İran'ın dini lideri Ali Hamaney'in bugün Tahran'da cuma namazını kıldırması ve İsrail'e yönelik füze saldırısının ardından İran'ın planlarına ilişkin vaaz vermesi dikkat çekti.
Hamaney neredeyse beş yıl sonra ilk kez vaaz verdi.
Hamaney'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Müslümanlar birlik olursa Allah onlara her kapıyı açar. Müslümanlar her türlü mutluluğu ve bereketin keyfini çıkarak. İslam dünyasının bütün olması temel hedef olmalı. Müslüman ülkeler birlik olmalı. Kendi aralarından bütünlük oluşturmalılar. Bu birlikle her türlü düşmanı yeneriz.
İSLAM DÜŞMANLARININ STRATEJİLERİ VAR
Bir de dünyanın kötülerinin, İslam'ın düşmanlarının stratejileri var. Onlar bölmek ve yönetmek istiyorlar. Kendi aramızda ayrılmamızı istiyorlar. Bu strateji İslam ülkelerini bölüyor. Düşman bu stratejiden vazgeçmedi.
İran İslam Cumhuriyeti'nin düşmanı, Filistinlilerin de düşmanıdır, Mısır'ın da düşmanıdır, Lübnan'ın da düşmanıdır. Suriye'nin de Yemen'in de düşmanıdır. Düşman aynı. Yüzleri farklı ama düşman aynı. Bazılarında psikolojik savaş uyguluyorlar, bazılarında ekonomik savaş, bazılarında bomba yağdırıyorlar, bazen de gülümsemeyle bunu yapıyorlar. Düşman aynı, emir tek yerden geliyor.
BİRLİK OLMALIYIZ
Bu, bütün İslam dünyası için çok ciddi bir alarm. Birlik olmalıyız. Bugün Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerimize dayanışma göstermeliyiz.
Filistin halkı kendini savunma hakına sahip. Hayatlarını darmadağın ettiler Filistinlilerin. Filistin Filistinlilere aittir. Bu işgalciler nereden geliyor? Bu işgalcilere karşı durmak Filistinlilerin en doğal hakkı. Hiçbir mahkeme Filistinlileri yargılamaya, onları baskılama hakkına sahip değil. Kimse İsrail'i yasallaştırma hakkına sahip değil. Kimse Lübnan'da yapılanlara hukuka uygun diyemez.
SALDIRILAR HUKUKA AYKIRI
Tüm bu saldırılar uluslararası hukuka aykırı. Filistin ve Lübnanlıların kendini savunma hakkı var.
Birkaç gün önce bizim silahlı kuvvetlerimizin yaptığı saldırı tamamen meşrun ve yasaldı. Siyonist rejime saldırımız en hafif saldırımızdı. Gerekirse yine vururuz. Siyonist rejim durmadan suç işliyor. Bu rejime karşı her türlü önlemin alınması gerekir. Acele etmeyeceğiz. Neyin doğru olduğunu hesaplayacağız. Tereddüt de etmeyeceğiz.
"ÖNEMLİ OLAN ADALETİN SESİNE KULAK VERMELİYİZ"
Hasan Nasrallah artık fiziksel olarak bizimle değil ama onun ruhu hala bizimle ve bizimle olmaya daima devam edecek.
Önemli olan adaletin sesine kulak vermek ve hayatları pahasına savaşnların da ruhlarını onurlandırmalıyız. Lübnan halkının hayatta kalma hakkını savunmalıyız. Bizim yürüyüşümüz bu kötü gelişmelerden etkilenmemeli. Bilgeliğimizi ve dayanışmamızı artıracağız. Düşmana karşı hep beraber ayağa kalkacağız. İnancımız tam, birliğimiz de tam olmalı.
Hizbullah'ın inançlı gençleri var. Tüm ümmeti bir olarak düşünmeliyiz. İslami cihada inanıyoruz. Nasrallah'ın ölüdürülmesi cihad amacına karşı yapılan bir saldırıdır. Bu davranış öfke birikmesine sebep olur. Motivasyonumuzu da artıracak bu saldırı. Düşmanı elimine edeceğiz. Bu kötülüğü elimine edeceğiz. Kötülükle savaşacağız. Tüm bu kötülüklere karşı cevap verilecek. Ama bilgelikle ve inançla. Yolumuz zor bir yol. Hizbullah adım adım büyüdü. Allah onları koruyor."
İRAN'DAN İSRAİL'E YÜZLERCE FÜZE SALDIRISI
İran Devrim Muhafızları Ordusu, 1 Ekim akşamı İran'ın "ulusal güvenliğini" hedef alan İsrail'e füze saldırısı düzenlendiğini bildirmişti.
Saldırının Hamas lideri İsmail Haniye, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ve İranlı Tuğgeneral Abbas Nilfuruşan'ın öldürüldüğü İsrail saldırılarına karşılık düzenlendiği belirtilmişti.
İran devlet televizyonu da İsrail'e yaklaşık 200 füze atıldığını ve hipersonik Fettah-1 füzelerinin de ilk kez kullanıldığını duyurmuştu.
Diğer yandan, dün Reuters'a konuşan kaynaklar, Hamaney'in Nasrallah'ı İsrail'in saldırılarında öldürülmeden önce Lübnan'ı terk etmesi konusunda uyardığını söylemişti.