Canan Dağdeviren, giyilebilir tıbbi cihazlar ve yenilikçi malzeme bilimi alanında yaptığı çığır açan çalışmalarla tanınan genç Türk bilim insanıdır. 4 Mayıs 1985 tarihinde İstanbul’da doğan Dağdeviren, bilim dünyasında özellikle geliştirdiği giyilebilir kalp çipi ile tanınmaktadır. Onun çalışmaları, biyomedikal mühendisliği ve malzeme bilimi alanlarında önemli yenilikler sunarak, sağlık teknolojilerinde devrim niteliğinde ilerlemelere yol açmıştır.
Dağdeviren, eğitim hayatına Türkiye’de başladıktan sonra, Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olmuştur. Daha sonra, Sabancı Üniversitesi’nde malzeme bilimi ve mühendisliği alanında yüksek lisans yapmış ve ardından Fulbright bursu ile Amerika Birleşik Devletleri’ne gitmiştir. MIT’de (Massachusetts Institute of Technology) doktora çalışmalarını tamamlayan Dağdeviren, burada yenilikçi malzemeler üzerine yoğunlaşarak, tıp teknolojileri için yeni çözümler geliştirmiştir.
Canan Dağdeviren’in en dikkat çeken çalışması, kalp atışlarını izleyen ve enerji toplayarak kalp pili gibi cihazlara güç sağlayabilen giyilebilir bir kalp çipinin geliştirilmesidir. Bu cihaz, kalp hastalarının durumlarını sürekli izleyebilmesine olanak tanıyarak, hem hastaların hem de doktorların hayatını kolaylaştırmayı hedeflemektedir. Dağdeviren’in bu yenilikçi cihazı, sağlık teknolojilerinde büyük bir ilerleme olarak kabul edilmiş ve dünya çapında büyük ilgi görmüştür.
Dağdeviren, kariyeri boyunca birçok ödül ve burs kazanmış, çalışmaları Nature ve Science gibi prestijli bilim dergilerinde yayımlanmıştır. Ayrıca, Forbes dergisi tarafından "30 Yaş Altı 30 Bilim İnsanı" listesine seçilmiş ve dünyanın en etkili genç bilim insanları arasında gösterilmiştir. Onun çalışmaları, sadece bilimsel dünyada değil, aynı zamanda genç bilim insanları ve girişimciler için de ilham kaynağı olmuştur.
Canan Dağdeviren, şu anda Harvard Üniversitesi’nde Genç Akademi Üyesi olarak görev yapmakta ve giyilebilir tıbbi cihazlar üzerine araştırmalarına devam etmektedir. Onun çalışmaları, biyomedikal mühendisliği alanında yeni kapılar açarak, gelecekteki sağlık teknolojilerine yön vermektedir.
