Kaynanalar veya kaynana adayları şu önerilere dikkat etmelidirler:
1. Öncelikle her kaynana, gelinini ‘elkızı’ olarak değil; oğlunun eşi oluşundan itibaren aile bireylerinden biri olarak görebilmelidir.
2. Gelinini, eltileri veya başka gelinlerle asla kıyaslamamalıdır.
3. Gereksiz yere kıskançlık duygusu uyandıracak davranışlardan kaçınmalıdır.
4. Kaynanalar, kendi mizaçlarına uymasa da gelinlerini mutlu eden türlü etkinliklerini desteklemelidirler. Böyle bir tutum geliştirerek kendileriyle birlikte bulunmaktan sevinç duymalarına yardımcı olabilirler.
5. Kaynana, gelininin tahammül edilebilecek hatalarını görmezlikten gelip affedebilmelidir.
6. İslâm kültüründe büyüğün de küçüğe göstereceği saygı vardır. Bu geline saygılı olmayı öğretir. Saygı, gelinin bağımsız bir varlık olduğunu kabullenmek demektir. Dolayısıyla kaynana, gelininin olur-olmaz işlerine karışıp sürekli onların özeline girmemelidir.
7. Bunca hayat tecrübelerine rağmen kaynanalar da hata yapabilir. O nedenle yaptıkları hatalardan dolayı gelinlerinden özür dilemekle asla küçülmezler. Aksine gelinlerinin gözünde büyüyerek güven kazanırlar.
8. Her kaynana, kendi kızının kusurlarını örter gibi gelinininkini de örtebilmelidir.
9. Kaynana, gelinine emir vererek konuşmamaya özen göstermelidir. Bunun yerine taleplerini yumuşak bir üslupla istemeli ve sonunda teşekkür edebilmelidir.
10. Kaynana, kendisini sıkıntıya sokan bazı davranışları dolayısla gelinine ‘ben sana demedim mi?’ yerine yaşanan olaydan ‘ne sonuç çıkarttığını’ sorarak gelininin tecrübe kazanmasına yardımcı olmalıdır.
11. Aile içerisinde bir kaynananın oğlu ile gelini tartışıyorlarsa araya girilmemelidir. Eğer mutlaka müdahale edilmesi gerekiyorsa haklıdan yana olmaya çalışılmalıdır.
Ayrıca tartışmalarda kaynana, gelinine oğlundan daha yakın pozisyonunu hiç kaybetmemelidir.
12. Her kaynana, gelinine hizmetlerinden dolayı teşekkür etmeyi bilmelidir.
13. Her kaynana, torunlarına arka çıkarak anne-babasının vereceği eğitimi bozmamalıdır.
14. Karı kocanın kendilerinden ayrı özel bir hayatlarının olduğunu kabul etmeleri gerekmektedir.
15. Gelininizin dinen size bakmak ve hizmet etmek mecburiyetinde olmadığını, bunu yapıyorlarsa çok sevap kazandıklarını unutmayın. Bu nedenle gelininize sık sık teşekür ve duâ edin, anne gibi sevilir ve anne gibi muamele görürsünüz.
Bütün bu önerilere ek olarak gelin-kaynana arasındaki problemlerin her iki tarafından da bir şekilde etkilenen erkeğe düşen ödevler kapsamında şu tavsiyelerde bulunulabilir:
1. Adalet, hakkaniyet, sevgi, saygı, sabır, merhamet aile ilişkilerinde huzurun temel prensipleridir. Erkek bu prensipleri bir davranış olarak benimsemelidir.
2. Aile içerisinde oğul/koca, mutlaka dengeleyici ve yatıştırıcı bir rol oynamalıdır. Dolayısıyla karısının ve annesinin eleştirilerini diğerine aktarmamalıdır.
3. Aile hayatı içerisinde meydana gelen gelin-kaynana çatışmalarında, her iki tarafın arasını bulurken dikkatli davranmaya özen göstermelidir.
Karşılaşılan problemlere her iki tarafın ortasından bakabilmeyi becererek taraflara, kendisinin herhangi bir taraftan yana olmadığına inandırabilmelidir. Sonuç olarak şunları diyebiliriz: Tarih boyunca aile geçimsizliklerinde temel sebeplerden biri, gelin ile kaynananın birbirleriyle anlaşamamaları olmuştur. Günümüzde aileler artık kalabalık değil. Çekirdek aile yaygınlaşmış durumunda. Hatta aynı evde oturmak bir yana, gelin ve kaynananın oturduğu şehirler bile ayrı olabilyor. Buna rağmen, atışmalar, gerginlikler, kırgınlıklar hep yaşanıyor. Hâlbuki onlar birbirlerini anne-kız gibi görüp öyle davransalar, çok daha mutlu ve huzurlu olacaklarında hiç şüphe yoktur.
Gelinler! Eşinize, evinize ve çocuklarınıza sevgi dolu, fedakâr, uyumlu ve yürekten bağlanışınız kaynananızda bir güven duygusu oluşturacak; biricik oğlunun ‘emin ellerde, mutlu olduğunu’ düşünerek o ‘el’in sahibini kendi çocuğu gibi sevecektir. Sevgili kaynanalar! Gelininizi sevdiğinizi belirtmekten, iyi söz söylemekten korkmayın, şımarmazlar. Özellikle oğlunuzun yanında, akraba ve eş-dost arasında onların güzel ve farklı özelliklerini dile getirin. Duyacak ve sevinecekler; göreceksiniz sizi de seveceklerdir.