Balık tutmak, birçok insanın yaptığı eylemlerden biridir. Balık tuttuğunuz göl ya da denize yıldırım düştüğünde neler olabileceğini hiç düşündünüz mü? Çizgi filmlerin aksine, yıldırım bir göle düştüğünde içindeki tüm canlıların anında yüzeye çıkıp ölmesi muhtemel değil.

Bir yıldırım suya çarptığında, elektrik akımı suyun derinliklerine inmek yerine yüzeyde yayılır. Aynı etki, bir otomobile ya da başka iletken bir nesneye yıldırım düştüğünde de görülür; akım, çarpma noktasından ziyade yüzey boyunca ilerler. Bu duruma “cilt etkisi” denir ve Faraday Kafesi prensibinin arkasındaki temel mekanizmadır. İnsanlara yıldırım çarptığında da benzer bir durum yaşanır ve bu olay "flashover" olarak adlandırılır. Bu durum, insanların derilerinde yıldırım figürleri adı verilen karmaşık yüzey yanıkları bırakabilir.

Resim 2024 08 28 144805567

YÜZEYE YAKIN CANLILAR ETKİLENEBİLİR

Yıldırım bir göl ya da okyanusa çarptığında, akım muhtemelen o anda yüzeye yakın olan canlıları etkiler. Ancak, her bir yıldırım darbesinin ne kadar derine nüfuz edeceği tam olarak belli olmadığı için fırtınalı bir havada yüzmenin tehlikeli olabileceği unutulmamalıdır.

Su, ısıyı iyi dağıttığı için, yıldırım çarpmasının yüzey sıcaklığından beş kat daha sıcak olmasına rağmen (27.760 derece Celsius veya 50.000 derece Fahrenheit), soğuk suya çarptığında bu sıcaklık hızla dağılır ve çarpmanın etkisi azalır. Bu nedenle, suyun yıldırım çarptığında kaynaması da bir diğer çizgi film efsanesidir.

Resim 2024 08 28 144921577

FIRTINALI HAVALARDA DİKKAT

Ancak, fırtınalı bir havada yüzmek insanlar için aynı derecede güvenli değildir. Yüzeye yakın olduğumuz için, yıldırım çarptığında bunu kesinlikle hissedeceğiz. Suyun yüzeyine çarpan bir yıldırımın akımı, darbenin gücüne bağlı olarak 10 ila 100 metre veya daha fazla bir mesafe kat edebilir, bu nedenle yıldırıma yakın olmasanız bile, potansiyel olarak 10 milyon voltluk enerjiden zarar görebilirsiniz.

Geleceğin teknolojisi otonom uçaklar: Türkiye bu teknolojinin neresinde? Geleceğin teknolojisi otonom uçaklar: Türkiye bu teknolojinin neresinde?

Bir fırtına sırasında suda olup olmamanız gerektiğini belirlemek için popüler bir öneri 30/30 kuralıdır. Bu kurala göre, ilk yıldırım çakmasını gördüğünüzde, eşlik eden gök gürültüsü 30 saniye veya daha kısa sürede duyulursa, fırtına size zarar verecek kadar yakındır. Gök gürültüsü ve şimşek ne kadar yakınsa, fırtına da o kadar yakındır. Son yıldırım çakmasından sonra suya tekrar girmeden önce 30 dakika beklenmesi tavsiye edilir.

En güvenli ve matematik gerektirmeyen yöntem ise, fırtına sırasında hiç suya girmemektir.

Kaynak: aslinda.com