İzmir'de doğuştan 3 yerine 2 aort kapakçığı olan ve enfeksiyon nedeniyle bu kapakçıklardan birinde 9 milimetrelik delik oluşan 11 yaşındaki çocuk, kalp zarından alınan parçanın deliğe yama yapılmasıyla sağlığına kavuştu.

Güzelbahçe ilçesinde yaşayan Bilal Tufan Arslan, 24 Mayıs'ta halsizlik ve ateş şikayetiyle ailesi tarafından Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Hastanesine götürüldü.

Hastanenin Çocuk Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Sorumlusu Doç. Dr. Nihat Çine, Arslan'ın kalbinde 3 yerine 2 aort kapakçığı olduğu ve geçirdiği bir enfeksiyona bağlı olarak da bir kapakçıkta delik oluştuğunun belirlenmesi üzerine ameliyat kararı verdi.

Operasyon öncesi 2 ay boyunca enfeksiyon tedavisi gören Arslan, ağustos ayında ameliyat edildi. Çocuğun kalp kapakçığındaki 9 milimetrelik delik yaklaşık 7 saat süren ameliyatla kapatıldı, yapışık kapakçıklar da ayrıldı.

Bu ameliyatla Arslan, sağlığına kavuştu.

Fast food tüketimi öğrenme bozukluklarına da yol açıyor! Fast food tüketimi öğrenme bozukluklarına da yol açıyor!

"İleri derecede kalp yetmezliği vardı"

Doç. Dr. Nihat Çine, sağlıklı kalplerde kalpten çıkarak ana atardamara giden kısımdaki aort kapağında 3 kapakçığın bulunduğunu söyledi.

Kapakçığı 2 olanların enfeksiyona yatkın olduğunu belirten Çine, "Böyle hastalarda kalbin iç duvarını oluşturan yapıya enfeksiyonun tutunması çok daha fazla görülüyor. Bilal'de bu durum vardı. Geçirdiği bir gribal enfeksiyon olabilir, diş enfeksiyonu olabilir, hastamızda kalp kapakçığını tutmuş bir enfeksiyon kapakçığını hızlı bir süreçte deforme edip kapakçığı delmişti." diye konuştu.

Çine, 9 milimetrelik deliğin kapakçığın 4'te 3'ünü içine aldığını ifade ederek, şöyle devam etti:

"Bu nedenle kalp ileri derecede yetmezlik aşamasına gelmişti. Son rezervini kullanmak üzere olan bir kalp durumundaydı. Biz kapakçıktaki o deliği, hastanın kendi kalp zarından aldığımız bir yama ile onararak kapattık. 2 kapakçığın bir diğerinde ortada bir yapışıklık vardı. Fonksiyonel olan 2 ayrı kapakçık şeklinde çalışıyordu. Biz birbirine yapışık olan 2 kapağı, ortadan ayırarak fakat birbiriyle gerektiğinde kapanabilecek hale gelecek şekilde işlem yaptık. Gerekli yerlere dikişler koyarak 3 kapakçık haline getirdik."

Çine, ameliyatın sonrasında hastanın kalp fonksiyonlarının normale döndüğünü sözlerine ekledi.

Hastanenin Çocuk Kardiyoloji Kliniği Eğitim Sorumlusu ve SBÜ İzmir Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timur Meşe ise Arslan'ın sağlığına kavuşması için tüm branşların ortak çalışma yaptığını söyledi.

"Artık daha rahat yürüyorum"

Bilal Tufan Arslan da ameliyattan önce yürüyemediğini, şiddetli karın ağrısı yaşadığını anlattı.

Sağlık sorunu nedeniyle çok sevdiği futbola ara vermek zorunda kaldığını kaydeden Arslan, "Ameliyattan sonra sağlığına kavuştum. Artık daha rahat yürüyorum. Karnımdaki ağrılar geçti. Büyüyünce futbolcu olmak istiyorum. Bütün doktor amcalara ve hemşire ablalara teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.

Anne Müzeyyen Arslan, hastaneye geldikleri dönemde oğlunun yürüyemediğini ifade ederek, "Bir anne olarak tarifi olmayan duygular yaşıyorum. Çocuğumu kaybetme korkusu yaşadım. Küçük bir çizgiden döndük, o günler çok kötüydü. Bu günleri gördük şükürler olsun." dedi.

Kaynak: AA