Hulusi Behçet, adını taşıyan ve dünya genelinde Behçet Hastalığı olarak bilinen çoklu sistemik inflamatuar hastalığı ilk kez tanımlayan ünlü Türk dermatolog ve bilim insanıdır. 20 Şubat 1889 tarihinde İstanbul’da doğan Behçet, Türkiye’nin tıp alanında yetiştirdiği en önemli isimlerden biri olarak kabul edilmektedir. Onun çalışmaları, dermatoloji ve cilt hastalıkları alanında uluslararası tıp literatürüne önemli katkılarda bulunmuştur.

Hulusi Behçet, tıp eğitimini İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamladıktan sonra Almanya’da cilt hastalıkları üzerine uzmanlık eğitimi almıştır. Türkiye’ye döndüğünde, İstanbul Üniversitesi Dermatoloji Kliniği’nde profesör olarak görev yapmış ve burada birçok önemli araştırmaya imza atmıştır.

Genç kadın Fatih'teki otelde ölü bulundu Genç kadın Fatih'teki otelde ölü bulundu

Behçet, 1937 yılında üç belirgin semptomu — ağızda aft (ağrılı yaralar), genital ülserler ve gözde iltihaplanma (üveit) — bir araya getiren bir hastalığı tanımlamış ve bu hastalığın daha önce tanımlanmamış bir klinik tablo olduğunu fark etmiştir. Bu semptomları bir arada tanımlayan ilk bilim insanı olarak, bu hastalığa Behçet Hastalığı adı verilmiştir. Behçet Hastalığı, bağışıklık sistemiyle ilgili bir hastalık olup, vücudun birçok farklı bölgesini etkileyebilir ve ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Behçet’in bu hastalığı tanımlaması, dünya genelinde geniş yankı uyandırmış ve onun adı, uluslararası tıp literatüründe kalıcı olarak yer almıştır. Behçet Hastalığı, özellikle Orta Doğu, Asya ve Akdeniz ülkelerinde yaygın olarak görülmekte olup, günümüzde de bu hastalığın teşhisi ve tedavisi üzerine yapılan araştırmalar devam etmektedir.

Hulusi Behçet, kariyeri boyunca sadece Behçet Hastalığı ile değil, aynı zamanda cilt hastalıkları ve tropikal dermatoloji konularında da önemli çalışmalara imza atmıştır. Birçok ulusal ve uluslararası tıp dergisinde makaleler yayımlamış ve Türk tıbbının uluslararası alanda tanınmasına katkıda bulunmuştur.

8 Mart 1948 tarihinde hayata gözlerini yuman Hulusi Behçet, ardında bıraktığı bilimsel miras ve Behçet Hastalığı’nın tanımlanmasındaki öncülüğü ile tıp tarihinde önemli bir yere sahiptir. Onun çalışmaları, bugün de dermatoloji ve bağışıklık sistemi hastalıkları alanlarında rehber olarak kullanılmaya devam etmektedir.

Kaynak: aslinda.com