Kaftancıoğlu, ofise giden paranın nereden temin edildiğini bilmediğini söyledi. Kaftancıoğlu, savcının makbuz kesilip kesilmediği sorusuna ise "Bilmiyorum" cevabını verdi. Kaftancıoğlu, İmamoğlu inşaatın genel müdürü Tuncay Yılmaz ile ilgili de, "Neden ve hangi amaçla orada olduğuna dair en ufak bir ilgim ve fikrim yoktur. Tuncay Yılmaz'ın orada olması bana da garip gelmiştir" dedi.
CHP ve İBB yöneticilerinin çuvallarla para sayma görüntülerine ilişkin yürütülen soruşturmada ifadeler alınmaya devam ediyor. Dönemin il başkanı olan Canan Kaftancıoğlu'nun "şüpheli" sıfatıyla verdiği savcılık ifadesine ulaşıldı. İfadesine her ne kadar şüpheli sıfatıyla çağrılmış ise de sürece dair bilgi vermek üzere geldiğini söyleyerek başladı. Kaftancıoğlu, 2018 Şubat'ta il başkanlığına geldiğini ve partisine yakışan bir bina bakılmaya başladığını, "Bir tuğla da sen koy" dayanışma kampanyasını başlattıklarını söyledi.
Bina arayış sürecini anlattı
Kampanyadan gelen paralarla il binasının alınmayacağını fakat binaya aidiyet duygusunun hissetmeleri için az da olsa herkese katkı çağrısında bulunduklarını ifadesinde bahsetti. Kaftancıoğlu, "Sarıyer'de avangart isimli bir projede satılık bir bina olduğunu ve bu binanın il parti binası için uygun olduğu yönünde arkadaşlarımdan tavsiye aldım. Bizzat yere giderek gördüm ve çok beğendim. Bunun üzerine emlakçı sitesinde bu binanın satışını yapacak kişinin telefon numarasını aranarak irtibata geçildi" dedi.
İl başkanlığında yapılan görüşme
İfadesinin devamında il binasının satımıyla alakalı görüşme konusuna değinen Kaftancıoğlu, binanın sahibi olan kişinin avukat olduğunu öğrendiklerini ve görüşmeye başladıklarını, o tarihte Şişhane'deki il başkanlığında yüz yüze görüştüklerini ve mal sahibi avukatın 44 milyon TL'ye yakın istediğini söyledi. Pazarlık konularının gündeme geldiğini söyleyen Kaftancıoğlu, "Avukat bey mal sahibiyle görüşeceğini söyledi. Bina ile ilgili tapunun tarafıma gönderilmesini istedim. Bize tapular değil sözleşme protokolü gelmişti, tapusu yoktu" dedi.
"Tüm sorumluluk bana aittir"
Ardından mal sahibinin binanın gerçek değerini göstermek istemediğini, siyasi partilerin herhangi taşınmazda vergi ödemediğinden gerçek miktarın yazılmasını ısrarcı olduğunu iddia eden Kaftancıoğlu, mülk sahibinin 1 yıl önce binayı düşük bedelle aldığı için vergi ödemek zorunda kalacağı bahanesiyle resmiyette düşük gösterdiklerini söyledi. Kaftancıoğlu, "Tapu bedeli ile geriye kalan kısmın elden verilmesini kabul ederek binayı satın alma konusunda anlaştım. Bu konuda bütün sorumluluk bana aittir" dedi. Kaftancıoğlu ayrıca avukat Gökhan Taşkapan'ın kendisi hakkında süreçten el çektiğine dair ifadesinin yalan olduğunu söyledi.
Makbuz kesilip kesilmediğini bilmiyor
Cumhuriyet savcısı, "Bir tuğla da sen koy" isimli bağış kampanyasından ne kadar toplandığını, bağışlara karşı usulüne uygun şekilde makbuz verilip verilmediğini sordu. Kaftancıoğlu cevap olarak, hesaplara gönderilen paranın miktarını bilmediğini belirterek makbuz sorusuna ise "Makbuz kesilip kesilmediğini bilmiyorum" dedi.
Kimseye komisyon vermediklerini iddia etti
Görüntülerdeki paraların bağış parası olduğunu ileri süren Kaftancıoğlu, "Fatih Keleş o tarihte ilçe başkanı olan Turan Taşkın Özer'in bağış topladığını ve bu bağış parasını kendisine teslim ettiğini söylemişti. Buna benzer örneklerle görüntülerdeki paranın toplandığını düşünüyorum" şeklinde konuştu. Canan Kaftancıoğlu, bina satın alma sürecinde parti olarak kimseye komisyon vermediklerini ifadesinde dile getirdi. Savcı, resmiyette 24 milyon TL olduğunu, elden 15 milyon 510 bin TL verildiği, geriye kalan 1 milyon 490 bin TL'nin kime verildiğini sordu. Bu soruya karşılık Kaftancıoğlu, Braka'ya 17 milyon TL verileceğini bildiğini, ancak ofiste paranın tamamının ödenemediğini, geriye kalan tutarın tapunun devredileceği gün verme konusunda anlaştıklarını söyledi.
"Paranın nereden temin ettiklerini bilmiyorum"
Özgür Nas ve Can Poyraz'ı ofise kimin yönlendirdiği sorulan Kaftancıoğlu, kendisinin o gün Kemal Kılıçdaroğlu ile olduğunu kimseye bir talimat vermediğini söyledi. Kaftancıoğlu, 17 milyon TL paranın elden verileceğini bildiğini, avukat ofisinde buluşulmasının fikrinin kendilerinin fikri olmadığını belirterek "17 milyon TL'yi kimin ofise getireceğini ve parayı nereden temin ettiklerini bilmiyorum. Ofise giden kişilerden sadece Özgür Nas'ın orada olacağından haberim vardı. Diğer kişilerin orada olduklarını bilmiyordum" dedi.
"Tuncay yılmaz' tanımıyorum"
Savcı bilirkişi raporundaki fotoğrafları göstererek kim oldukları sordu. Eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ise, Fatih Keleş'i, Ali Rıza Braka'yı, Can Poyraz'ı , Özgür Nas'ı ve avukat Gökhan Taşkapan'ı tanıdığını söyledi. Kaftancıoğlu, görüntülerde elinde para olan Tuncay Yılmaz'ı tanımadığını söyledi.
"Tuncay yılmaz'ın orada olacağından haberim yoktu"
Cumhuriyet savcısı, 17 milyon TL'nin toplandığını ve o gün satıcıya teslim edileceğini nereden bildiğini, paydaşlar tarafından toplandığını beyan ettiğini, İmamoğlu inşaatın genel müdürü Tuncay Yılmaz'ın paraları sayarak tutanak tuttuğu hususunu açıklamasını istedi.
Kaftancıoğlu ise, "Tuncay Yılmaz'ın neden ve hangi amaçla orada olduğuna dair en ufak bir ilgim ve fikrim yoktur. Tuncay Yılmaz'ın orada olması bana da garip gelmiştir" dedi.
17 milyonun nereden geldiği bilinmiyor
Savcı, Ali Rıza Braka'ya elden ödenen 17 Milyon TL parti gideri olarak veya herhangi bir kayıt altında resmi bir belge olup olmadığını sordu. Canan Kaftancıoğlu, 17 Milyon TL'nin bir kısmının tutanak altına alınmamış veya makbuz kesilmemiş olabileceğini söyledi. Kaftancıoğlu, "Ancak benim bunları bilebilmem mümkün değildir. Ben bu 17 Milyon TL'nin parti gideri olarak kaydedilip kaydedilmediğini bilmem mümkün değildir" diyerek ifadesine son verdi.