Kaybettikçe azgınlaşıyorlar

İsrailli Macabi Tel Aviv futbol takımının taraftarları, Hollanda’nın Ajax takımı ile yapılacak maçı izlemek için Amsterdam’a gelmiş. Amsterdam sokaklarında -tam da kendilerine yakışır bir şekilde- azgın bir sürü gibi dolaşıp sağa sola saldırıyorlar.

Maçtan önce, gördükleri Filistin bayraklarını parçalıyorlar. Filistin’e ağır hakaretler eden ve Gazze’de öldürülen çocuklara küfreden şarkılar söylüyorlar. Yanlış okumadınız, öldürdükleri bebeklere küfrediyorlar! Maç sırasında, İspanya Valencia’daki sel felaketi kurbanları için saygı duruşuna katılmayıp ölen İspanyollara da küfrediyorlar.

Aynı rezillikler, maçtan sonra da devam ediyor. Sopalarla taksilere ve Filistin bayrağı asılı bir eve saldırmaları ise bardağı taşıran son damla oluyor. Amsterdam sakinleri bunları dağıtıyor, yakalayabildikleri birkaç tanesini ise pataklıyor. Saldırgan İsraillilerin üzerinden, soykırımcı orduya ait kimlik kartları falan çıkıyor!

Olayın ardından Hollandalı faşistler ve İsrailli yetkililer açıklama yapmış. Adamlardaki şımarıklık düzeyi akıl alır gibi değil, utanıp sıkılmadan olaya, “Yahudileri hedef alan bir pogrom” falan diyorlar. Dünyanın herhangi bir ülkesinde kendi hâline yaşayan vatandaşları taciz etmeyi, dövmeyi, hakaret etmeyi kendilerinin doğal hakkı olarak görüyorlar. Neden? Çünkü onlar İsrailli, çünkü onlar Yahudi. Irkçılığın bu düzeyine, Hitler bile ulaşamamıştı!

Benzer bir olay, kısa süre önce Atina’da yaşanmıştı. Aynı takımın taraftarları Sintagma Meydanı'nda, sırf Filistin’i destekliyor diye bir Yunan vatandaşını öldüresiye dövmüştü. Yunanistan, o işin altında kaldı. İsrail’e gereken yanıtı vermeye yürekleri yetmedi. Bakalım Hollanda’nın durumu ne olacak?

Amsterdam olayları ile aynı gün, bir video da Kanada’dan geldi. Siyonistin biri, elinde beyzbol sopası ile Filistin bayrağı asan insanlara saldırıyor. Sonra dayağı yiyip mabadının üstüne oturuyor. Polis gelince de ne yapıyor biliyor musunuz? Sanki saldıran kendisi değilmiş gibi iki gözü, iki çeşme ağlayıp Filistin bayrağını göstererek “Ben bu bayrağı görmek zorunda mıyım? Sinirlerim bozuluyor.” diyor!

Siyonizm, Gazze’de bebekleri öldürerek tarihteki en büyük yenilgiyi aldı. Ahlaki zeminleri tamamen çöktü. Dünyanın her yerinde artık "lanetli katiller" olarak görülüyorlar. İnsanların onların söylediği yalanları dinlemeye, onların iğrenç dümenlerini izlemeye zerrece tahammülü kalmadı. Dünya üzerinde milyarlarca insanın nefretini kazandılar. Onları, sadece Avrupalı faşistler destekliyor. Yanlarında, bir zamanlar dedelerini fırında yakmış olan adamlar dışında kimse kalmadı. Bundan daha rezilce bir hâl olabilir mi?

İşte bu yalnızlaşma, bu ahlaki çoraklık, onları daha da saldırganlaştırıyor. Önceleri sadece Araplardan, Müslümanlardan nefret ediyorlardı, şimdi aşağılık fikirlerinden vazgeçemedikleri için tüm insanlardan nefret etmek zorundalar… Ve tabii ki o nefretin bedeline katlanmak!

Bu, daha başlangıç. Ya işledikleri cinayetlerle yüzleşip kendilerine çeki düzen verecekler ya da önümüzdeki günler tüm dünyada siyonistler için çok daha sıkıntılı olacak. Çünkü dünyanın hiçbir yerinde insanlar, onların akıl dışı fantezilerine saygı duymak ve saldırganlıklarına boyun eğmek zorunda değil.