22’si tutuklu 47 sanıklı davanın ilk duruşmasının ikinci günü Bakırköy Adliyesi'nde yapıldı. Sanıklar verdikleri ifadelerde, çetenin para uğruna her şeyi yapabildiğini ortaya koydu. Tutuklu hemşire Hakan Doğukan Taşçı, bebekleri SGK’dan para alabilmek için nasıl daha uzun süre yoğun bakımda tuttuklarını anlattı.
Hasta bebek 5 gün entübe ise 10 gün gösterdiklerini söyledi. Taşçı, bebekler için üst üste yazılan ilaçları kullanılmış gibi gösterip sattıklarını da itiraf etti. Satışlardan pay alan örgüt elebaşı doktor Fırat Sarı’nın yoğun bakım üniteleri boş kaldığında sinirlendiğini, sürekli buraların doldurulmasını istediğini belirtti.
İkinci olarak tutuklu hemşire Hasan Basri Gök savunma yaptı. Gök, sevklerden her bir bebek için 5 bin lira aldıklarını kaydetti.
"PARA ALMADAN BEBEĞİN NAAŞI BİLE VERİLMİYORDU"
“Kimse hayrına bir şey yapmıyordu. SGK’dan para almak için bebek yatışları uzun tutuluyordu. Para almadan bebeğin naaşı bile verilmiyordu" dedi.
Savunmasının devamında, örgüt elebaşı doktor Fırat Sarı’nın hem şoförlüğünü hem de hemşireliğini yaptığını söyledi. Üye hakimin "epikriz raporlarının nasıl yazıldığını" sorması üzerine hemşire Gök,,, "Doktorların yazması gereken raporu ben evde, arabada yazıyordum" şeklinde cevap verdi.
Diğer sanıkların ifadelerinin alınması sürüyor. Şebeke tarafından ölüme sürüklenen 10 bebek 'maktul', 5 kişi ise 'müşteki' sıfatıyla soruşturma dosyasında yer alıyor. İddianamede, SGK İstanbul İl Müdürlüğü 'suçtan zarar gören', 19 özel hastane ve sağlık şirketi de 'malen sorumlu' olarak bulunuyor.