Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, Aralık 2015'te, 5 Kasım'ı "Dünya Tsunami Farkındalık Günü" olarak ilan etti.
Dünya Tsunami Farkındalık Günü, yıllar boyunca yaşanan acı deneyimler sonucunda tsunaminin etkilerini azaltma konusunda edindiği uzmanlıkla Japonya'nın öncülüğünde ortaya çıktı.
Birleşmiş Milletler Afet Riski Azaltma Ofisinden (UNDRR), bu yılkı farkındalık gününün temasını "gelecek nesli 2004'te Hint Okyanusu'nda meydana gelen tsunamiden alınan derslerle güçlendirmek" olarak belirledi.
Buna göre, 2004'te Endonezya'nın Kuzey Sumatra kıyılarında meydana gelen 9,1 büyüklüğündeki depremin oluşturduğu tsunamiden alınan derslerin gelecek nesillerle paylaşılması ve gençlerin afetler hakkında farkındalığının artırılması hedefleniyor.
TSUNAMİLER NEDEN OLUŞUR?
Tsunami, Japonca'da liman anlamına gelen "tsu" ve dalga anlamına gelen "nami" kelimelerinin birleşimiyle oluşturulmuş bir terim.
Tsunamiler saatte 800 kilometre hıza ulaşabiliyor, bu da dev dalgaların vurduğu kıyı şeritlerinde çok büyük can ve mal kaybına sebebiyet veriyor.
Yüksek şiddette meydana gelen depremler, volkanik patlamalar ve heyelanlar, tsunamilerin meydana gelmesine yol açan başlıca etkenler arasında.
Bilim insanları, gök cisimlerinin okyanusa çarpması halinde de tsunami oluşabileceğini belirtirken yakın tarihte böyle bir olaya rastlanmadı.
1998-2017 ARASINDA TSUNAMİLERDE 250 BİNDEN FAZLA İNSAN ÖLDÜ
Son 20 yılda meydana gelen 7 büyük tsunami, ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresinin (NOAA) verilerine dayanarak derlendi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, 1998-2017 arasında tsunamiler nedeniyle hayatını kaybeden 250 binden fazla insan bulunurken bu kişilerin 227 binden fazlası, 2004'te Hint Okyanusu'nda meydana gelen deprem ve tsunamide öldü.
Endonezya, Sri Lanka, Maldivler ve Tayland gibi ülkeleri etkileyen tsunaminin yaklaşık 10 milyar dolar maddi hasara yol açtığı belirtiliyor.
Japonya'da Kuzey Pasifik kıyısında 11 Mart 2011'de meydana gelen 9,1 büyüklüğündeki deprem ve oluşturduğu 39 metreye kadar yükselen tsunami sonucunda 18 binin üzerinde kişi hayatını kaybetti, 6 bin civarında kişi yaralandı.
Avustralya'nın kuzeydoğusunda bulunan Solomon Adaları'nda, 6 Şubat 2013'te yaşanan 7,9 büyüklüğündeki depremin ardından yaklaşık 3 metre yüksekliğinde dalgalar oluştu. Tsunami, bölgedeki adalarda 10 kişinin ölümüne, 14 kişinin yaralanmasına, 700'den fazla evin yıkılmasına sebep oldu.
Şili'nin başkenti Santiago yakınlarında 16 Eylül 2015'te meydana gelen 8,3 büyüklüğündeki depremin oluşturduğu tsunamide, dalga boyu yaklaşık 13 metre olarak ölçüldü. Afetler nedeniyle 15 kişi hayatını kaybetti, 14 kişi yaralandı.
Endonezya'nın Sulawesi Adası'nda, 28 Eylül 2018'de yaşanan 7,5 büyüklüğünde depremin ardından dalga boyu yaklaşık 10 metre yükselen tsunami oluştu. Afetler nedeniyle 4 bin 340 kişi yaşamını yitirdi.
Yeni Zelanda'nın kuzeyinde yer alan Tonga'nın Hunga Ha'apai Adası'ndaki yanardağın, 15 Haziran 2022'de patlamasından sonra tsunami oluştu. 22 metreye kadar yükselen dalgalar nedeniyle 6 kişi öldü, 20 kişi yaralandı.
Japonya'nın Noto Yarımadası'nda 1 Ocak'ta büyüklükleri 5 ila 7,6 arasında değişen 11 deprem meydana geldi. Japonya'nın kamu yayıncısı NHK televizyonu, depremlerin tetiklediği tsunamilerde 26 kişinin hayatını kaybettiğini yazdı.
"EĞİTİM, HAYAT KURTARMADA ÇOK ÖNEMLİ"
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, farkındalık günü kapsamında 22 Ekim'de yayımladığı mesajda, tsunamiler ve diğer afetlerden korunmanın önemli yollarından birinin de eğitim olduğunu kaydetti.
İnsanların afetlerden erken uyarı sayesinde kurtulmasını hedeflediklerini belirten Guterres, BM'nin insanların tehlikeli hava, su veya iklim olaylarından korunması amacıyla 2022'de "Herkes İçin Erken Uyarılar" girişimini kurduklarını aktardı.
Guterres, "Eğitim, hayat kurtarmak için çok önemli. Bu yılın temasının da bize hatırlattığı gibi, çocukların ve gençlerin katılımı da kritik önem taşımaktadır." ifadelerini kullanarak devletleri, çocukların ve gençlerin afetlerden korunmak için neler yapılabileceği konusunda farkındalıklarını artırmaya çağırdı.
700 MİLYONDAN FAZLA KİŞİNİN TSUNAMİ BENZERİ AFETLERLE KARŞILAŞMA RİSKİ SÜRÜYOR
Birleşmiş Milletler Afet Riski Azaltma Ofisi'nden farkındalık günü nedeniyle yayınlanan mesajda, tsunami riskine karşı yeni stratejiler geliştirmesi, tahliye yollarının güncellenmesi, tsunami uyarısı için yeni sensörler ve uyarı sistemlerinin kurulması için tsunami riski taşıyan ülkelere çağrı yapıldı.
Mesajda ayrıca, deniz ve okyanusa kıyısı olan ülkelerde çocuklar ile gençlerin tsunami farkındalığının artırılması için tatbikatlar yapılması tavsiye edildi.
2004'teki tsunaminin 21. yüzyılın ilk küresel felaketi ve yakın tarihteki en ölümcül afetlerden biri olduğunun vurgulandığı mesajda, bu felaketten sonra Hint Okyanusu havzasındaki 27 ülkenin kullandığı "tsunami erken uyarı sisteminin" kurulduğu belirtildi.
Mesajda, düşük rakımlı kıyı bölgelerinde ve küçük ada devletlerinde 700 milyondan fazla kişinin tsunami gibi afetlerle karşılaşma riskinin sürdüğü vurgulandı.
Tsunamiye karşı erken uyarıların yalnızca toplumların tsunami riski ve afet durumunda ne yapması gerektiğini bilmesi halinde etkili olduğu vurgulanan mesajda, afet hakkında bilgi ve tahliye planlarına herkesin eşit erişim hakkının teminat altına alınması gerektiği kaydedildi.
KISHORE'DAN FARKINDALIK GÜNÜ MESAJI
UNDRR Genel Sekreteri Kamal Kishore, farkındalık günü kapsamında yayımladığı video mesajında, 2004'te Hint Okyanusu'nda meydana gelen tsunamiye dikkati çekerek, "Bu olay bize bazen tehlikeli olayların, özellikle de bazı düşük sıklığı olan, yüksek etkili tehlikelerin nasıl küresel sisteme ve birden fazla coğrafyaya yayılacak etkilere sahip olabileceğini gösterdi." diye konuştu.
227 binden fazla insanın hayatını kaybettiği tsunami felaketinin insanlık için afet risklerini anlamada "uyanış çağrısı" olduğunu söyleyen Kishore, tsunamilerin az sıklıkla meydana geldiğini ancak etkilerinin oldukça yıkıcı olduğunun altını çizdi.
Kishore, son 20 yılda afet farkındalığı alanında önemli adımlar atıldığını belirterek, "Kendimizi, çocuklarımızı ve gelecek nesilleri, tsunamilerin etkisinden korumak için elimizden geleni yapmayı sürdürmeliyiz." ifadesini kullandı.