Devlet ve kumar

İslâm Dini’nde yasak olan kumar, başkasının malını haksız yere almaktır ve toplumsal bir felâkettir. İnsanlığın geleceğini karartan bir sektördür. İnsan hakları ihlalleri olarak kabul edilir. Demokratik ülkelerde kumarı, belirli kurallar içerisinde oynatmak ve oynamak serbesttir. Çünkü içki, kumar ve fuhuş gibi fiil ve eylemler, bireysel tercihler olarak kabul edilir. Aynı zamanda vazgeçilmez demokratik haklardır. Kumarhâneler, turizm endüstrisinin çok önemli bir ekonomik gelir kaynağıdır. Demokrasilerde devlet, vatandaşıyla hem kendisi kumar oynar, hem de özel sektöre kumar oynattırarak vatandaşına saldırır, beynini kirletir, bağımlı hale getirir, psikolojisini bozar, alkole alıştırır sonunda da suça teşvik eder. Yaygınlaşması ve iletişimi kolaylaştırmak için, milyonlarca dolarlık yatırımlar yaptırılır, oynanması için de çeşitli enstrümanlarla teşvik edilir. Kısaca demokrasilerde devlet, kendi vatandaşının malını haksız yere gasp eder, hem de başkalarının gasp etmesi için yasal düzenlemeler yapar. Böylece vatandaşına, umut tacirliğini hem kendisi yapar, hem de özel sektöre yaptırır. StatistaGmbH (.com) raporlarına göre, dünyada küresel kumar pazarının yılda 450 milyar dolara ulaştığı tahmin edilmektedir. Dünyanın birçok yerinde, turizm endüstrisine katkıda bulunmak için, kumar şehirleri oluşturulmakta. Günümüzde, internet ve mobil cihazlardaki devasa gelişmelerle birlikte, bir de uluslararası sanal kumar endüstrisi oluştu. Bütün dünyada önlenemez bir şekilde büyüdü ve yaygınlaştı. Artık herkes, oturduğu yerden zaman ve mekân sınırlaması olmadan, sanal kumarı oynattırabiliyor ve oynayabiliyor. Bu da çok kısa zamanda, yıllık 30-35 milyar dolarlık bir hacme ulaştı ve hızla büyümeye devam ediyor. Kumarla ilgili, “Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti” (T.C. Anayasası Madde 2) olan Türkiye’den örnek verecek olursak: Devlet, kumarı 2’ye ayırmış. Kendi elleriyle kurduğu ve işlettiği Türkiye Jokey Kulübü, Spor Toto Teşkilatı ve Milli Piyango İdaresi’nin uygulamalarına şans oyunu diye ayırıyor ve onu oynatıyor. Diğer şans oyunlarını da, “ kumar” diyor ve yasaklıyor. Türkiye Jokey Kulübü Tarım Bakanlığı’na, Spor Toto Teşkilatı Gençlik ve Spor Bakanlığı’na, Milli Piyango İdaresi Maliye Bakanlığı’na bağlı. Aklı sıra kendi uygulamalarını kumarın dışına atıyor. Oynanması için her türlü teşviki ve reklamı yapıyor. Erişimi kolaylaştırmak için de her köşede bir bayi açtırıyor. Milli Piyango İdaresinin bünyesinde 6 adet farklı kumar türleri bulunmakta. Bunlar, piyango, hemen- kazan, sayısal loto, şans topu, on numara, süper loto. Dikkatinizden kaçmasın, bu idarenin isminin başında “MİLLİ” kelimesi var. Ayrı bir komedi, aslında trajikomik bir durum da, milletle dalga geçer gibi Spot Toto teşkilatı, T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş. Bakanlığın gençliğe verdiği değerin bir göstergesi. T.C. Devlet Denetleme Kurumu’nun, yaptığı araştırmada 18 yaş altı gençlerin yarısından fazlasının oynadığı tesbit edilmiş. Bir taraftan da der ki, T.C. Anayasasının 58. Maddesi: “Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır.” Görüldüğü gibi, kendi içerisinde bile, çarpıklıklarla, çelişkilerle ve tutarsızlıklarla dolu bir sistem.