DÜNYA

UAD İsrail kararını yarın açıklayacak

İsrail'in Refah'ta başlattığı saldırıların Gazzelilerin haklarını telafisi mümkün olmayan şekilde zarara uğrattığı gerekçesiyle Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Uluslararası Adalet Divanı'ndan İsrail aleyhine talep ettiği yeni tedbirlere ilişkin karar yarın açıklanacak.

Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail aleyhine açtığı "soykırım" davasında, İsrail’in Refah ve Gazze genelindeki askeri operasyonlarını durdurmasını da içeren ek ihtiyati tedbir taleplerine ilişkin kararını 24 Mayıs Cuma günü TSİ 16.00'da açıklayacağını duyurdu.

Açıklamada, tedbir kararının kamuya açık oturumda Divan Başkanı Lübnanlı Yargıç Nawaf Salam tarafından okunacağı kaydedildi.

Güney Afrika: Gazze'deki durum çok ciddi şekilde kötüleşti

Güney Afrika'nın ek tedbir taleplerine ilişkin 16 ve 17 Mayıs’taki duruşmalarda, Güney Afrika tarafı, UAD'nin 26 Ocak’taki ilk kararından bu yana İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını tırmandırarak Divan’ın bağlayıcı emirlerini kasten ihlal ettiğini belirtti.

İsrail'in Refah'ta başlattığı saldırıların Gazzelilerin haklarını telafisi mümkün olmayan şekilde zarara uğrattığını kaydeden Güney Afrika avukatları, İsrail'in siviller için "yaşanabilir son bölge" olan Refah’a da operasyona başladığını hatırlattı.

Güney Afrika, Gazze'deki İsrailli askerlerin tahliye bölgelerini ve kalan tüm Filistinlileri meşru hedef olarak gördüğü "imha bölgeleri" olarak tanımladığına işaret ederek, daha fazla geç kalınmadan Divan’dan İsrail’in askeri operasyonlarını sonlandırmasına hükmetmesini istedi.

İsrail, Gazze'deki soykırım suçlamalarını inkar etti

Duruşmada İsrail adına söz alan uluslararası hukuktan sorumlu Başsavcı Yardımcısı Gilad Noam ise Güney Afrika’nın iddialarının yersiz olduğunu savunarak, "Trajik bir savaş yaşanıyor ancak ortada bir soykırım yok." iddiasında bulundu.

Savunmasında Güney Afrika’nın iddiaları yanıtlamak yerine Hamas'ın saldırılarını anlatan ve Güney Afrika'yı Hamas'ı korumakla suçlayan Noam, "Güney Afrika gerçeğin ya da hukukun peşinde değil, mahkemenin yetkilerini kötüye kullanmanın peşinde." ifadesini kullandı.

İsrail'in avukatlarına "yalancılar" protestosu

Duruşmada İsrail Dışişleri Bakanlığı baş hukuk müşaviri yardımcısı Tamar Kaplan-Tourgeman'ın sözlerini sonlandırması sırasında Divan'da üst katta bulunan izleyicilerden birisi İsrail hukuk heyetine "Yalancılar, yalancılar" diye bağırdı.

Bunun üzerine mahkemenin canlı yayınına ara verildi.

Talepler Refah'taki operasyonlarına yoğunlaştı

Güney Afrika'nın talepleri Gazze geneline ilişkin olmasının yanı sıra özellikle İsrail'in Refah'taki operasyonlarının durdurulmasının önemine dikkati çekti.

Duruşma sonlanmadan önce Divan'ın Alman Yargıcı Georg Nolte, İsrail tarafının özellikle Refah'ta sıkışan sivillere yönelik insani yardımı nasıl ulaştırdıklarını ve Refah’taki sivillerin güvenli bölge olarak addedilen yerlere hangi şartlarda tahliye edildiğini daha detaylı anlatmasını talep etti.

Yargıçların sorularına genelde duruşma esnasında yanıt verilirken Divan Başkanı Lübnanlı Yargıç Nawaf Salam, İsrail'in duruşmanın ertesi günü 18 Mayıs Cumartesi akşam yerel saatle 18.00'e kadar Yargıç Nolte'nin sorusunu yazılı olarak cevaplamasını istedi.

Refah'taki sivillerin korunması, Divan'ın yarın açıklanacağı ek tedbir talebine ilişkin kararın en merak edilen kısmı olarak öne çıkıyor.

Güney Afrika, 10 Mayıs'ta yeni tedbir kararı talep etmişti

Divan, 26 Ocak'ta açıkladığı kararda İsrail’in Soykırım Sözleşmesi'ndeki yükümlülüklerine uygun davranması gerektiğini belirterek, 6 maddede ihtiyati tedbir kararına hükmetmişti.

İsrail'in bu tedbir kararlarına uymaması ve Gazze'de kötüleşen insani durumun ardından Güney Afrika, ilk olarak "İsrail'in Refah kentine planladığı saldırının ortaya çıkaracağı büyük çaplı öldürme, zarar verme ve yıkım eylemleri" nedeniyle 13 Şubat'ta UAD'den acilen yeni tedbirlere hükmedilmesini talep etmişti.

Divan, 16 Şubat'taki kararında, mahkemenin yeni tedbirlere hükmetmesini gerektiren ölçüde önemli gelişmeler olmadığı gerekçesiyle 26 Ocak'ta hükmedilen tedbirleri yeterli bulmuştu.

Güney Afrika ikinci olarak 6 Mart'ta Gazze'de baş gösteren kıtlık nedeniyle ikinci kez ek tedbir talebinde bulunmuş ve Divan, 28 Mart'ta İsrail aleyhine özellikle insani yardımların Filistinlilere ulaşmasını sağlaması için ek tedbirlere hükmetmişti.

Güney Afrika, 10 Mayıs'ta Divan'a üçüncü kez ek tedbir kararına hükmetmesi için başvurmuştu.

Talep edilen yeni tedbirler

Güney Afrika'nın İsrail'e karşı alınmasını talep ettiği yeni tedbirler şunlar:

"1- İsrail, Refah'taki askeri saldırılarını durduracak ve derhal geri çekilecek.

2- İsrail, Gazze'deki durumu incelemek ve delillerin korunmasını ve saklanmasını sağlamak amacıyla BM kuruluşları başta olmak üzere sivil toplum kuruluşları, araştırmacılar ve gazetecilerin Gazze'ye engelsiz erişimini sağlamak ve kolaylaştırmak için derhal tüm etkili önlemleri alacak ve ordusunun, erişimi engelleyecek şekilde hareket etmemesini sağlayacak.

3- İsrail, yeni tedbir kararının açıklanmasından sonra bir hafta içinde hem önceki tedbirlerin hem de yeni talep edilen tedbirlerin uygulanması için aldığı önlemleri anlatan erişime açık bir raporu Divan'a sunacak."

UAD'de İsrail aleyhine açılan soykırım davası

Güney Afrika Cumhuriyeti, 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık 2023'te İsrail aleyhine UAD'de dava açmıştı.

Güney Afrika, Gazze'deki durumun aciliyet teşkil etmesi sebebiyle UAD'den ihtiyati tedbirlere hükmetmesini istemiş ve tedbir talebine ilişkin duruşmalar 11-12 Ocak tarihlerinde Hollanda'nın Lahey kentindeki Barış Sarayı'nda yapılmıştı.

Divan, 26 Ocak'ta açıkladığı tedbir kararlarında, İsrail’in Soykırım Sözleşmesi'nin 2. maddesinde tanımlanan fiillerin işlenmemesi için elinden gelen tüm önlemleri almasına, İsrail ordusunun Soykırım Sözleşmesi'nin 2. maddesindeki fiilleri işlemesini engelleyecek önlemleri ivedilikle almasına, Gazze'deki Filistinlilere yönelik soykırım çağrısı yapanları önlemek, engellemek ve cezalandırmak için gereken tüm adımları atmasına, Gazze'deki Filistinlilerin karşılaştığı olumsuz yaşam koşullarını ortadan kaldırmak için ihtiyaç duyulan temel hizmetlere ve insani yardımın sağlanmasını mümkün kılan acil ve etkili önlemleri almasına, Gazze'deki Filistinlilere karşı Soykırım Sözleşmesi'nin ihlalini gösteren delillerin yok edilmesini önlemek ve korunmasını sağlamak için etkili tedbirler almasına, kararın yürürlüğe girmesinden itibaren 1 ayda alınan tüm tedbirler hakkında mahkemeye bir rapor sunmasına hükmetmişti.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin davaya müdahil olacağını açıklamıştı.