Elektrikli araçlar: gerçekler ve efsaneler

Son yıllarda elektrikli araçlar (EA) hakkında çokça konuşuldu. Kimileri onları geleceğin kaçınılmaz ulaşım aracı olarak görürken, kimileri hâlâ "yok bu iş olmaz" diyerek burun kıvırıyor. Tartışmaların merkezinde ise genelde aynı konular yer alıyor: Şarj altyapısı, menzil korkusu ve batarya ömrü. Özellikle batarya ömrü meselesi, EA karşıtlarının en sevdiği mermi. Ancak, bu iddialar ne kadar gerçek? Bugün, gerçeklerle bu efsaneleri masaya yatıracağız.

Batarya ömrü: yıkılan bir mit  

Elektrikli araçların bataryalarının birkaç yıl içinde çöp olacağı söylentisi, internet ortamında hızla yayılan en büyük şehir efsanelerinden biri. Ancak, P3 danışmanlık firması ile Aviloo'nun gerçekleştirdiği kapsamlı bir araştırma, bu iddiaların temelsiz olduğunu ortaya koydu. 

Araştırmaya göre, elektrikli araç bataryalarının ömrü, sanılanın aksine oldukça uzun. İlk 30.000 kilometrede yaşanan kapasite kaybı %5 seviyesinde; bu, bataryanın doğal bir adaptasyon süreci aslında. 100.000 kilometreye gelindiğinde kapasite %90 civarında. Daha da ilginç olanı, 300.000 kilometreyi aşan bir elektrikli araç bataryasının bile kapasitesinin sadece %13’ünü kaybetmiş olması. Türkiye’de bir sürücünün yılda ortalama 20.000 kilometre yol yaptığını düşündüğümüzde, bu kayıp ancak 15 yılda gerçekleşiyor. 

Peki, içten yanmalı motorlu araçların motor ömrünü düşündüğümüzde, EA'ların batarya dayanıklılığı gerçekten kötü mü? Kesinlikle hayır!  

Kullanım alışkanlıkları: Sizin elinizde  

Her şey gibi, elektrikli araç bataryalarının ömrü de biraz kullanıcısına bağlı. Tıpkı telefonlarımızın bataryasını aşırı şarjda bırakmamak ya da gereksiz yere sıcakta bırakmamak gibi basit alışkanlıklarla batarya sağlığını korumak mümkün.  

Araştırmalar, bataryaların aşırı sıcaklıklar ve uzun süreli yüksek şarj seviyelerinden olumsuz etkilendiğini gösteriyor. Örneğin, bir elektrikli aracı uzun süre park edecekseniz, şarj seviyesini %10-50 arasında tutmanız öneriliyor. Ayrıca hızlı şarj istasyonlarını sürekli kullanmak yerine daha nazik şarj yöntemlerini tercih etmek, bataryanın ömrünü ciddi anlamda uzatıyor.

Batarya değişim korkusu  

Gelelim en büyük korkuya: "Batarya değişimi çok pahalı!" Evet, bugün için bir bataryayı değiştirmek on binlerce dolara mal olabilir. Ama bu, hemen her kullanıcıyı ilgilendiren bir mesele değil. Araç üreticileri, bataryalar için genelde 8 yıl veya 160.000 kilometre garanti sunuyor. Ayrıca, ikinci el piyasası da elektrikli araçların dayanıklılığına dair güven veriyor.  

Unutulmaması gereken bir diğer nokta, bataryaların "ikinci yaşam" potansiyeli. Yani, arabanızın bataryası artık istediğiniz menzili sunamıyorsa bile, enerji depolama sistemlerinde kullanılabiliyor. Geri dönüşüm öncesi bu ikinci kullanım, bataryaların çevresel etkisini azaltıyor ve ekonomik ömrünü uzatıyor.

Sonuç mu? Korkular yerini bilgiye bıraktığında, elektrikli araçların ne kadar sağlam bir gelecek vaadi sunduğunu göreceğiz. Efsanelerden uzak duralım, gerçeklere odaklanalım. Çünkü bu yeni teknoloji, sadece sürdürülebilir değil, aynı zamanda kalıcı bir çözüm.