Trabzon’un Akçaabat ilçesi, yalnızca doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda yerel üretim ve organik tarım konusundaki başarılı hikâyeleriyle de adından söz ettiriyor. İşte bu hikâyelerin en dikkat çekeni, 46 yaşındaki Fatma Köşeli’nin önderliğinde hayata geçen doğal pekmez üretimi. Karadeniz’e özgü kokulu üzüm, halk arasında bilinen adıyla “Isabella üzümü”nden elde edilen tatlı ve ekşi pekmez, sadece bölge insanının damak tadına hitap etmekle kalmıyor; aynı zamanda organik tarımın nasıl bir yaşam biçimi hâline gelebileceğinin de en güzel örneğini sunuyor.
Fatma Köşeli, 15 yıl önce Japonya’da katıldığı eğitimle, çiftçiliği sadece geçim kaynağı değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı olarak benimsemiş. Japonya’daki deneyimleri, ona sadece tarım teknikleri kazandırmakla kalmamış; aynı zamanda bir kadın çiftçi olarak nasıl daha verimli ve etkili olabileceğini de göstermiş. "Japonya ufkumu açtı," diyor Köşeli. Bu sözler, onun sadece tarımda değil, hayatın her alanında öğrenme ve gelişme arzusunu simgeliyor.
Darıca Mahallesi’nde, çocukluğundan beri toprağın içinde olan Köşeli, organik çilek üretimiyle başladığı yolculuğuna, şimdi kokulu üzümlerden pekmez üretimiyle devam ediyor. Kendi elleriyle toplayıp işlediği üzümleri, kara kazanında odun ateşiyle pişirerek, doğal ve katkısız bir pekmez elde ediyor. Yaklaşık sekiz saat süren bu zahmetli süreç, onun özverisini ve tutkusunu gözler önüne seriyor. “Zahmetsiz hiçbir şey yok.” diyor Köşeli ama bu zorluğun tadının bir başka olduğunu vurguluyor.
Pekmezi, İpekyolu Kadın Kooperatifi üzerinden satışıyla daha geniş kitlelere ulaştıran Köşeli, bu süreçte sadece kendisi için değil, çevresindeki kadın çiftçiler için de bir ilham kaynağı olmuş durumda. Onun hikâyesi, tarımın, özellikle kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanabilmeleri açısından nasıl bir fırsat sunduğunu gösteriyor. Tarım alanındaki başarısı, köy kadınlarının da cesaretlenmesini sağlıyor ve birlikte çalışma bilincinin yayılmasına katkıda bulunuyor.
Ancak köydeki bu doğal üretim süreci sadece bir iş değil; aynı zamanda bir yaşam biçimi. Köşeli, kendi markasını oluşturma hedefiyle yola çıkarken “Yurt dışına açılmak için markalaşmak gerekiyor.” diyor. Bu hedef, sadece bir ürün satmaktan öte, bir yaşam tarzını temsil ediyor. Doğal ve katkı maddesi içermeyen pekmezleriyle hem iç piyasada hem de yurt dışında talep görebilmek için çabalıyor. Her 10 kg üzümden yalnızca 1 kg pekmez elde edebilmek, bu işin ne kadar emek ve özveri gerektirdiğinin bir başka göstergesi.
Fatma Köşeli’nin hikâyesi, yalnızca Trabzon’un Akçaabat ilçesindeki bir kadının başarısını değil, aynı zamanda kırsal alanda kadınların güçlenmesini ve organik tarımın önemini de vurguluyor. İşte bu nedenle, onun gibi lider kadın çiftçilere daha fazla destek verilmeli, onların deneyimlerinden ve bilgi birikimlerinden yararlanılmalı. Unutmayalım ki; gerçek lezzet, zahmetle ve alın teri ile elde edilebilir.