1 Ekim 2024'te İran, İsrail'e yönelik 181 balistik füze fırlatarak büyük bir saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırı, İran'ın son dönemde yaşanan önemli olaylar—özellikle Hamas lideri İsmail Haniyeh ve Hezbollah lideri Hassan Nasrallah'ın öldürülmesi—sonrası tepki olarak değerlendiriliyor. İran, bu eylemi "kendini savunma" olarak nitelendirirken, İsrail'deki birçok şehirde alarm sirenleri çaldı ve halk sığınaklara yöneldi.
Saldırı, codenamed "Operation True Promise 2" olarak adlandırıldı ve İsrail'deki çeşitli bölgelerde, özellikle Tel Aviv ve Kudüs'te patlamalara yol açtı. İran'ın fırlattığı füzelerin çoğu, İsrail'in gelişmiş hava savunma sistemleri tarafından etkisiz hale getirildi. Bununla birlikte, saldırı sırasında iki İsraillinin hafif yaralandığı, bir Filistinlinin ise Batı Şeria'da hayatını kaybettiği bildirildi.
Bu olay, Orta Doğu'daki gerilimleri daha da artırdı. İran'ın bu hamlesi, hem uluslararası alanda hem de bölgesel düzeyde yankı bulurken, ABD, İran'a karşı sert önlemler alma sözü verdi. ABD, İsrail'in savunma ihtiyaçlarını karşılamak için bölgedeki askeri varlığını güçlendirme çabalarını sürdürdü.
İran'ın saldırısı, bölgedeki "direniş ekseni" olarak bilinen grupların (Hamas, Hezbollah gibi) daha fazla birleşmesine ve birlikte hareket etme eğilimlerinin artmasına neden oldu. Bu durum, hem bölgesel hem de küresel güvenlik açısından tehlikeli bir atmosfer oluşturuyor.
