Ordumuzun zaferi çok yakındır. Aksi ihtimali de yoktur. Terör örgütü; kuşatılan Afrin’den kaçabilirse şanslı sayılabilir; yoksa Cehenneme kadar sürecek yolculukta çok az bir süre dünyalık ömrü kaldı. Eğer operasyon beklenenden yavaş gidiyor ise bunun sebebi; canlı kalkan olarak kullanılan sivillere zarar vermemektir. İstenseydi bir gün içinde Afrin ele geçirilebilirdi.
Kahraman ordumuz sayesinde düşmanlarda dehşet ve yılgınlık dostlarımızda ise şevk, heyecan ve sevinç vardır. Bu güzel günleri gösterdiği için Rabbimize ne kadar hamd etsek azdır. Haza min fazli Rabbi. (Şüphesiz bu Rabbimin fazlındandır, Neml Suresi 40. Ayet meali)
İster istemez insanın aklına bazı sorular geliyor. Bunlardan iki tanesini cevaplamaya çalışayım. Birincisi şudur: 40 yıldır mücadele ettiğimiz PKK Terör Örgütünü neden bugüne kadar bitiremedik ve yaptıkları fenalıklardevam etti?
Bunun cevabı basittir ve bir parça düşününce kolaylıkla anlaşılabilir. Evet, ordumuzun içine sızmış Feto’cu ve Sabetaycı askerler; bu örgüte ağır darbeler vurulmasına rağmen ABD’nin emri altında olduğu için örgütün ayakta kalmasını sağlıyordu. Vatana ihanet suçunu açıkça işleyerek ordumuzun yaptığı operasyonlarla ilgili bilgileri sızdırıp örgüt militanlarının kaçmalarını sağlıyorlardı.
İşte; 15 Temmuz’da suçüstü yakalanan Feto’cu darbeciler ve onlara önce destek verip sonra halkımızın başkaldırışını görünce saf değiştiren çoğu Sabetaycı darbeci askerler, büyük ölçüde ordumuzdan temizlendiği için başarı kaçınılmazdır. Artık askeri sırları sızdıran ve ülkemizin gelişmesine her alanda darbe vuran bu Amerikan piçlerinden dizginlerini kurtaran kahraman ordumuz,teröristlere her yeri dar edecektir. ABD ve Rusya dahi buna engel olamaz…
Kısa bir süre sonucunda PKK teröründen de eser kalmayacaktır. Zira dağlarda ve şehirlerde saklanan gece silahlı, gündüz külahlı bu katiller; şimdi toplu olarak Kuzey Suriye’de toplanmışlar bir daha toparlanamayacak şekilde akıbetlerini beklemektedirler. Bu nedenle ABD ve batı ülkelerinin sinsi planları ters tepmiş kendi ayakları ile gelerek toptan yok olmak üzere ordumuza büyük bir fırsat vermişlerdir. ABD ve Rus silahları onları bu acı sondan kurtarmaya yetmeyecektir.
Şimdi gelelim ikinci soruya: Bundan tam 100 yıl önce bu topraklarda tarihimizin en büyük bozgunu yaşanmıştı. Bir iki tane hokkabazlık yapmayan yani tarihi gerçekleri gizlemeden ortaya çıkaran kişi hariç; kimsenin yazmaya cesaret edemediği bu büyük yenilginin sebebi nedir? İngiliz komutan General Allenby, nasıl olmuştur da 2-3 hafta içinde Osmanlı ordusuna büyük bir yenilgi yaşatarak 450 bin’den fazla kayıp vermesine yol açmıştı? Bütün cephelerde zafer kazanmamıza rağmen Mondros ateşkes anlaşmasını imzalamak ve Birinci Dünya Savaşından yenik çıkmamıza neden olan bu savaşın bizden gizlenmesinin aslı nedir?