Yeni Trump dönemi, savaşları bitirebilir mi?

Bir dönem ara verdikten sonra tekrar seçilen Trump, Washington'da yemin töreni öncesinde destekçilerine hitabında, "Ukrayna'daki savaşı bitireceğim. Orta Doğu'daki kaosu durduracağım ve ‘Üçüncü Dünya Savaşı’nı önleyeceğim. Buna ne kadar yakında olduğumuzu hayal bile edemezsiniz!" dedi. Trump ayrıca ABD'nin sınırlarını ve vatandaşlarını korumaya öncelik vereceğini belirterek "Yıllarca diğer ülkeleri güçlendirdikten sonra nihayet kendi sınırlarımızı savunmaya ve vatandaşlarımızı korumaya başlayacağız." şeklinde konuştu.

Trump, küreselci çevreler tarafından pek sevilmeyen bir isim olmasına rağmen küreselcilere karşı duranlar tarafından da bir kurtarıcı gibi görülüyor.

Anlayacağınız, Trump’ı melek görenlerle şeytan görenler arasında ikiye ayrılmış bir ABD ve bununla birlikte de bir dünya var.

“Hangisi doğru?” derseniz ben, ikisi de doğru değil derim.

 Trump’ın Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı durdurabilme etkisi olabilir. Zira bu savaşın devamını sağlayan, ABD başta olmak üzere Batı’nın Ukrayna’ya silah, mühimmat ve para desteği vermesidir. Üstelik, normal zamanda Rusya’yı pek etkilemeyecek olan bu savaş, Rusya’yı da büyük oranda sarsmış durumda. Diğer yandan Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın bitmesi hem Rusya’nın hem de Ukrayna’nın menfaatine gelir. Savaş bittikten sonra Zelenskiy iktidarda kalabilir mi, o ayrı bir soru işareti olarak karşımızda duracak; çok da önemli değil. Ama tarih, Batılı ülkelerin gazına gelerek ülkesine ağır bedeller ödeten birisi olarak yazacak onu.

Yine Trump, "Ülkemizin iyileşmesine yardımcı olacağız. Sınırlarımızı güçlendireceğiz. Ülkemizle ilgili her şeyi düzelteceğiz. Bu gece bir nedenden ötürü tarih yazdık. Bu neden, kimsenin mümkün olduğunu düşünmediği engelleri aşmış olmamız oldu." diyerek her bir Amerikan vatandaşı için çalışacağını belirtip yeni döneminin ABD'nin “altın çağı” olacağını ilave etti.

Trump, "Bu Amerikan halkı için, Amerika'yı yeniden büyük yapmamıza imkân verecek muhteşem bir zafer." dedi.

Amerika muhteşem mi, değil mi; bu ayrı bir tartışma konusu olmakla birlikte odaklanacağı konunun fiziki savaş yerine ticaret savaşları olduğunu da görüyoruz.

Ticaret savaşında da en büyük rakibi Çin.

Nitekim, Grönland ile ilgili çıkışı da Panama çıkışı da ticaret yollarını kontrol etmek amaçlı yapılan çıkışlar.

Peki Trump, Suriye ve genel olarak Orta Doğu’dan çekilir mi?

Konuşmalarına bakılırsa temel önceliğinin Suriye olmayacağı görülüyor. Fakat ABD’nin de terör örgütlerine ve bölgeye yaptığı bunca yatırımı birden bire geri çeker mi? Çekerse ne olur? Onu da zaman gösterecek ama önceliğinin buralar olmayacağını söylüyorlar.

 

Peki Trump, dönemini tamamlayabilir mi?

ABD başkanlık seçimleri süresince Donald Trump iki kez suikasta uğradı; üstelik hem ABD Başkanı’nı hem de başkan adayını korumakla görevli olan Gizli Servis, gerekli önlemleri almadı ve suikastçıları görmezden geldi. Her iki suikastçının da BlackRock şirketi ile ilişkili olduğu söyleniyor.

Trump, kendisi de hedefte olduğunu biliyor ve ABD müesses nizamı ile arasındaki savaş devam edecek.

Kazanan kim olacak, onu da zamanla göreceğiz.

Diğer taraftan Meta’nın sahibi Mark Zuckerberg’in de küreselcilikten vazgeçerek Trump’tan yana tavır aldığı görülüyor.

Trump hem Elon Musk hem de Zuckerberg ile tüm sosyal mecraları da kontrol altına almış olacak. Umarım hep birlikte cinsiyetsizleştirme ve LGBT propogandasına son verirler.

Elbette bizim için; kimin ne yaptığından çok bizim ne yaptığımız daha önemli. Zira bir tarafta paylaşım savaşları devam ederken diğer taraftan da MHP lideri Bahçeli’nin çağrısı ile başlatılan “terörsüz Türkiye” girişimi var.

Terörün olmadığı Türkiye; tam bağımsız, güçlü ve büyük Türkiye demektir. Öncelikli gündemimiz de bu olacaktır.