Günde ne kadar su içmeliyiz?

“Bol bol su içmek sağlıklıdır!” klişesini duymayanımız yoktur. Hatta çoğumuz “Günde en az 2 litre su içmelisiniz!” benzeri önerileri okumuş ya da yakınlarımızdan işitmişizdir. Ancak biraz araştırınca karşımıza bambaşka iddialar da çıkıyor: “Aşırı su tüketimi zararlı olabilir!”, “Her vücut farklıdır, sabit bir sayı vermek yanlış!” gibi ifadelerle. Peki gerçek hangisi?

Öncelikle şunu söylemek gerek, her insanın su ihtiyacı değişebiliyor. Kimi 1,5 litreyle rahatça günü geçirirken, kimi 3 litreden fazlasına ihtiyaç duyabiliyor. Bu farklılığın nedenleri arasında cinsiyet, kilo, yaş ve özellikle günlük fiziksel aktivite düzeyi var. Spor yapıyorsanız, yaz sıcağında terliyorsanız veya hareketli bir iş hayatınız varsa muhtemelen daha fazla su içmeniz gerek. Öte yandan masa başında oturup neredeyse hiç terlemiyorsanız, bedeniniz için 1,5 litre gayet yeterli olabilir.

Bir de “Susuzluk hissi, zaten yeterli bir gösterge değil mi?” diyenler var. Bilim insanları bu konuda ikiye ayrılıyor. Kimi uzman, “Vücut susuz kaldığında susuzluk hissi vererek sizi uyarır, bu nedenle ekstra hesap kitap yapmanıza gerek yok.” diyor. Kimi uzmanlar ise “Susuzluk hissi her zaman doğru zamanlamayla gelmeyebiliyor. Yani vücut susadığını geç fark edebiliyor, bu da performansı ve sağlığı olumsuz etkileyebiliyor.” görüşünde.

Peki aşırı su tüketimi mümkün mü? Evet, “hiponatremi” denilen bir durum var ki burada kanda sodyum seviyesi tehlikeli derecede düşebiliyor. Özellikle uzun süreli yoğun egzersiz yapanların, sadece su içerek elektrolit dengesini bozduğu görülmüş. Bu nedenle sporcularda elektrolit takviyeli içecekler öneriliyor. Fakat normal bir insanın gün içinde aşırıya kaçmadan su içmesi, çok sık rastlanan bir senaryo değil.

Bir de “Günlük su ihtiyacının bir kısmını besinlerden karşılıyoruz.” gerçeği var. Meyveler (karpuz, portakal vb.) ve sebzeler su içeriği yüksek besinlerdir. Bu nedenle sadece bardaktan içtiğimiz suya odaklanmak bazen yanıltıcı olabilir. Günlük sıvı ihtiyacınızı karşılarken süt, çorba, meyve suları (tabii şekeri az olanları) gibi içecekler de dikkate alınır.

Benim önerim, “Bol bol su için!” ya da “2 litre su kesin kural!” gibi kalıplara körü körüne inanmadan önce kendinizi gözlemlemeniz. İdrar renginiz çok koyuysa, baş ağrılarınız sık sık baş gösteriyorsa veya cildiniz kuruyorsa daha fazla su içmeye ihtiyacınız olabilir. Eğer sürekli tuvalete gidiyor, hatta geceleri uykunuz bölünüyorsa fazla su içiyor olabilirsiniz. Her şeyde olduğu gibi, bunda da “kendi vücudunuzu tanımak” en önemli yol gösterici.

Kısacası, günde sabit bir litre ölçüsü vermek belki çok kolay bir pazarlama sloganı ama herkesin metabolizması, çevre koşulları ve yaşam tarzı farklı. Su tüketiminde dengeyi yakalamak, bedenin isteklerini dinlemek ve gerekirse uzman görüşü almak, sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmazlarından. Unutmayın, su hayattır ama gereğinden fazla da tüketmek her zaman en iyisi değildir.