Meral Akşener, seçim sonuçlarını değerlendirdi 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 31 Mart  Mahalli İdareler Genel Seçimlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak en kısa sürede olağanüstü seçimli kongre toplayacaklarını bildirdi.

Akşener, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin sonuçlarının ülke ve millet için hayırlı olmasını dileyerek, milletin iradesiyle seçilen tüm büyükşehir, il, ilçe ve belde belediye başkanları ile belediye meclis üyeleri ve muhtarları tebrik etti.

Seçimlerin Cumhuriyet'in 100. yılına yakışır bir olgunluk ve zarafetle tamamlanmış olmasını Türkiye'nin köklü demokrasi geleneği için fevkalade önemli ve kıymetli bulduğunu ifade eden Akşener, "Demokrasilerde her konu tartışılabilir ama tek bir konu tartışılamaz, o da seçmenin hür iradesiyle sandığa attığı oyudur. Yani milletin sandıkta gösterdiği iradedir. Çünkü demokrasinin en temel ölçütü milletin hür iradesini yansıtma şartlarına sahip olabilmesidir." dedi.

Akşener, İYİ Parti'nin yola çıkma gerekçesinin bunu sağlamak olduğunu, ilk günden beri "önce millet, önce memleket" şuuruyla ortaya koydukları siyaset anlayışıyla seçmeni her zaman veli nimet olarak gördüklerini, "milletin kararının üstünde bir karar, milletin iradesinin üstünde bir irade" olmadığını söylediklerini hatırlattı.

Milletin iradesini her zaman baş tacı bildiklerini dile getiren Akşener, bu seçimde milletin bir il, 23 ilçe ve 7 belde olmak üzere toplam 31 yerleşim yerini İYİ Partiye emanet ettiğini söyledi. Akşener, bu kıymetli emanete basiretle, dürüstlükle, liyakatle sahip çıkacak olan başta Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı olmak üzere diğer belediye başkanlarına emekleri, çabaları ve özverileri için teşekkür etti.

"Sandığa gitmeyerek gösterdi"

Akşener, seçimle birlikte milletin "iki yumruk arasına sıkıştırılmaktan" ne kadar yorulduğunun bir kez daha görüldüğünü söyledi.

Genel seçime göre, milletin sandığa katılım oranındaki büyük düşüşü hiçbir siyasinin görmezden gelemeyeceğini kaydeden Akşener, milletin bu seçimlerde alışılmış kutuplaşma alanlarına, "sen şucusun", "ben bucuyum" ayrıştırmalarına ve kendi gündeminde olmayan suni kavgalara mecbur olmadığını sandığa gitmeyerek gösterdiğini ifade etti.

Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Emeklilerimiz bu seçimlerde 10 bin liralık maaşlarıyla sefalet içinde bir yaşama mecbur olmadığını sandığa gitmeyerek gösterdi. Gençlerimiz bu seçimlerde mülakatlarda hakkının çalınmasına mecbur olmadığını sandığa gitmeyerek gösterdi. Kadınlar bu seçimlerde tencerelerin boş kalmasına mecbur olmadığını sandığa gitmeyerek gösterdi.

Şüphesiz ki milletimiz bu seçimlerde en esaslı mesajını da iktidara verdi. Yıllardır ekonomide yaşadığımız çöküşü engelleyemeyen basiretsizliğe 'Artık yeter' dedi. Yıllardır yanlış politikalarda ısrar eden ciddiyetsizliğe 'Artık yeter' dedi. Yıllardır hak yiyen, hakka giren, hukuku çiğneyen adaletsizliğe 'Artık yeter' dedi. Milletimiz yıllardır ülkemizi makulde buluşturma fırsatını geri tepen Sayın Erdoğan'a 'Artık zorundasın' dedi. Halbuki biz kendisini defalarca uyarmıştık; milletin sesinden kaçma demiştik, milletin hakkına girme demiştik, milletin sabrını taşırma demiştik. Rahmetli Demirel'in sözlerini hatırlatıp, 'Tencere her iktidarı sallar' demiştik."
Akşener, seçim süreci boyunca gittiği her il ve ilçede emeklileri, öğretmenleri ve mülakat mağduru gençleri konuştuğunu ve her konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a çağrıda bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Ama kendisi ısrarla, inatla ve türlü bahanelerle bu çağrılarımı geçiştirdi. Nitekim dün akşam milletin gerçekleri karşısında AK Parti'nin eriyen oylarıyla yüzleşti. Kendisi umarım ki artık çağrılarımızın arkasında sadece milletin sesi olduğunu anlamıştır. Umarım ki artık millete rağmen siyaset yapılamayacağını öğrenmiştir. Umarım ki artık tüm Türkiye'nin cumhurbaşkanı olması gerektiğini görmüştür. Umarım ki Sayın Erdoğan bu seçim sonucundan gereken dersi almıştır." 

"Öz eleştirilerimizi yapacağız"

Akşener, siyaset kurumu olarak sandıklardan çıkan mesajı duymanın herkesin görevi olduğunu kaydederek, şunları söyledi:

"Bu doğrultuda Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik bir devlet olma vasfı gereğince İYİ Parti olarak biz de üzerimize düşen sorumluluğu alacağız. Her zaman yaptığımız gibi seçim sonuçlarına ilişkin muhasebemizi ve öz eleştirilerimizi yapacağız. Bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra milletimizin bize vermiş olduğu mesaj ve bizim için çizdiği istikamet doğrultusunda gereken adımları atacağız. Nitekim tam da bu sebeple parti tüzüğümüzün genel başkan olarak bana verdiği yetki gereğince en kısa sürede olağanüstü seçimli kongremizi toplayacağız.

Milletimizin her bir ferdi şundan emin olsun ki, sandıkta açıkça ortaya konan iradeyle Türkiye için hak arayışında, huzur arayışında, refah arayışında İYİ Parti dün olduğu gibi bugün de milletin önünde veya arkasında değil, her zaman milletimizin yanı başında olacaktır."