Geçtiğimiz haziran ayında başlayan dezenflasyon sürecinden bugüne kadar 28,4 puanlık bir enflasyon düşüşü sağlandığını belirten Yılmaz, "Nihai hedefimiz, dezenflasyon sürecinden sonra fiyat istikrarı aşamasına geçmek ve tek haneli enflasyon rakamlarına ulaşmaktır. Bu hedefe ulaşana kadar tüm politika araçlarımızla kararlı bir şekilde programımızı uygulamaya devam edeceğiz" dedi.
"Türkiye'nin sermaye piyasalarındaki ilerlemenin gurur verici"
Kongrede, sermaye piyasalarının kalkınma ve refah için kritik bir rol oynadığını vurgulayan Yılmaz, Türkiye'nin sermaye piyasalarındaki ilerlemenin gurur verici olduğunu söyledi. Yılmaz, sermaye piyasalarının sadece kaynak oluşturmakla kalmayıp, aynı zamanda ekonomik katma değer ürettiğini, istihdam sağladığını ve yatırımcılara güvenli alternatifler sunduğunu belirtti. Türkiye'nin sermaye piyasalarındaki gelişmelerin reel ekonomiyle finansal kesimi birbirini tamamlayan iki önemli sektör haline getirdiğini ifade etti.
"Halka arzdan elde edilen fon büyüklüğü bakımından dünyada 10'uncu"
Yılmaz, halka arzlarda elde edilen fon büyüklüğüne de dikkat çekerek, "Geçen yıl halka arz yoluyla 79,3 milyar lira fon sağlandı ve Türkiye, halka arzdan elde edilen fon büyüklüğü bakımından dünyada 10., Avrupa'da ise birinci sırada yer aldı" dedi. Bunun, reel sektörün sermaye piyasalarına olan ilgisinin arttığının bir göstergesi olduğunu belirtti.
Finansal istikrarın sağlanmasının, Orta Vadeli Program'da (OVP) önem verdikleri konulardan biri olduğunu söyleyen Yılmaz, "Enflasyonu düşürerek kalıcı fiyat istikrarı sağlamayı hedefliyoruz. Ayrıca, iç tasarrufları artırarak cari açığı düşürmeyi amaçlıyoruz" dedi. Yılmaz, bu kapsamda Türkiye'nin 2023 yılı itibarıyla rezervlerinin hızla güçlendiğini ve CDS risk priminin en düşük seviyeye gerilediğini kaydetti.
"Türk lirası mevduatına kaymaya başladı"
Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasının geçici bir önlem olduğunu ifade eden Yılmaz, KKM'nin payının toplam mevduat içindeki oranının geçtiğimiz yılın yüksek seviyesinden bu yıl önemli ölçüde azaldığını belirtti. Türk lirasına olan güvenin arttığını ve döviz mevduatlarının Türk lirası mevduatına kaymaya başladığını söyledi.
Yılmaz, sermaye piyasalarının gelişimi ve yatırımcı sayısındaki artışla birlikte, Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK) daha fazla sorumluluk taşıdığını ifade ederek, SPK'nın güçlü hukuki altyapısı sayesinde sermaye piyasalarının güvenli ve etkin şekilde işlemeye devam edeceğine inandığını belirtti.
"Finansal okuryazarlıkla bilinçli yatırım kararları artacak"
Finansal okuryazarlığın yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, SPK'nın "Finansal Okuryazarlık Platformu"nun önemine dikkat çekti. Bu platform sayesinde vatandaşların finansal ürünler hakkında bilinçli ve akılcı kararlar almasının sağlanacağını, bu sayede ekonomi ve finansal sistemin daha sürdürülebilir hale geleceğini ifade etti.
Yılmaz, güçlü bir sermaye piyasası, bilinçli yatırımcılar ve sürdürülebilir bir ekonomi için toplumun tüm paydaşlarının bu tür eğitim ve bilinçlendirme faaliyetlerine katkı sağlaması gerektiğini belirterek, "Finansal okuryazarlık seviyesinin artmasıyla, tasarruf alışkanlıkları güçlenecek, bilinçli yatırım kararları artacak ve ekonomik refah daha geniş kitlelere yayılacaktır" dedi.