GÜNDEM

Rojin'in ön otopsi raporu belli oldu! Baba Kabaiş "Bu çocuğun başına birileri bir şey getirmiş"

21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in cansız bedeni kaybolduktan 18 gün sonra bulunmuştu. Ön otopsi raporuna göre herhangi bir yaralanma izine rastlanmadı. Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş, kızının herhangi bir sorunu veya sıkıntısı olmadığını ifade etti. Baba Kabaiş, "Bu çocuğun başına birileri bir şey getirmiş. Bir vahşet vardır. Bu vahşeti yapanlar en yakın zamanda çıkarılsınlar. Cezaları da idam olsun, bir daha da Rojinler gitmesin" dedi.

Van’da 21 yaşındaki Rojin Kabaiş, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1’inci sınıf öğrencisiydi. Genç kız 27 Eylül akşamı, arkadaşlarına gölün kenarına gideceğini söyleyip yurttan ayrıldıktan sonra kaybolmuştu.

Rojin Kabaiş’ten acı haber 18 gün sonra geldi. Kaybolduğu yerden 20 kilometre uzaklıkta, Mollakasım Mahallesi sahilinde cansız bedeni bulundu.

Rojin'in cenazesi, Adli Tıp Kurumu'ndaki 7 saatlik otopsinin ardından ailesine teslim edildi. Rojin, Diyarbakır'da son yolculuğuna uğurlandı. 

ÖN OTOPSİ RAPORU BELLİ OLDU

Alınan 100'e yakın numune, İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Ön otopsi raporuna göre, kesici ve ateşli silah yaralanmasına ilişkin bir bulguya rastlanmadı ve herhangi bir kemik kırığı da tespit edilmedi.

Raporda, Rojin'in boynunda, diz ve kolları ile göğüs ön yüzünde kanama ile uyumlu olabilecek renk değişiklikleri olduğu bildirildi.

Van Cumhuriyet Başsavcılığı yetkilileri, yapılan ilk bulgularda şüpheli bir duruma rastlamadıklarını, ancak uzun süreli suda kaldığı için cesette ciddi anlamda deformelerin gözlendiğini ve bu nedenle İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek sonuçlara göre ölüm nedeninin ortaya konulacağını kaydetti. 

"ROJİN'İN KİME NE ZARARI VARDI?"

Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "O kenarda tel örgü, kamera, ışık yok. Çocuk demiş ki gideceğim, çakıl taşı toplayacağım. Demek oraya gitmiş. O serseriler oradan görmüşler. Orada tahmin ediyorum bu şekilde zarar vermişler. İnşallah bunu yapanları en yakın zamanda bulurlar. En ağır ceza neyse onlara versinler. Rojin'in kime ne zararı vardı?" ifadelerinde bulundu. 

Göl kıyısında suyun derin olmadığını söyleyen Kabaiş, şöyle konuştu:

"Orada boğulma tehlikesi yok. 50 kilometre dalgıçlar gidiyor. Bu çocuğun başına birileri bir şey getirmiş. Mutlaka tek başına da oraya gitmez. Buradan suya da girse oraya kadar gitmez. 24 kilometre o çocuk gece tek başına gitmez. Bir vahşet vardır. Birileri mutlaka yapmış. Ben devletten bunu istiyorum. Bu vahşeti yapanlar en yakın zamanda çıkarılsınlar. Cezaları da idam olsun, bir daha da Rojinler gitmesin." 

"HERHANGİ BİR SORUNU BİR SIKINTISI YOKTU"

Baba Kabaiş, Rojin'in çalışkan, saygılı bir çocuk olduğunu söyleyerek, kızının kardeşleriyle de arasının gayet iyi olduğunu ifade etti.

Kabaiş, "Herhangi bir sorunu bir sıkıntısı yoktu. Ne bizimle ne kardeşiyle ne annesiyle bir sıkıntısı hiç yoktu” dedi ve Rojin'in geçen yıl Dicle Üniversitesinde bir bölümü kazandığını, daha sonra yeniden sınava hazırlanmaya karar verdiğini anlattı. 

Kabaiş, şu ifadelerde bulundu:

"Birkaç gün okula gitti. Sonra bana, 'Baba bu bölümün ataması az. Bir sene evde çalışacağım puanlarım yükselirse başka bölüme geçeceğim.' dedi. Ben de ona o şansı verdim. Bir sene boyunca evde çalıştı, puanını yükseltti, 480 puan aldı. Tercihini de kendisi yaptı. Birinci sırada Van'ı yazdı. Orayı tercih etti. Morali çok iyiydi, sevinerek gitti. Diyarbakır'da beraber çarşıya gittik, yemek yedik, gezdik, fotoğraf çektik, video çektik. Gittim yurda teslim ettim. Giderken de vedalaştık. Gülerek el salladı, vedalaştık. Sonra otogara geldim. Tekrar onu aradım. 'Durumun nasıl?' dedim, iyidir baba.' dedi."