Özel Haber
Özhaseki, Türkiye'de belediyecilikte dönüm noktasının 1994 yılı olduğunu, birçok ilde aday olduklarını ve o günden beri kimseyi ayırmadan herkese hizmet ettiklerini anlattı.
Bakan Özhaseki, seçim döneminde adayların vaatlerde bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
'İşbaşına geldikten sonra on binlerce insanı kapının önüne koydular'
"Seçim öncesinde birçok aday çıkar, aklına gelen her vaatte bulunur. Her şeyi söyler. Sırtında yumurta küfesi yok ki. Sözün de zaten bir anlamı yok. Durmadan söylerler. Geçen seçim öncesinde Ankara'daki başkan adayları çıktılar;
'EYT'lilerin sorunlarını bile çözeceğiz' dediler. 'Şu kadar kilometre metro yapacağız' dediler. 'Şu kadar insana yardım edeceğiz' dediler. 'Çalışanları işten atmayacağız' dediler. Fakat işbaşına geldikten sonra başta Kılıçdaroğlu olmak üzere, 'Bir tek Allah'ın kulunu, emekçinin işine son verirsek affedersiniz, namussuzuz, şerefsiziz' diye söz verdikleri halde on binlerce insanı kapının önüne koydular. Hiçbir sözlerini tutmadılar. Hiçbir vaatlerini yerine getirmediler. Biz onları iyi biliyoruz. Şimdi de çıkmış bazıları ileri geri laflar ediyor, uzun uzun konuşuyor. İşbaşına gelirse yarın her şeyi çözermiş Balıkesir'de. Biz sizin ağababalarınızı da gördük. En önemli adamlarınızı da gördük. Ne yaptıklarını da çok iyi biliriz biz onların. Hiçbir şey yapacakları da yok."
Yerel seçim sürecinde yaşanan bazı olayları garipsediğini, aday gösterilmeyen bazı isimlerin farklı arayışlara girdiğini anlatan Özhaseki, şunları söyledi:
"Düne kadar Sayın Cumhurbaşkanı'mıza gelip iki büklüm olup elini öpüp 'Senin için ölürüm' diyenler, 'Biz bu belediye başkanlığını Allah rızası için yapıyoruz' diyenler, yarın bir gün siz sevmediğiniz için anketleri kötü çıktığı için 'Kenara çekil kardeşim' dediğimizde aslan kesiliyor. Kendinde keramet buluyor. Hangi partiye gideceğini şaşırıyor sonra da gidiyor aday olmaya kalkıyor. Hayretler içerisindeyim vallahi. Ya sana sonuna kadar AK Parti destek verdi, arkanda durdu. Ne yaptığını gördük. Şimdi ne oldu sana? Dün elini öptüğün insanın niye karşısına çıktın? Niye 'Allah rızası için gayret ediyorum efendim, kurban olurum sana' derken. Sen bugün çıktın kendi başına birileri kulağına üflediği için aday oluyorsun. Emin olun hayretler içerisindeyim. İnsanın bu kadar da dönmemesi lazım herhalde. Bir tavrı olması lazım. Bir omurgası olması lazım. Dimdik durmayı da bilmesi lazım."
Balıkesir'de yatırımlarına devam ettiklerini aktaran Özhaseki, bu kapsamda kentsel dönüşüm çalışmalarının da sürdüğünü, ayrıca Millet Bahçeleri açtıklarını bildirdi.
Özhaseki, "Bizim işimiz gücümüz hizmet, Allah'ın izniyle. Hiç endişeniz olmasın. Ne söz vermişsek yerine getiririz. Biz onlar gibi değiliz, merak etmeyin." ifadesini kullandı.
"PKK terör örgütü şehirlerde artık yapılanma içerisinde değil"
Bu coğrafyanın cennet gibi olduğunu ancak fitne odaklarının bitmek bilmediğini ifade eden Özhaseki, "Allah'a hamdolsun başarılı olduk. PKK diye bir terör örgütü şehirlerde artık yapılanma içerisinde değil. Hiçbir çocuğu kandıramıyorlar, dağlara götüremiyorlar. Bunun için de zaten kudurup duruyorlar. İnşallah bundan sonra da çıkamayacaklar. O bölgelere huzur geldi." değerlendirmesinde bulundu.
Bir taraftan depremin ardından imar faaliyetleriyle, bölgenin yeniden ayağa kaldırılmasıyla, diğer yandan PKK belasıyla, FETÖ artıklarıyla uğraştıklarını anlatan Özhaseki, diğer yandan ülkeyi büyütmek için gece gündüz demeden ellerinden ne geliyorsa yaptıklarını söyledi.
Özhaseki, "Yani bir taraftan ibadet ediyoruz, bir taraftan şeytan taşlıyoruz. Ne yapalım? Başka çaresi yok bu işin. Bu şeytanlar taşlanacak. Başka türlü olmaz zaten bu iş. Bu coğrafya bizim kaderimiz. Etrafımızdaki ülkelerin hepsinde yangın var ama Allah'a hamdolsun Türkiye güvenli bir liman." dedi.
Geçen seçimlerin bunun en güzel örneği olduğunu, Cumhur İttifakı'nın dimdik ayakta durduğunu vurgulayan Özhaseki, şunları kaydetti:
"Biz ulvi gayeler için ayağa kalktık, menfaat için bir arada değiliz"
"Çünkü biz ulvi gayeler için ayağa kalktık. Menfaat için bir arada değiliz. Ufak tefek birtakım gelirleri elde etmek için bir arada değiliz. Menfaat birlikteliğimiz yok bizim, ulvi gayelerimiz var. Karşıda da bir ittifak vardı. Altılı gibiydi, sonradan dünyanın en başarısız iki belediye başkanını daha ilave ettiler 8 gibi oldular. Sonra anladık ki Kılıçdaroğlu herkese kazık atmış, gizli saklı adamın biriyle görüşmüş, İçişleri Bakanlığını ve MİT'i de vermiş, 9 olmuş. Şimdi kulağımıza geliyor ki 'Falana da bir şey verilmişti' diye, 10-11 gidiyor. Değerli arkadaşlar, birbirine hiç benzemeyen adamların, bunca muhalifin bir araya geldiği yerde bir medeniyet doğar mı? Bunların sosyal olaylara bakışları farklıydı. Hepimiz biliyoruz. Siyasi olaylara bakışları farklıydı. Askeri meselelere, ekonomik meselelere, bakışları tamamıyla farklıydı. Fakat bir araya gelmişlerdi. Bunları bir araya getiren motivasyon neydi? Sadece tekti; 'Recep Tayyip Erdoğan gitsin, ne olursa olsun. AK Parti gitsin, ne olursa olsun.' Kardeşim biz faniyiz. Elbette biz de gideceğiz bir gün ancak siz ne yapacaksınız? Hadi onu söyleyin. Yok bir cümle. Türkiye için ne yapacağınızı söyleyin. Yok. Değerli arkadaşlar gerçekten bunlar zaten birbirine benzemedikleri gibi emin olun birbirlerini hiç sevmezler, biliyoruz. Bir gün birisi diğerini özleyip de çay içmeye bile gitmemiştir. Fakat Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı bunları bir araya getiriyordu. Yıkım ekibi gibiydiler adeta."
Bakan Özhaseki, iyi niyetle yola çıktıklarını, gece gündüz demeden çalışacaklarını ve koşmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.