İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün yeni yayınladığı rapor, İsrail'in Gazze'ye su girişini bilinçli olarak kısıtlamasının insanlığa karşı işlenen bir suç olarak soykırım niteliği taşıdığını ortaya koydu. Bunu da su teminini kısıtlayarak gerçekleştirdiği belirtildi.
SU TEMİNİNİ KISITLAMAK SOYKIRIM SUÇU
HRW'nin yayımladığı 184 sayfalık rapor, İsrail'in Gazze'nin su altyapısına yönelik bilinçli saldırılarını inceledi. 14 aylık savaş sürecinde İsrail, Gazze'nin ana su boru hatlarını keserek büyük bir su krizine yol açtı.
Uydu görüntüleri, Gazze'deki su depolarının büyük bir kısmının tahrip olduğunu gösterdi. Bu da Gazze halkının temiz suya erişimini ciddi şekilde engelledi.
Örgütün raporunda, İsrail'in Gazze'ye su teminini kısıtlamasının halkı kirli su kaynaklarına yönlendirdiğini ve bunun da ölümcül hastalıkların yayılmasına yol açtığını belirtti. Rapor, Gazze'deki insani krizle ilgili uluslararası kamuoyunun dikkatini yeniden çekti.
SU KAYNAKLARINA SALDIRININ ETKİLERİ
Gazze’de su kıtlığı nedeniyle halk, kirli su kaynaklarına yönelmek zorunda kaldı. Bu durum özellikle çocuklar arasında ölümcül hastalıkların yayılmasına neden oldu.
Rapora göre, savaşın ardından yaklaşık 670 bin sulu ishal vakası ve 132 bin hepatit belirtisi gösteren sarılık vakası kaydedildi. Susuzluk ve kötü hijyen koşulları, hastalıkların hızla yayılmasına ve ölümleri artırmasına neden oldu.
SOYKIRIM SUÇU VE ULUSLARARASI HUKUK
İnsan Hakları İzleme Örgütü, İsrail'i Gazze'deki su ve kanalizasyon altyapısını kasıtlı olarak tahrip etmek, onarımını engellemek ve suyun, elektrik ile yakıtın kesilmesi gibi eylemlerden sorumlu tutuyor.
HRW, bazı İsrailli yetkililerin Gazze'deki Filistinlileri yok etme amacı taşıyan açıklamaları ile bu eylemlerin bir soykırım amacını taşıdığına dikkat çekti.
Raporda, İsrail hükümetinin, özellikle 2023 yılında Gazze'nin su kaynaklarının kesileceği yönündeki açıklamaları bu suçlamaları destekleyen bir kanıt olarak sunuldu.
ULUSLARARASI TOPLUMA TEPKİ ÇAĞRISI
İnsan Hakları İzleme Örgütü, soykırımcı İsrail'e karşı uluslararası yaptırımlar uygulanması çağrısı yaptı. Ayrıca, Gazze'ye yönelik insani yardımların engellenmeden bölgeye ulaşmasının sağlanması gerektiği vurgulandı. Su, yakıt ve elektriğin Gazze'ye derhal sağlanması gerektiği belirtilerek, uluslararası toplumun bu tür insanlık suçlarının önlenmesi için sorumluluk alması gerektiği ifade edildi.