Özel Haber-Furkan Erten
Bir tarafta Asya kıtasının güneyinde yer alan ve yaklaşık 1,5 milyarlık nüfusu ile dikkati çeken, özellikle sosyal medyada mide bulandıran yemek görüntüleri ile öne çıksa da dünyanın en büyük teknoloji ülkelerinden bir olan Hindistan ve 1947’de İngilizlerin çekilmesiyle birlikte Hinduların sistematik bir şekilde soykırım uyguladığı Müslümanlar. Diğer yandan ise yine İngilizlerin, İslam coğrafyasının kalbine “tevafuk eseri” 1948’de sapladığı Siyonist İsrail ve yine aynı tarihten beri sistematik bir şekilde işkence ve soykırımlarla sürgün edilmek istenen Müslümanlar. İki coğrafya, tek millet. Üstelik soykırımcı Hindistan ve İsrail de tek millet. Onları birbirine bağlayan yegâne motivasyon ise İslam ve Müslüman düşmanlığı.
Dünyanın en etkili Müslümanlarından Mujahid Aslında’da
Sekiz kez dünyanın en etkili 500 Müslümanı listesine seçilen, kendisi de aslen Pakistanlı olan ABD ile Kanada’daki Müslümanların insan hakları örgütü Justice for All’un (Herkes İçin Adalet) Başkanı Abdul Malik Mujahid, birbiriyle “fikir” alışverişine hız veren Hindistan ve İsrail’in tarihten bugüne uzanan benzerliklerini, soykırım motivasyonlarını Aslında’ya anlattı.
“HİNDU İNTİHAR BOMBACISI ARIYORLAR”
Modi rejiminin, Hindistan'da Müslümanlara karşı uyguladığı katliam politikalarını anlatır mısınız?
Modi rejimi, RSS adı verilen faşist hareketin bir parçasıdır. Hitler'i takip ediyorlar, Nazileri övüyorlar. Modi, başbakan olduğu Gujarat eyaletinde Müslümanlara yönelik kıyım yaptığı için iktidara geldi. İnsanlar, Müslümanları öldürebildiği için Modi’nin çok güçlü bir adam olduğunu düşündü ve onu başbakan seçti. Hindu Parlamentosu, kendi dillerinde Brahman Sansad, tüm Hindu liderleri, vaizleri ve rahiplerini içeriyor. Bu parlamentoda, Hindu intihar bombacıları aradıklarını ve milyonlarca Rupi ödeyeceklerini duyurdular. Çünkü Hindistan'da milyonlarca Müslümanı öldürmek istiyorlar. Bunun nedeni Modi'nin kendisinin bir katil olması, faşizme inanması ve partisi RSS'nin aslında Gandhi'nin öldürülmesinden sorumlu olmasıdır.
“HİNDU RASHTRA’YA ULAŞMAK İSTİYORLAR”
Bir Hint atasözünde "Gücü elinde bulunduran, istediğini yapabilir." der. Peki, Hindutva'nın ve Modi partisinin elinde bulunduğu güçle yapmaya çalıştığı bu ideoloji hakkında ne söylemek istersiniz? Neyi başarmak istiyorlar?
Hindu Rashtra'ya ulaşmak istiyorlar ki bu sadece Hindu ülkesi anlamına gelir. Onlar için zorluk, Hindistan'da her türden insanın bulunmasıdır. Hindistan hiçbir zaman tek bir ülke olmadı. Onu bir ülke haline getirenler, Babür Müslümanlarıydı. Ardından İngilizler, Hindistan’ı bir ülke olarak tuttu. Hindu Rashtra (Hindu Ulusu) olmak istiyorlar ve Müslümanları bir engel olarak görüyorlar çünkü Müslümanlar Hindistan'daki en büyük azınlık. Bu yüzden birden fazla plan geliştirdiler. Hindu parlamentosu aracılığıyla propaganda yapmak istiyorlar. Hindistan hükümetinin ikinci adamı Amit Shah, ister gerçek ister yalan olsun her şeyi viral hâle getirebileceklerini söylüyor.
MÜSLÜMAN OLDUĞU ANLAŞILIRSA ÖLDÜRÜLÜYOR
İslam'a ve Müslümanlara karşı yapılan propagandalar yüzünden Müslümanlar dayak yiyor. Müslümanlar saldırıya uğramamak için Hindulara benzemeye, onlar gibi giyinmeye falan çalışıyor. Sokakta Hindular bir araya geliyor ve Müslümandan soyunmasını istiyor. Eğer o Müslüman sünnetli ise onu öldürüyor veya ağaca asıyorlar. Bu durum, ülke genelinde devam ediyor ve birçok Müslüman öldürülüyor. Bir yerde Müslümanlar ekonomik olarak güç elde ettiğinde ona saldırı yapılıyor.
“İŞLERİN YÜZDE BİRİNE SAHİP OLABİLİYORLAR”
Hindistan'daki Müslüman kadınların, Hindu kadınlardan daha okuryazar olmasına şaşırabilirsiniz. İstihdam söz konusu olduğunda, Müslüman erkek ve kadınlar toplam nüfusun yüzde 15'ini oluştururken işlerin yalnızca yüzde birine sahip oluyorlar. Yani çok büyük bir ayrımcılık var. Soykırımın aşamalarında, insanları önce insanlıktan çıkarıyor ardından kanunlar çıkarıyorlar. Hindistan'da Arsa Cihadı Kanunları diye bir yasa var. Eğer bir Müslüman bir mülk satın alıyorsa veya bir mescit inşa ediyorsa buna “arsa cihadı” diyorlar. Hem Müslümanların mallarına el koyup hem de “arsa cihadı” ile suçluyorlar.
AŞK CİHADI
Hindular, Müslüman kızlarla evleniyor ama Müslümanları Hindu kızlarla evlenmekle suçluyorlar, buna da “aşk cihadı” diyorlar. Bu cihat yasalarının, şiddetli cezaları var. Müslümanlar nadiren sığır eti yemesine rağmen, mandıracılık yapmak ya da süt için inek alsalar bile sığır eti yemekle suçlanıyor ve öldürülüyor. Böylece Müslümanlara insanlıktan çıkarılıyor, saldırılıyor, iş fırsatları engelleniyor.
İNSANLAR BİLMİYOR ÇÜNKÜ GAZETECİLER ÖLDÜRÜLÜYOR
İngiltere'de seçim yapıldı. Sadece 4 milyon Müslüman olan İngiltere’de 19 Müslüman parlamentoya seçildi. Hindistan'da ise 4 milyon Müslüman yok, 200 milyon Müslüman var ama parlamentoda sadece 24 kişi var. Kimse Müslümanları düşünmüyor, dolayısıyla Hindistan'da Müslümanlar için yaşamak imkânsız hâle geliyor ama insanlar bunu bilmiyor. Neden bilmiyorlar? Çünkü Modi, insanların bilmesini istemiyor. Gazetecileri öldürüyor.
İSRAİL’DEN SALDIRI TAKTİĞİ KOPYALIYORLAR
Hinduların Müslümanlara yönelik sokaklarda yaptığı saldırılardan, soykırım politikalarından bahsettiniz. Hinduların sosyal medyada kuvvetli olduğunu görüyoruz. Ayrıca, İsrail'in Gazze’de yaptığı soykırımında Hindular tarafından desteklendiğini biliyoruz. Bu durumu nasıl yorumluyorsunuz?
Tarihte Müslümanlara karşı en büyük soykırımı yapan İspanya’dır. Bugünün İspanya'sı değil, tarihî İspanya. Hindular, Müslümanları nasıl yok ettiklerini öğrenmek için İspanya’ya adamlarını gönderdi. Bugün de aynı şey yaşanıyor. Modi ve tayfası, Müslümanlara nasıl soykırım yapılacağını öğrenmeleri için İsrail'e adamlarını gönderdi. Aynı şeyi kopyalıyorlar. İsrail, Filistinlilerin evlerini yıkıyor. Hindistan da Müslümanların evlerini yıkıyor. İsrail 300'e yakın mescidi yıktı. Hindistan, Babri Mescidi adı verilen tarihî mescidin de aralarında bulunduğu 3 binden fazla mescidi yıktı. İsrail'in Filistinli işçilerin yerine Hint işçileri ithal ettiği de kayıtlara geçmiş bir gerçektir. Pek çok Hintlinin İsrail ordusu için çalıştığı ve saldırı fotoğraflarını yayınladıkları da bir gerçek.
BOLLYWOOD PROPAGANDA MAKİNASI
Özellikle Bollywood'la birlikte Hindistan'da üretilen birçok film ve dizi var. Birçoğunu Türkiye'deki televizyon ekranlarında da görüyoruz. Anlattığınız tüm katliamları gerçekleştiren Hindistan, bu yapımlarda barışçıl bir ülke olarak gösteriliyor. Bu propaganda hakkında ne söylemek istersiniz?
Sorduğunuz soru çok önemli bir nokta. Hindistan hükümeti yalanlara dayalı bir imaj yaratmaya yatırım yapıyor. Tüm dünyada Tac Mahal'in fotoğrafları var. Tac Mahal’de bir mescit var, Müslümanların orada ibadet etmesine izin verilmiyor. Tac Mahal'i Müslüman bir Türk yapmış olmasına rağmen bir Hindu tapınağı olduğunu söylüyorlar. Hint filmlerini araştırırsanız Müslümanlar, “hırsız, kaçakçı, katil, para için adam öldüren kişiler” olarak tasvir ediliyor. Müslüman gibi görünen üç-dört kahramanları var Salman Khan, Aamir Khan, o Khan, bu Khan... Bu insanların ya anneleri ya da eşleri Hindu. Evlerinde Hindu putları var ve onlara tapıyorlar. Modi ve tayfasının istediği tam olarak şudur: Müslümanlar Hindu tanrılarına tapsın, Hindu olsun. Türkiye bunları seyrettiği için yıkıldım. Otelde televizyon açtım ve gösterilen şey bir Hint filmiydi. Müslüman ülkesine çok mutlu bir şekilde gelip ezan sesiyle birkaç güzel gün geçiriyorum, televizyonu açtım ve burada bir Hint propaganda filmi gösteriliyor.