Bolu Kartalkaya’daki büyük yangının ardından tatilciler, kayak merkezlerinde konaklama tercihlerinde yeni bir döneme girdi. Eskiden yemek menüsü, eğlence olanakları ve otel konforu öncelikli kriterken, artık ilk sorulan soru “Güvenlik önlemleri yeterli mi?” oldu.
Uludağ’daki otel yöneticileri, özellikle son dönemde yapılan rezervasyon görüşmelerinde misafirlerin güvenlik konusunda daha hassas davrandığını söylüyor. Uludağ’daki otel işletmecisi Harbi Türk, tatilcilerin sosyal medya yorumlarında artık yemek çeşitliliği veya eğlence programlarını değil, yangın güvenliği ve acil durum önlemlerini araştırdığını belirtti.
“Bolu’da yaşanan olay çok üzücü, büyük bir felaketti. Orada hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum. Bu olaydan sonra insanların otellere bakış açısı değişti. Daha önce misafirlerimiz yemek ve eğlence konularını sorgularken, şimdi ilk soruları ‘Yangın güvenliğiniz nasıl?’ oluyor” dedi.
ULUDAĞ’DA GÜVENLİK MEKANİZMASI NASIL ÇALIŞIYOR?
Kayak severlerin sıklıkla tercih ettiği Uludağ, güvenlik önlemleri açısından Türkiye’nin en organize kış turizm bölgelerinden biri olarak gösteriliyor. Yetkililer, Uludağ’ın her 3 ayda bir düzenli güvenlik toplantıları yapıldığını ve otellerin hem turizm işletme belgeleri hem de güvenlik prosedürlerinin sürekli denetim altında tutulduğunu ifade ediyor.
Otel işletmecisi Ömer Faruk Kamburoğlu, Bolu’daki yangının ardından tüm otelcilerin güvenlik kontrollerini gözden geçirdiğini belirterek şunları söyledi:
“Sezon başlamadan önce tüm tedbirlerimizi almıştık ancak Kartalkaya’daki facianın ardından ekstra önlemlerimizi artırdık. Uludağ’daki itfaiye en uzak otele bile 3 dakika içinde ulaşabiliyor. Bu durum bizlere ve misafirlerimize güven veriyor.”
KAYAK MERKEZLERİNE STANDART GETİRİLMELİ Mİ?
Kayak severler, Bolu’daki trajedinin ardından Türkiye’deki diğer kayak merkezlerinin Uludağ’daki güvenlik protokollerini örnek alması gerektiğini düşünüyor.
Uludağ’da 30 yıldır kayak yapan Sinan Dağdelen, Kartalkaya’da daha önce yaşadığı deneyimleri paylaşarak, “Orada kayak kalitesi ve otel standartları her zaman düşük kaldı. Bir kere gitmiştik, sonra bir daha tercih etmedik. Kartalkaya’daki felaket önlenebilir miydi? Bu sorunun yanıtını herkes arıyor.” dedi.
Kartalkaya’nın güvenlik açısından ne durumda olduğu konusunda yetkililerden henüz resmi bir açıklama gelmezken, tatilciler özellikle kayak merkezlerinin yangın yönetmeliklerine daha sıkı uyum sağlaması gerektiğini düşünüyor.
ULUDAĞ’DA ACİL DURUMLAR İÇİN GÜVENLİK EKİPLERİ HAZIR
Türkiye’nin en eski ve en çok tercih edilen kayak merkezi olan Uludağ’da, güvenlik için önemli bir ekip çalışıyor. Bölgede 20 Jandarma Özel Harekat (JÖH), 15 Jandarma Arama Kurtarma (JAK), 5 AFAD ekibi, 10 itfaiye personeli ve 3 itfaiye aracı sürekli olarak hazır bekliyor.
Yetkililer, Uludağ’daki güvenlik önlemlerinin sıkı bir şekilde uygulandığını ve bölgedeki yangın risklerine karşı düzenli tatbikatlar yapıldığını belirtiyor. Ancak uzmanlar, tüm kayak merkezlerinde benzer güvenlik tedbirlerinin alınmasının zorunlu hale getirilmesi gerektiğini ifade ediyor.
KAYAK MERKEZLERİNDE GÜVENLİK ALARMI
Bolu Kartalkaya’daki trajik yangın, kayak tatili planlayan herkesin otellerin güvenlik önlemlerini sorgulamasına neden oldu. Tatilcilerin artık konfor, eğlence ve yemeklerden önce güvenliği ön planda tutmaya başladığı görülüyor.
Bu olay, kayak merkezlerinde yangın güvenliği, acil durum planları ve denetimlerin sıkılaştırılması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Yetkililer, diğer kayak merkezlerinin de Uludağ’daki gibi standart bir güvenlik çerçevesine oturtulması gerektiğini vurguluyor.
Tatilcilerin güvenli bir ortamda vakit geçirebilmeleri için otel işletmecileri, yerel yönetimler ve turizm yetkililerinin bu konuda daha fazla sorumluluk alması bekleniyor.
