Dubrovnik: Orta Çağ'ın büyüsü ve 21. yüzyılın konforu

Her zaman seyahat etmeyi ve yeni yerler keşfetmeyi seven biri olarak Hırvatistan'ın Adriyatik kıyısındaki bu küçük ama büyüleyici şehir hakkında ne çok şey duymuştum. Dubrovnik, âdeta geçmişin ve günümüzün iç içe geçtiği bir masal şehri. Ünlü İrlandalı oyun yazarı George Bernard Shaw'un "Dünyadaki cenneti görmek isteyen Dubrovnik'e gelsin." sözü, bu şehri ziyaret etmemde büyük rol oynadı. Bu sözlerin doğruluğunu bizzat deneyimlemek için yola çıktım.

Dubrovnik'e varışım, küçük havalimanına iniş yaparken bile doğru bir tercih yaptığımı bana kanıtladı. Uçaktan aşağıya bakarken gördüğüm manzara, mavi ve yeşilin muhteşem uyumu, virajlı yolların zorluğunu unutturuyordu. Deniz kenarındaki müstakil yapılar, bana Ege ve Akdeniz kasabalarını anımsattı. Şehrin merkezi ise Orta Çağ'dan kalma bir deniz kasabasında yürüyormuşum hissini verdi.

Dubrovnik'in tarihi, yedinci yüzyıla kadar uzanıyor. İlk yerleşimcilerinin Latin ve Slav kökenli halklar olduğu biliniyor. Şehrin eski adı ise "Ragusa." Coğrafi konumu sayesinde ticarette önemli bir yere sahip olan bu kent, Bizans, Venedik Cumhuriyeti gibi devletlerin kontrolünde kaldıktan sonra 1365'te Osmanlı İmparatorluğu himayesine girdi. 1667'de büyük bir depremle sarsılan şehir, Osmanlı için istihbarat ve casusluk faaliyetlerinin merkezi olarak da önemli bir rol oynadı. 1979'da UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dâhil edilen Dubrovnik, 1991-1995'te yaşanan savaşta büyük hasar gördü; ancak bu zorlukların üstesinden gelmeyi başardı.

Dubrovnik'in, Game of Thrones dizisine ev sahipliği yapması, şehri dünya genelinde daha da popüler hâle getirdi. Dizinin sahnelerinde yer alan sokakları, merdivenleri ve surları görmek, diziyi sevenler için unutulmaz bir deneyim sunuyor. Ayrıca, şehrin sokaklarında diziden esinlenen birçok ürünü bulmak mümkün ancak bu ürünlerin fiyatları biraz yüksek olabiliyor.

Şehirdeki ünlü mekânlardan biri olan Stradun Caddesi, tarihî yapılar, restoranlar, kafeler ve hediyelik eşya dükkânlarıyla dolu. Futbolun Hırvatlar için ne kadar önemli olduğunu, caddedeki dükkânlarda Hırvatistan Millî Takımı'nın ve ünlü oyuncularının isimlerini taşıyan ürünlerden anlayabilirsiniz. Ayrıca, sokaklarda Hajduk Split Futbol Takımı'na ait duvar resimleri de gözünüze çarpacaktır.

Dubrovnik Şehir Surları, Game of Thrones izleyicileri için ayrı bir öneme sahip. Yaklaşık iki kilometre uzunluğundaki bu surlar, tarihî mekânları kuş bakışı görmenizi sağlarken deniz manzarası ve dalga sesleriyle de insanı âdeta büyülüyor. 1438'de yapılan Onofrio Çeşmesi, 1667'deki depremden zarar görse de restorasyon çalışmaları sayesinde günümüzde hâlâ ayakta. Buz gibi suyu, yazın sıcak günlerinde serinlemenizi sağlıyor.

Dubrovnik, Orta Çağ atmosferini modern dünyanın konforuyla birleştirerek misafirlerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Bu tarihî şehirde geçirdiğim zaman, her anını dolu dolu yaşadığım bir serüven olarak hafızamda yer etti. Eğer siz de tarihin derinliklerinde kaybolmak ve büyüleyici manzaraların tadını çıkarmak istiyorsanız Dubrovnik sizi bekliyor.