Cevap;”hemen boşarım” olmuştu.
Bende ;”hiç bir şey yaşanmadan bilinmez.Büyük konuşmasak”diye uyarmıştım.
Zaman ilerledi ve o vahim olay vuku buldu. Olaylar zincirinde bizde bir yuvayı kurtarma adına giriştik.
“Hala aynı akıl damısın?”diye sordum.
“Boşanacam”dedi.
Bende;”bak iki kızın var. Ve çok gençsin.
Tekrar bir evlilik yapabilirsin.
O kişi de muhtemelen evlenip ayrılmış olacaktır. Yani hayatında hep bir kadın olduğunu bileceksin. Zaman zaman seni onunla mukayese ediyor sanacaksın...
Şimdi eşinle , oturup kavga etmeden tartışın. Ve eksiklik nereden kaynaklı bulun. Ve bir şans daha ver.”diye konuştum.
Sonuç anne olunca mantık devreye girer.
Ha ne mi oldu bir kızları daha ))
Sonuç olarak herkesin bir cevabı olabilir.
Lakin ,bedensel olmayan aldatılmanın cevabı bence olmaz.
Kıskançlık yada artık neyse
Kaynaklı bir davranıştır.
Güven uçup gittik den sonra
Dostluk yada akrabalık bağı önem taşımaz. Birde bir insan ister bedensel isterse iftira yada dedikodu yolu ile karşısındaki
İnsanı aldatmış olsun,aslında sadece kendini aldatmıştır.
Mamafih kaybettiği ona yüreğini sonuna kadar açan bir kalbi kaybetmiştir. Bir deprem sonrası söylenecek kelimeler,sadece hava uçuşan sivri sinek vızıltısıdır.
Sokar seni canını acıtır.
Ama çabuk geçer ve o sinek de ölmüştür. Keçe külah edilmeyen günlerimizin olması dileğimle.