Gazzeli Çocuklar Cristiano Ronoldo’ya seslendi Yedi Başak bu sese kulak verip Gazze’de maç düzenledi Gazzeli Çocuklar Cristiano Ronoldo’ya seslendi Yedi Başak bu sese kulak verip Gazze’de maç düzenledi

Yaklaşık 110 bin dönüm alanda yöreye has iri salkımlı üzüm üretimi yapılan kentte, aralarında tescilli "Öküzgözü" ve "Boğazkere" ile "Şirfoni", "Ağın beyazı", "Elazığ kırmızısı", "Papazkarası" ve "Köhnü" gibi farklı cinslerde yetiştirilen üzümde hasat ağustos ayından bu yana devam ediyor.

Keban Baraj Gölü kıyısında, toprak ve iklim yapısı nedeniyle üzüm yetiştiriciliği için elverişli olan Hoş, Güzelyalı ve Kıraç köylerinin bulunduğu ovada, üreticiler üzümü soğuk hava ve yağışa karşı dalında koruyarak hasat süresini uzatmak için bağların üzerini mavi beyaz brandalarla kapatıyor.

Uzun süre sofraları bu lezzetle buluşturmak isteyen üreticiler, erken gelen kış ve kar nedeniyle sıcaklığın sıfırın altını gördüğü bugünlerde üzümleri korumak için özel bir çaba gösteriyor.

Sis makinesi ile (zirai don önleyici) sağlanan buharla üzümleri dalında koruyan üreticiler hasat süresini uzatıyor.

Karlı kaplı ovada branda altında üzüm toplayan üreticiler hasadı ocak ayına kadar sürdürmeyi hedefliyor.

"Kar yağışına rağmen hasadımız devam ediyor"

Üzüm üreticilerinden 5 çocuk babası Özel Çetin (48) ağustos ayının sonunda başladıkları hasadı sürdürdüklerini belirterek, bağların bir kısmının üzerini brandayla örterek hasat sezonunu uzatmaya çalıştıklarını söyledi.

Kentte 15 yıldır üzüm ürettiğini, ailesinin ise yıllardır bu işi yaptığını anlatan Çetin, 200 dönüm arazide bağcılık yaptığını belirtti.

"Allah'a çok şükür kazancımız iyi. Kar yağışına rağmen halen hasadımız devam ediyor. İnşallah da devam edecek." diyen Çetin, bölgede birçok üzüm çeşidi bulunduğunu ifade etti.

Çetin, ağustosun sonunda Öküzgözü ve Boğazkere çeşitlerinde hasada başlandığını dile getirerek, diğer üzüm türlerinde ise hem üretimin hem hasadın sürdüğünü belirtti.

Konumu itibarıyla bölgenin üzüm üretimi için uygun olduğunu anlatan Çetin, şunları kaydetti:

"Bölgemizin etrafı dağlarla çevrili. Önünde Keban Barajı'nın en büyük toplanma alanı var. Bu nedenle kendine ait bir iklimi var. Hasadı ocak ayına kadar uzattığımız oluyor. Ürettiğimiz ürünleri Türkiye'nin her bölgesi ile Romanya başta olmak üzere başka ülkelere de gönderiyoruz. İnşallah ürünlerimize herhangi bir zeval gelmeden sezonu sonlandırırız. Bu yıl kış ve kar erken geldi. Şu an dalında 100 ton üzümüm var. İnşallah aldığımız önlemlerle üzümümüzü hasat edip sezonu sonlandıracağız."

"Geceleri sıfırın altında 7 dereceyi dahi görüyoruz"

Beytullah Efe (30) de uyguladıkları tekniklerle üzüm hasadını uzatmaya çalıştıklarını belirtti.

"Türkiye'de dalında üzümün en son hasat edildiği şehir biziz. Manisa en büyük üretici ama iklim olarak bizim ilimiz daha soğuk. Şuan etrafımız karla kaplı. Çanak bir bölgedeyiz. Yanı başımızda bir barajımız var. Bunun etkisiyle karın ve soğuğun etkisini minimize ediyoruz." ifadelerini kullanan Efe, büyük emekle yetiştirdikleri üzümleri korumak için özel önlemler de aldıklarını anlattı.

Efe, sis makinesi ile gece oluşan buzlanmaya karşı özel solüsyonlarla soğuğun etkisini minimuma indirmeye çalıştıklarını anlatarak, "Geceleri sıfırın altında 7 dereceyi dahi görüyoruz. Hedefimiz ocak ayını görmek. Belki bu yıl zorlanabiliriz. Geçmiş yıllarda rahat bir şekilde görebiliyorduk. Ama bu yıl kışın biraz erken geldiğini söyleyebiliriz." dedi.

Dört bir tarafın karlarla kaplı olmasına rağmen bağlarda hasadı sürdürdüklerini ifade eden Efe, üzüme talebin yüksek olduğunu belirtti.

Efe, Romanya ve Ukrayna'ya üzüm gönderdiklerini belirterek, şunları söyledi:

"Şu an kış şartlarına dayanıklı olmasıyla, raf ömrü uzun bilinen 'Ağın beyazı' çeşidimizde hasadı sürdürüyoruz. Gündüzleri hava nispeten iyi olsa da geceleri genelde kar yağışıyla karşı karşıya kalıyoruz. Sıcaklıklar sıfırın altında 6-7 derecelere kadar düşüyor. Ovada gece ve gündüz arasında ciddi sıcaklık farkı var. Üzümü gece de muhafaza ederek hasadı ocak ayına kadar sürdürebiliyoruz."

Kaynak: AA