Jurassic Park'ta amber içindeki tarih öncesi bir sivrisineğin son kan öğününden alınan "dino DNA'sı" ile bilgi depolama kapasitesi gösterilmişti. Şimdi, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'ndeki (MIT) bilim insanları bu fikri alıp geliştirerek, genomlardan fotoğraf ve müzik dosyalarına kadar her şeyi depolayabilecek amber benzeri bir polimer yarattılar.
ALTERNATİF ARAMAYA BAŞLADILAR
San Diego’daki “Frozen Zoo”da ölü gergedanların dondurulmuş derisi, DNA depolamak için gerekli olan düşük sıcaklıkları göstermişti. Ancak bu kadar soğuk tutmak çok fazla enerji gerektiriyor ve sürekli güç erişimi gerektiriyor. Bu durum, dünyanın bazı bölgelerinde mümkün olmadığı için, bilim insanları daha az enerji gerektiren bir alternatif aramaya başladılar.
MIT'de bilim insanları, yeni amber-benzeri bir polimerin DNA ve dijital belleği oda sıcaklığında, ısı veya nem değişimlerinden etkilenmeden saklayabileceğini gösterdi. Eski MIT postdoc araştırmacısı James Banal, “DNA’yı dondurmak, onu korumanın bir numaralı yoludur, ancak çok pahalı ve sürdürülebilir değil,” dedi. “Bence yeni koruma yöntemimiz, DNA üzerinde dijital bilgi depolamanın geleceğini şekillendirecek bir teknoloji olacak.”
KİMYASAL BAZLARINI KULLANARAK BİLGİ DEPOLAR
DNA, hücrelere ne yapacaklarını söyleyen ipliksi bir yapı olarak bilinse de, aynı zamanda biyolojik veya dijital büyük miktarda bilgiyi depolamak için son derece kararlı bir yol. DNA, Adenin (A), Sitozin (C), Guanin (G) ve Timin (T) kimyasal bazlarını kullanarak bilgi depolayabilir.
Bu yeni yaklaşım, T-REX (Thermoset-REinforced Xeropreservation) yöntemi olarak adlandırıldı ve önceki malzeme kodlama denemelerine dayanarak gömme süresini birkaç günden birkaç saate indirdi. Ekip, T-REX yöntemiyle Jurassic Park’ın tema müziğini, Kurtuluş Bildirgesi’ni ve MIT logosunu kodlayıp hatasız bir şekilde geri almayı başardı. Bu dayanıklı yöntem 75°C (167°F) kadar yüksek sıcaklıklara dayanabiliyor ve sudan zarar görmüyor, bu yüzden ekip şimdi bu polimeri uzun vadeli depolama cihazları olarak kullanılacak kapsüllere dönüştürmeye çalışıyor.
"HENÜZ ÇÜK BAŞINDAYIZ"
Dünyanın tüm verilerini depolamak için sadece bir kahve kupası dolusu DNA'nın yeterli olacağı belirtiliyor. Bu nedenle, Hammond’un bastonunun üzerindeki amber topak büyüklüğünde bir polimer kapsül, düşündüğünüzden daha fazla bilgi depolayabilir.
James Banal, “Fikir şu: neden yaşamın ana kaydını sonsuza kadar saklamayalım?” diyerek sözlerini tamamladı. “On yıl veya yirmi yıl sonra, teknoloji bugün hayal edebileceğimizden çok daha fazla ilerlediğinde, daha fazla ve daha fazla şey öğrenebiliriz. Genomu ve hastalıkla nasıl ilişkili olduğunu anlamanın henüz çok başındayız.”
