Leyla İlhan- Özel Haber

Güney Amerika ülkesi Venezuela'da, 28 Temmuz’da yapılan seçimlerde, Nicolas Maduro yeniden devlet başkanı seçildi. Maduro’nun zaferini tanımayan ABD destekli muhalefet, seçimlerde hile yapıldığını öne sürdü. ABD’nin destekleriyle sosyal medyada yayılan dezenformasyon kampanyaları da ülkede kargaşaya neden oldu. Siyaset Bilimi Uzmanı Yunus Soner, Venezuela’da yaşananları Aslında’ya değerlendirdi.

Kötülük sezonu açılıyor! Kötülük sezonu açılıyor!

Kurumsallığa darbe

Venezuela’da geleneksel biçimde değil kurumsallığa yönelik bir darbe olduğunu belirten Soner, “Venezuela’nın bir anayasası var ve burada seçim için belirli kurullar var. Bunların başında da Ulusal Seçim Konseyi geliyor. Venezuela anayasası ve muhalefet, net bir şekilde seçim oylarının sayımı ve seçim sonuçlarının açıklanmasını Ulusal Seçim Konseyi’ne görev olarak vermişti. Ancak muhalefet, bu seçimlerde Ulusal Seçim Konseyi’nin açıklayacağı seçim sonucunu tanımayacağını bunun yerine kendi seçim sonuçlarını tanıyacağını ilan etti.” dedi.

“ABD muhalefeti destekliyor”

ABD’nin, Venezuela’daki seçimlerin arka planında rol aldığını söyleyen Soner, “ABD, Venezuela’daki ana muhalefet partilerini hem fikren hem de maddi olarak destekliyor. Zaten temmuz ayında ABD Kongresi tarafından finanse edilen Wilson Center’de, Eski ABD Hükümet Yetkilisi Mark Feirstein’in yayınladığı raporun içeriğinde, muhalefetin önde giden adayının seçim günü kendi sonuçlarını açıklayacağını, kendi tutanaklarını toplayacağını ve buna yönelik başka ülkelerden çok hızlı bir şekilde bu sonuçları tanıma açıklamaları yapılacağına yönelik ifadeler vardı.” ifadelerini kullandı.

“Siber saldırı düzenlendi”

Venezuela’daki seçim sonuçlarının engellenmesinde başka dış aktörlerin de etkili olduğunu aktaran Soner, “Venezuela savcılığının açıkladığına göre, Kuzey Makedonya'dan gelmekte olan bir siber saldırı düzenlemişler. Bu siber saldırı, Venezuela'daki seçim sistemini hedef aldı. Şunu bilmemiz gerekiyor, Venezuela’da oylar elektronik olarak kullanıyor. Yani bir dokunmatik ekrana basıyorsunuz, orada istediğiniz adayı seçiyorsunuz ve bu da elektronik olarak kaydediliyor. Bunlar dijital veriler. Buna bir saldırı gerçekleştiriliyor.” diye konuştu.

“Web sitesine saldırıldı”

Siber saldırıya eş zamanlı olarak muhalefetin de kendi oyları ve tutanaklarını açıklamaya başladığını belirten Soner, “Ulusal Seçim Konseyi’nin web sitesine yönelik bir saldırı düzenlendi. Web sitesine günlerce erişim sağlanamadı. Muhalefet ise kendi seçim sonuçlarını ABD ve Birleşik Krallık gibi dış ülkelerin kontrolünde olan web sitelerine (resultadosconvzla.com) yükledi.” dedi. Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun X hesabının algoritma temelinde erişime kısıtlandığını belirten Soner, “Ana muhalefet lideri Edmundo Gonzalez’in sosyal medya paylaşımları, her seferinde milyonlara ulaşan görüntüleme aldı.” dedi

“DEZENFORMASYON YAPILDI”

Maduro’nun, Venezuela halkını WhatsApp’ı silmeye çağırdığını ve ABD’nin X üzerinden dezenformasyon yaydığını belirten Soner, “Venezuela’da birebir şahit olduğum şey, X’de çok sayıda protesto görüntüleri yayınlanmaya başlamasıydı. Binlerce insanının sokağa döküldüğü gösterildi ancak ben Venezuela’nın başkenti Caracas’daydım ve o gün, inanılmaz bir yağmur yağıyordu. Bırakın gösterilere katılmaya, kimsenin alışverişe çıkacak hâli bile yoktu. Bu durum sonraki günlerde de devam etti ve çarpıtılmış videolar üzerinden dezenformasyon yapıldı.” ifadelerini kullandı.

“MONROE DOKTRİNİ’Nİ KIRDI”

Venezuela’nın 200 yıldır geçerli olan Monroe Doktrini’ni bozan öncü ülkelerden biri olduğunu ifade eden Soner, “Monroe Doktrini’nin içeriği şu; Amerika kıtası yani Kuzey Amerika ve Güney Amerika, ABD’nin hegemonyası altındadır ve kıta dışı hiçbir güç buradaki gelişmeleri nihai olarak belirleyemez. Bu, Amerika’nın Güney Amerika’ya karşı dış politikasını belirleyen önemli bir doktrin. Venezuela, bu doktrini fiili ve çok sert bir şekilde delmiş bir ülke. Venezuela’nın Türkiye, İran, Rusya ve Çin gibi ülkelerle çok iyi ilişkileri var. Bu ilişkiler, Venezuela’nın petrol-sanayi ilişkisini de kapsıyor. Venezuela, siyasi ve enerji alanında Amerika’nın kurduğu hegemonyayı fiili olarak kırdı.” dedi.

“ÇOK KUTUPLU DÜNYANIN PRATİKLİĞİNİ GÖSTERDİ”

Venezuela’nın son yıllarda, çok kutuplu dünyanın pratik olduğunu gösterdiğini vurgulayan Soner, “Venezuela sadece kendisinin dış politikasını değil, örneğin bu politikayla Bolivya’yı, Nikaragua’yı, bazı dönemler Ekvador’u, bir derece Brezilya’yı ve Arjantin’i bir arada tutmayı başardı. Burada, Amerikan etkisini kırmaya yönelik bölgesel ittifaklar kurmayı başardı.” şeklinde konuştu.

İSTİKRARSIZLIĞIN NEDENİ? 

Soner, “Amerika’da Venezuela’ya müdahale etmekten Venezuela’ya yaptırım uygulamaktan, Venezuela’nın içindeki muhalefeti desteklemekten istikrarsızlık yaratmaktan, sosyal medya üzerinden saldırmaktan, komşu ülke Kolombiya’daki paramiliter güçleri terör eylemlerine sevk etmekten, Güney Amerika’daki diğer Amerikan müttefiklerini Venezuela’ya karşı kışkırtmaktan geri durmuyor bu yüzden istikrarsızlık oluyor” diye konuştu.

VENEZUELA’DA HAYAT NORMALE DÖNDÜ

Sosyal medyada görüldüğü gibi Venezuela’da istikrarsızlığın çok da derin olmadığını kaydeden Soner, “Venezuela büyük yaptırımlar altında kaldı. Çok ciddi ekonomik sorunlar yaşadı. Ancak bu konuda ekonomik sorunların üstünden yavaş yavaş gelmeye başladı. Muhalefetin para ödeyerek başlattığı şiddet eylemlerinin üstünden Venezuela hükümeti geldi ve binlerce kişi gözaltına alındı. Venezuela’nın şu anki durumu aslında istikrarlı. Sosyal medyada belki yansıdığı kadar büyük bir karmaşa ve savaş eşiği kadar büyük durum yok. Bunun da altını çizmek isterim. Yani genel olarak hayat Venezuela’da normale dönmeye başladı” dedi.

Kaynak: aslinda.com