Sosyal medya hesanınndan açıklama yapan Ghebreyesus, “Gazze'nin Deyr el-Balah kentinde 10 aylık ve aşılanmamış bir çocuğun 25 yıl sonra ilk kez çocuk felci hastalığına yakalandığının doğrulanmasından büyük endişe duyuyorum” dedi.
DSÖ ve ortaklarının, bölgedeki DSÖ onaylı bir laboratuvarda test edilmek üzere bu çocuğun dışkı örnekleri almak ve bunu transfer etmek için acilen çalışmalara başladığını bildirdi.
Ghebreyesus, genom dizilemenin, virüsün haziranda Gazze'nin atık suyundan toplanan çevresel örneklerde tespit edilen "tür iki çocuk felci virüsü"yle bağlantılı olduğunu doğruladığını kaydetti.
Sol alt bacağında felç meydana gelen çocuğun durumunun stabil olduğunu belirten Ghebreyesus, Gazze ve çevresinde çocuk felci riskinin yüksek olması nedeniyle Filistin Sağlık Bakanlığı, DSÖ ve Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Çocuklara Yardım Fonu'nun (UNICEF) virüsün bulaşmasını durdurmak üzere iki ayakla aşılama kampanyası başlatmak üzere çalıştığını anlattı.
ÇOCUK FELCİ RİSKİ ARTIYOR
İsrail'in tekrarladığı tahliye emirleri nedeniyle Gazze'nin Han Yunus ve Deyr el-Balah bölgelerinde binlerce kişinin zorla yerinden olmaya devam ettiğini ve bu yüzden çocuk felci tehdidi yaşandığını kaydeden Ghebreyesus, bu durumun halihazırda sıkıntı yaşayan Gazzelilerin fiziksel ve ruhsal zorluklarını arttırdığını vurguladı.
Ghebreyesus, "Gazze'de hiç kimse, hiçbir yer güvende değil. İnsanların zaten sıkışık ve zorlu bir ortamda barınak, sağlık ve diğer hizmetleri bulmak için defalarca yerlerinden edildikten sonra neredeyse hiçbir seçeneği kalmadı." değerlendirmesini yaptı.
İsrail'in tahliye kararlarının etkilenen bölgelerdeki tıbbi noktalara ve hastanelere yakın olmasının, bu sağlık tesislerinin güvensizlik ve güvenli erişim eksikliği nedeniyle işlevsiz hale gelme riskine neden olduğunu bildiren Ghebreyesus, "Bu, her ne pahasına olursa olsun önlenmeli. Gazze halkının şu an acil olarak ihtiyaç duyduğu şey, tekrarlanan yerlerinden edilme değil, koruma ve onurdur." ifadelerini kullandı.
