Fransa’da gerçekleştirilen hiçbir parti ya da ittifakın salt çoğunluğa sahip olmadığı erken seçimlerin ardından hükümet kurma sürecinin devam ediyor.
Macron, hükümeti kuramamakla eleştiri oklarının hedefinde.
Macron’un cumhuriyetçi gelenekten merkez sağcı Michel Barnier’yi başbakan atayarak kurmakla görevlendirdiği yeni hükümete meclisin en büyük siyasi ittifakı Yeni Halk Cephesinin (NFP) destek vermeyeceğini açıklaması, yürütmeyi kırılgan hale getirirken aşırı sağcılar da yeni hükümete desteklerini göç ve güvenlik gibi önemli konularda fikir birliği şartına bağladı.
Ulusal basında yer alan haberlere göre, eski Cumhurbaşkanı adayı ve RN'nin önde gelen ismi Le Pen, oyların aşırı sağa gittiği Henin-Beaumont şehrinde Fransa'daki siyasi duruma ilişkin açıklamalarda bulundu.
Macron’un ülkeyi kaosa sürüklediğini belirten Le Pen, “Macron’un cumhuriyetçi gelenekten merkez sağcı Michel Barnier’yi başbakan atayarak kurmakla görevlendirdiği yeni hükümete meclisin en büyük siyasi ittifakı Yeni Halk Cephesinin (NFP) destek vermeyeceğini açıklaması, yürütmeyi kırılgan hale getirirken aşırı sağcılar da yeni hükümete desteklerini göç ve güvenlik gibi önemli konularda fikir birliği şartına bağladı.
Le Pen, Barnier hükümetine peşinen hayır demese de "Fransızların unutulması ya da mağdur edilmesi halinde hükümete karşı gensoru vermekten çekinmeyeceklerini" söyledi.
1 yıl içinde yeni seçimlerin yapılmasını umduğunu dile getiren Le Pen, kendi partisinin en fazla oyu aldığı ancak Macron ve solcuların olası aşırı sağ hükümetini engellemek için ikinci turda üstü kapalı işbirliğine gittiği seçimlerin üzerine en kısa sürede seçime gidilmesinin iyi olacağı yorumunu yaptı.
Barnier’nin kuracağı yeni hükümette yer almayacaklarını kaydeden Le Pen, "Bu iyi çünkü Fransızların (mecliste) net bir çoğunluğa ihtiyacının olduğunu düşünüyorum." ifadesini kullandı.
Fransa’da Macron’un Ulusal Meclisi feshederek erken genel seçimlere gitmesinin ardından en erken bir yıl içinde tekrar seçime gidilebiliyor.
Seçimlerin 30 Haziran’da yapılan ilk tur oylamasında aşırı sağın yüzde 33’ten fazla oyla açık ara birinci parti olması üzerine Macron cephesi ve solcu ittifak, üstü kapalı işbirliğine gitmiş ve aşırı sağ adaylara karşı kazanma ihtimali daha yüksek olan merkez ve sol parti adaylarını desteklemişti.
Solcu NFP’nin en fazla milletvekili çıkardığı seçimlerde hiçbir parti ya da ittifak, salt çoğunluk olan 289 milletvekiline ulaşamamış ve seçimler Fransa tarihinin en parçalı meclis tablosunu ortaya çıkarmıştı.
Macron, seçimin galibi solcu ittifakın ortak adayı Lucie Castets'i atamayı reddetmiş ve merkez sağdan Michel Barnier’yi başbakan olarak atamıştı.