Her iki tarafında savaşa hazırlık konusunda üst düzey noktada olduğu belirtilen analizde, İsrail'in Lübnan'a yönelik ciddi bir askeri harekatının ise bölgesel ve muhtemelen uluslararası aktörleri de devreye sokacağı belirtildi.
Analizde ayrıca; bölge konusunda uzman olan askeri analist ve yazarların, sürecin geleceğine dair ortaya koyduğu öngülere yer verildi.
Analizde şu ifadeler kullanıldı:
Hizbullah, İsrail ile arasındaki düşük seviyeli çatışmaların, topyekün bir savaşa evrilmesi tehlikesi karşısında farklı senaryolara hazırlanılıyor.
İsrail'in askeri odağını Gazze'den Lübnan'a kaydırdığını söyleyen Başbakan Binyamin Netanyahu'nun da aralarında bulunduğu yetkililerin açıklamaları oldu.
İsrail'in Lübnan'a yönelik ciddi bir askeri harekatı bölgesel ve muhtemelen uluslararası aktörleri de devreye sokacaktır.
İsrail'in bugüne kadarki saldırıları yaklaşık 100 bin kişiyi Güney Lübnan'daki evlerinden etti ve 349'u Hizbullah üyesi olmak üzere en az 435 kişi hayatını kaybetti.
Hizbullah ise, İsrail'in söylemlerine kendi söylemleriyle karşılık vererek ve sınır ötesi saldırılarını yoğunlaştırarak planına sadık kalıyor gibi görünüyor.
Ateşkes mi saldırı mı?
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah Ekim ayından bu yana yaptığı konuşmalarda örgütünün İsrail'e yönelik sınır ötesi saldırılarını ancak İsrail'in Gazze'de ateşkesi kabul etmesi halinde durduracağını tekrarladı.
İsrail askeri dikkatinin büyük kısmını Lübnan'a çevirse bile analistler Hizbullah'ın pozisyonunu koruyacağına inanıyor.
Ateşkes fikri, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun sertlik yanlısı koalisyon ortaklarının savaşın sona ermesinden önce "Hamas'ın tamamen yenilgiye uğratılmasını" talep etmeleri nedeniyle bir çıkmaza girmiş gibi görünüyor.
Güç gösterisi
Nasrallah ise grubunun gücünü göstermeye ve sağlam durmaya devam ediyor.
Nasrallah 19 Haziran'da grubunun 100 binden fazla savaşçısı olduğunu ve birçok bölgesel silahlı grup liderinin İsrail'e karşı savaşa katılmaları için daha fazla savaşçı teklif ettiğini, ancak Hizbullah'ın halihazırda kadrolarla boğulmuş olduğu için bu teklifleri reddettiğini belirtti.
Konuşmasından bir gün önce Hizbullah İsrail'in Hayfa kenti üzerinde çekilmiş insansız hava aracı görüntülerini yayınlayarak kentin hedef alınabileceğine dair üstü kapalı bir tehditte bulundu.
Hizbullah'ın yakın zamanda yayınladığı bir başka videoda ise İsrail içinde ve Akdeniz'de bir dizi hedef olduğu görülüyor.
Lübnan Amerikan Üniversitesi'nde siyaset bilimci olan Imad Salamey
“Hizbullah İsrail'e savaşı genişletme seçeneklerini gösteriyor ve simüle ediyor. Ancak İsrail sonuçlarının ciddi maliyetli olduğunu anlayacak”değerlendirmesinde bulundu.
Nasrallah ayrıca Avrupa Birliği üyesi olan ancak NATO üyesi olmayan bir ada ülkesi olan Güney Kıbrıs'ı da savaşta İsrail'i desteklemesi ihtimaline karşı tehdit etti.
Güney Kıbrıs ise herhangi bir çatışmada İsrail ile askeri işbirliği yapmayacağını söyledi.
Eski bir özel kuvvetler subayı olan ve Global Guardian'da görev yapan Seth Krummrich Al Jazeera'ye;
"8 Ekim'den bu yana Güney Kıbrıs, İsrailli yedek askerlerin uçtuğu ve ardından İsrail'e gittiği kilit bir yer oldu" değerlendirmesinde bulundu.
İsrail geçmişte Güney Kıbrıs topraklarını eğitim tatbikatları için de kullanmıştı.