Sırbistan'ın batısındaki Lozniçe kentinde bulunan lityum rezervleriyle ilgili alınan karar, ülkede geniş çaplı tepkilere yol açtı. İngiltere-Avustralya merkezli Rio Tinto şirketinin lityum madenini işletmesine yönelik projenin yeniden gündeme gelmesiyle, binlerce vatandaş sokaklara döküldü.

YENİDEN GÜNDEME GELDİ

Sırbistan hükümeti, 2022 yılında haftalar süren protestoların ardından Rio Tinto'nun maden projesini askıya almıştı. Ancak mahkemenin, şirketin ruhsatlarının iptal edilmesinin kanunlara ve anayasaya aykırı olduğuna hükmetmesi, projeyi yeniden ülkenin gündemine taşıdı.

AYAKLANMA İDDİALARI

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Moskova'dan gelen istihbarata dayanarak, hükümete karşı bir darbe girişimi planlandığını ve bu girişimin lityum madeni karşıtı protestolarla bağlantılı olduğunu iddia etti. Vucic, Rus kaynaklardan aldıkları bilgilere göre, hükümeti devirmek amacıyla şiddetli bir halk ayaklanması hazırlığı yapıldığını belirtti.

Çevre koruma derneklerinin, lityum ve bor madenlerinin aranması ve çıkarılmasının yasaklanması için Sırbistan hükümetine tanıdığı 40 günlük sürenin sona ermesiyle, başkent Belgrad'da büyük bir protesto düzenlendi. Ülkenin dört bir yanından gelen göstericiler, "Kazmayacaksınız", "Maden olmayacak", "Sırp köylü isyanı", "Yeterince yalan dinledik" ve "Artık hapse atılma zamanınız geldi" yazılı pankartlarla tepkilerini dile getirdi.

Resim 2024 08 11 151323965

HALK ENDİŞE İÇİNDE

Cumhurbaşkanı Vucic, Haziran ayında yaptığı bir açıklamada, Rio Tinto ve Avrupa Birliği'nin, projenin çevresel standartlara uyacağına dair yeni garantiler sunduğunu söylemişti. Vucic, tüm gerekli adımlar atılırsa, madenin 2028 yılında faaliyete geçebileceğini ve bunun Sırbistan ile bölgenin dönüşümüne önemli katkılar sağlayacağını ifade etmişti.

Putin: Rusya aynı şekilde karşılık verecektir Putin: Rusya aynı şekilde karşılık verecektir

Sırbistan hükümeti, 19 Temmuz'da Avrupa Birliği ile ülkedeki madenlerden çıkarılacak sürdürülebilir hammaddelerin kullanımına yönelik bir stratejik ortaklık anlaşması imzalamıştı. Ancak bu anlaşma ve projenin yeniden gündeme gelmesi, halk arasında büyük endişelere yol açtı ve protestoların fitilini yeniden ateşledi.

Kaynak: İHA