Özel Haber

Annem Ankara Burak öldü mü? Annem Ankara dizisinde Burak diziden çıkıyor mu? Annem Ankara Burak öldü mü? Annem Ankara dizisinde Burak diziden çıkıyor mu?

Kurulduğu günden bu güne yayın dünyasına önemli eserler kazandıran Ketebe Yayınları, yılın ilk aylarında dikkat çeken bir projeye daha imza attı. Rami Kütüphanesi'nde gerçekleştirilen etkinlikte kitapseverler, yazarların büyülü dünyasına yolculuk etme imkanı buldu.

Düzenlenen programa, müteferrika Dizisini oluşturan Editörler Ahmet Yasin Çomoğlu ve Oğuz Selim Başar’ın yanı sıra İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Mehmet Erken ve çok sayıda kitap sever katıldı.

Kitaba Ve Kitap Tutukunlarına Tarihi Bakış (1)

İLK KİTAP TODERİNİ’DEN

Dizinin ilk kitabı “İbrahim Müteferrika Matbaası ve Türk Matbaacılığı”, Giambattista Toderini’nin İbrahim Müteferrika’nın matbaasının faaliyetlerini anlattığı meşhur eserinin tezhip sanatkârı Rikkat Kunt tarafından yapılmış çevirisi. Üç kısımdan oluşan kitap Kunt’un Toderini’den yaptığı çeviriyle başlıyor. Şevket Rado’nun notlandırarak yayıma hazırladığı bu metin, Rikkat Kunt’un yayımlanmış tek eseri olma hüviyetini taşıyor. Türk matbaacılığının; Şevket Rado’nun, hayattayken yayımlanmış son eseriyle birlikte armağana dönüşen iki buçuk asırlık hikâyesine dizide yer veriliyor.

‘BİR NADİR KİTAP DESTANI’

Müteferrika Dizisi’nin ikinci kitabı ise bir kitap tutkunundan: 20. yüzyılın en meşhur sahaflarından Hans Peter Kraus’un yazdığı “Bir Nadir Kitap Destanı”. Bir Gutenberg Kitab-ı Mukaddesi’ne sahip olabilmek için tek seferde yedi haneli bir meblağı ödeyecek kadar tutkun... Kitap sevgisi ve öğrenmeye duyduğu aşk, Kraus’a Viyana’daki bir kitabevinde çıraklıktan New York’ta bir kitapçı imparatorluğu kurmasını sağlamıştı. Bu kitap ise Kraus’un yegâne mirası; manastırlarda, tavan aralarında ve müzayede salonlarında nadir kitapların peşinde soluksuz hatta destansı öyküsü...

Ahmet Çomoğlu

“ÇOK FARKLI KALEMLERDE BİR DÜNYA VAR”

Yapılan tanıtım toplantısında gazetemize önemli açıklamalarda bulunan Editör Ahmet Yasin Çomoğlu, yazarlara ve eserlere bakış açılarını şöyle anlattı:

"Oğuz Selim Başar ile birlikte başladığımız bu yolculukta kitabı bir nesne olarak yani yazma, matbuhalleri, süslemeleri ile bir koleksiyon haline gelmesi ve kütüphanelere dönüşmesi şeklinde çok farklı kalemlerde bir dünya var. Biz kitabın bu haline de çok ciddi bir ilgi duyuyoruz ve dünyada da Türkiye'de de böyle bir ilginin olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda yazılmış kitaplarında görünür hale gelmesini istiyoruz.

“BU SERÜVENLERİ ANLATMAK İSTİYORUZ”

Meşhur kütüphaneler ve eserleri; bunların dünyaya yayılması, farklı şekillerde çoğaltılması, farklı coğrafyalara ulaşması gibi başlıca ilgi alanlarımızı oluşturuyor. Diğer yandan kitap tutkunlarını baz alırsak; bunlar arasında krallar, padişahlar, alimler ve bürokratlar da var. Biz bunların serüvenlerini anlatmak istiyoruz. İnşallah buna dair metinler çıkaracağız, telif ve tercüme. İbrahim Müteferrika'yı Türk matbaacıların öncüsü olarak gördüğümüz için onun ismiyle bir dizi oluşturduk.

Biz iki kitapla çıkıyoruz. Giambattista Toderini’nin İbrahim Müteferrika kitabı ile Hans Peter Kraus’un yazdığı “Bir Nadir Kitap Destanı” bu bizim çıkış kitaplarımız oldu. Çünkü birisi matbaa serüvenini anlatıyor diğeri ise kitap tutkusunu anlatıyor. Ortaya koymak istediğimiz şey tam da bu. Yani hem kitapların ortaya çıkışı ve yayılışı hem de kitap tutkunları nasıl insanlar, kitaplarla nasıl bir ilişkileri var? Bu alan aslında dünyada yaygın olsa da ülkemizde o kadar yaygın değil. Türkiye'de de bununla alakalı hususi kitaplar çıksa da biz burada tek bir dizi altında bir yayın evi tarafından ortaya konulmasını arzu ediyoruz. İstediğimiz şey aslında kitap tutkunlarının arkadaşlarını bulması.

Son olarak Türkiye'de inşallah kitap tutkusu artar ve kitap tutkunları içinde güzel bir dizi olur.

Muhabir: Tuğçe HUY