İİT'den yapılan yazılı açıklamada, UAD'nin tavsiye niteliğindeki görüşü memnuniyetle karşılandı ve bunun "adalet ve uluslararası meşruiyet için bir zafer ve Filistin halkının meşru haklarının onaylanması" anlamına geldiği belirtildi.
Filistin
Filistin Devlet Başkanlığından yapılan açıklamada, söz konusu kararın, "adaletin zaferi ve İsrail Meclisi'nin kabul ettiği son önerge ile İsrail'in işgalini destekleyen ve Filistin devletinin kurulmasını reddeden Amerikan politikalarının reddedilmesi" anlamına geldiği aktarıldı.
Açıklamada, uluslararası topluma, "İsrail'i, hiçbir kısıtlama veya koşul olmaksızın, işgale ve sömürge projesine tamamen ve derhal son vermeye zorlama", Birleşmiş Milletler'e (BM) üye devletlere de "Divan'ın söz konusu kararına bağlı kalma" çağrısı yapıldı.
Fetih Hareketinden yapılan açıklamada, bunun "eşi benzeri görülmemiş bir karar olduğu ve Filistin halkının zamanaşımına tabi olmayacak haklarını, en önemlisi başkenti Kudüs olan bağımsız ve egemen bir devlet kurma hakkını teyit ettiği ve İsrail ile müttefiklerine indirilmiş bir darbe olduğu" kaydedildi.
Eski Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye Facebook hesabından yaptığı açıklamada, BM'nin "Filistin'deki Siyonist yerleşimci sömürgeciliğini ortadan kaldırmak ve Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkını elde etmesi, bağımsızlığını kazanması ve kendi devletini kurması için bir program geliştirmesi gerektiğini" dile getirdi.
İştiyye, "çifte vatandaşlığı olup yasa dışı Yahudi yerleşimlerinde yaşayan kişilerin ülkelerine, vatandaşlarını bu yerleşim yerlerinden hemen ayrılmaya çağırmasını" istedi.
Filistin Ulusal Girişim Hareketi Genel Sekreteri Mustafa el-Bergusi ise açıklamasında, "kararın, uluslararası kanunları çiğnemesinden ötürü İsrail'e yaptırım ve boykot uygulanması için sağlam bir yasal temel oluşturduğunu" ifade etti.
Batı Şeria'daki Ulusal ve İslami Güçler İzleme Komitesi ise kararın "İsrail işgalinin geçersizliğinin ve uluslararası ve insani yasaları ihlal ettiğinin teyit edilmesi anlamına geldiğini belirtti.