Gökhan Erek / Muhabir
Polis Memuru Şeyda Yılmaz’ın, İstanbul Ümraniye’de motosiklet hırsızlığı suçundan yakalanan Y.E.Ç tarafından şehid edilmesinin ardından; toplumun farklı kesimleri tarafından idam cezası çağrıları yapıldı.
“CEZALAR YETERLİ DEĞİL”
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici de Türkiye’de belirli suçların cezalarının ve infaz sisteminin yetersiz olduğunu belirterek, “Cezalar yeterli değil. Cezalar işlenen suçların karşılığı değil. Bugünün ceza hukuku, suçları engellemeye yetmiyor. Toplumu, çocuğumuzu, kızımızı, kadınımızı, polisimizi koruyamıyor. Kamu vicdanını tatmin etmiyor. Milletimiz suçluların cezalandırıldığına ve cezalandırılacağına da inanmıyor.” şeklinde konuştu.
“YENİ SUÇLAR İŞLİYORLAR”
En vahşi, en alçakça, en sapkın cinayetleri işleyenlerin kendilerine göre çok kısa sürelerde cezaevlerinden çıktıklarını dile getiren Destici, şunları kaydetti, “Yeni suçlar işliyorlar. Başka hayatları karartmaya, başka aileleri mahvetmeye devam ediyorlar. Suçluların 10-15 yıl arası sürelerde hapisten çıktıklarını, pek çoğunun yeni suçlar işleyip, yeniden insanlarımızın ailelerinin hayatlarını mahvettiklerini hep birlikte gördük.”
ŞEHİD POLİS MEMURU ŞEYDA YILMAZ’I ANDI
Destici, önceki gün görevi başında şehid edilen Polis Memuru Şeyda Yılmaz’ı hatırlatarak, “Çok üzgünüm ama aynı zamanda çok da kızgınım. Toplum olarak da çok kızgınız. Şehit Polisimiz Şeyda Yılmaz’a, Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum. Mekânı cennet olsun. Evladımızın, ailesinin de dilediği gibi ahirette Şehit Muhsin Başkanımıza komşu olmasını niyaz ediyorum. Bizim de ailesi olan yakınlarına, emniyet teşkilatımıza, aziz milletimize sabır ve başsağlığı diliyorum. Bir kez daha ifade ediyorum. Çok üzgünüm. Bir o kadar da çok kızgınım. Lakin O sapığın, caninin bedelini ödeyeceğini de bilmesini istiyorum. Kızımızı şehid eden yaratığın yaşayacak olma ihtimali insan olarak kabul etmeyeceğim birinin yeniden dışarı çıkacak olma, yeniden topluma karışabilecek olma ihtimali üzüntü ve kızgınlığımızı kat be kat artırıyor. Buna asla müsade edilmemelidir.” şeklinde konuştu.
"BÖYLE BİR HUKUK SİSTEMİ OLABİLİR Mİ?"
Şeyda Yılmaz’ı şehid eden katilin suç dosyasının her yerde yayımlandığını anımsatan Destici, şunları kaydett, “Bir cinsel taciz, 2 çocuğa cinsel istismar, 2 mala zarar verme, bir hırsızlık, bir gasp, 2 yağma, 2 kasten yaralama, 8 ayrı uyuşturucu kullanma ve bir uyuşturucu ticaretinden kaydı bulunan suç makinesinin, suçların tümünden adli kontrol kararı alıp, hiç cezaevine girmediğini duyuyoruz. Böyle bir hukuk sistemi olabilir mi? Bu şu demektir; hukuk yok, suçun karşılığı yok demektir. Böyle olursa maalesef sonuçlar böyle oluyor. Biz eleştirilerimizde haklı çıkmak istemiyoruz. Ama durum bu. Durumu da milletimizle paylaşıyoruz.”
“NARİNLERİN, SILA BEBEKLERİN YAŞAMASINI İSTİYORUZ”
Vatan evlatlarının yaşamasını istediğini söyleyen Destici, “Biz Narinlerin, Sıla bebeklerin yaşamasını ve adaletin yerine gelmesini, hukukun milletimizi, milletimizin çocuklarını, kadınlarımızın haklarının korunmasını istiyoruz.” diye konuştu.
“POLİSİMİZİN SADECE ŞEHİT OLDUĞUNDA HAKLI SAYILDIĞI SİSTEMİ YIKACAĞIZ”
Bazı utanmazca polisleri eleştirdiğini aktaran Destici, sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Başta muhafazakâr maskesi takan PKK soytarısı sözde milletvekili ve herkese söylüyorum ki; polisimizin sadece şehit olduğunda haklı sayıldığı sistemi yıkacağız. Polis Salahiyet Kanunu’nda gerekli düzenlemeler yapılmalı ve polisimize kendini koruma hakkı mutlaka çok açık bir şekilde verilmelidir. “
“İDAM ZARURETTİR VE MUTLAKA GETİRİLMELİDİR”
Destici, idamın zaruret olduğunu ve mutlaka getirilmesi gerektiğinin altını çizerek, “Her gün birbirine benzeyen böyle felaketlerle karşılaşmaktan biz de bıktık, milletimiz de bıktı. Her gün, önceki suçların cezasız kalmasının başka hayatlara mal olmasından biz de bıktık, milletimiz de bıktı.” ifadelerini kullandı.
“TAHLİYESİZ MÜEBBET HAPİS CEZASI DA HAYATA GEÇİRİLMELİDİR”
İdam cezasının mutlaka hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Destici, sözlerini şu şekilde sonlandırdı, “İdamla birlikte, tahliyesiz müebbet hapis cezası da hukuk sistemimiz içinde hayata geçirilmelidir.”
