluşların kararlarının hiçbirine bugüne kadar uymayan bir devlet söz konusu. 7 Ekim'den bu yana özellikle Gazze'de yoğun saldırılar karşısında dünyanın oradaki akan kanı durdurma noktasında uluslararası sistemin de çaresiz kaldığını hep beraber üzülerek gördük. Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda bir ateşkes kararı alındı. Ancak alınan karar uygulanmadı. Yine Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin birkaç kez gündemine gelen bu saldırıların durdurulmasıyla ilgili önergeler hep Amerika Birleşik Devletleri'nin ret oyuyla karşı karşıya kaldı. İnsani yardım önergelerinin bile Güvenlik Konseyinde reddedildiğini gördük."

Tunç, Uluslararası Ceza Mahkemesinin 2019'da ve 7 Ekim'den sonra yapılan insanlık suçu ile soykırım suçunu işleyenlerle ilgili başlattığı soruşturmanın henüz bir davaya dönüşmediğini dile getirerek, "Uluslararası Ceza Mahkemesinin savcılık makamının etkisizliğini hep beraber gördük. İsrail soykırım suçu nedeniyle Uluslararası Adalet Divanına götürüldü. Türkiye'nin beyanda bulunduğu divanda tedbir kararı verildi. Bu tedbir kararında da maalesef gerek ateşkes gerek insani yardımlarla ilgili önemli hususlar var. Maalesef İsrail bunlara da uymadı" diye konuştu.

"Filistin Bağımsız Devleti kurulmadığı müddetçe bu sorunlar devam edecek"

İsrail'e devlet demenin mümkün olmadığını, bir örgüt gibi hareket ettiğini vurgulayan Tunç, şöyle konuştu:

Şişli'de İETT otobüsü yandı Şişli'de İETT otobüsü yandı

"Cumhurbaşkanımız meydana gelen olaylarda büyük bir diplomasi çalışması sergiledi. Bölge liderleriyle yoğun görüşmeler gerçekleştirdi. Dışişleri Bakanlığımızın sürdürdüğü diplomatik çalışmalar var. Orada ateşkesin sağlanmasıyla ilgili çalışmaları yoğun bir şekilde sürdüren ve başından beri Filistin davasını savunan bir ülkeyiz. Cumhurbaşkanımız her platforma Filistin'in hakkını ve maruz kaldığı insanlık suçlarını ifşa eden bir lider. Oradaki kesin ve kalıcı çözümün Türkiye olarak hep 67 sınırlarında bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasından geçtiğini söylüyoruz. Orada Filistin Bağımsız Devleti kurulmadığı müddetçe bu sorunlar devam edecek."

Tunç, Türkiye'nin Filistin'e insani yardım noktasında en fazla ilgi gösteren ülke olduğunu, 11 insanı yadım gemisinin Filistinlilere ulaştırıldığını ve bunun sürdürüleceğini dile getirdi.

Filistinlilerin yanında olmaya, onların bir devlet kurmasını her platforma savunmaya devam edeceklerini vurgulayan Tunç, "Orada bir soykırım sucu işleniyor. Bu Uluslararası Adalet Divanının tedbir kararıyla da tescillenmiş durumda. Tedbir kararının özelikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde de takip edilerek o kararları uygulanmasının sağlanması gerekir. Orada bir an önce ateşkesin sağlanması, çocuk, kadın ve sivil katliamlarının önlenmesi noktasındaki çabalarımızı da sürdüreceğiz. Türkiye'nin gayreti Cumhurbaşkanımızın liderliğinde devam edecek" ifadelerini kullandı.

Editör: Tuğçe Huy