LEYLA İLHAN-MUHABİR- ÖZEL HABER
6-9 Haziran’da Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde çıkan sonuçlar Avrupa ülkelerinde yaşanan politik değişimi gözler önüne serdi. Özellikle Fransa, İtalya ve Almanya gibi ülkelerde aşırı sağcı partilerin koltuk sayılarını arttırarak ivme kazanması "Avrupa’da aşırı sağ neden yükseliyor" sorularını beraberinde getirdi. AP seçimlerinde partisi açık ara yenilgiye uğrayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron erken seçim kararı aldı. İtalya'da Başbakan Giorgia Meloni'nin aşırı sağcı partisi birinci çıkarken, Almanya'da da muhafazakar partiler seçimleri kazandı.
Türk- Alman Üniversitesi’nden Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Ayhan Sarı “Avrupa’da yükselen aşırı sağcılığın” nedenlerini Aslında’ya değerlendirdi.
MERKEZ PARTİLER HALA LİDER
Avrupa Parlamentosu seçimlerinde merkez partilerin hala lider konumda olduğunu belirten Dr. Sarı, ”Avrupa Parlamentosu seçiminde aşırı sağcı partiler ivme kazandı, oranlarını ve koltuk sayılarını arttırdı. Bazı ülkelerde aşırı sağcı partiler oranlarını arttırırken bazı ülkelerde de mesela Polonya’da aşırı sağcı partiler oyunu azalttı. Ama Fransa, Almanya ve İtalya gibi kıta Avrupası’nın önde gelen ülkelerine baktığımızda buradaki aşırı sağcı partiler veya sağcı milliyetçi partiler önemli bir ivme yakaladı. Fransa’da Almanya’ da, İtalya’da bu partiler mevcut iktidar partilerine kıyasla ön plana çıktı, İtalya’da da aşırı sağcılar zaten iktidardalardı. Fransa’da da Marine Le Pen oyunu daha çok arttırdı. Almanya’da hem Almanya için Alternarif Partisi'nin (AfD) başarısı hem de İran asıllı aşırı solcu Sahra Wagenknecht‘ın ı ilk seçimde önemli bir oy kazanması da dikkat çeken meseleler arasında” dedi.
AVRUPA’DA SOLCULUK DA YÜKSELİŞTE
Avrupa’da yükselen aşırı sağcılığı sadece ırkçılık ve aşırı sağcı partilerin Avrupa’da güç kazanması üzerinden okunmaması gerektiğini vurgulayan Dr. Sarı, “AP'de 2019 yılında hiçbir siyasi gruba dahil olmayan, koltuk dağılımındaki oranı üzde 3.4 iken 2024’te bu oran 4 kat artışla yüzde 13. 61’e yükseldi. Bunu gözden kaçırıyoruz. Avrupa’da sadece aşırı sağcı partiler yükselmedi. Avrupa’da mevcut statükoda mevcut elitler grubuna karşı onlara alternatif olabilecek her türlü parti aslında yükseldi “ ifadelerini kullandı
Dr. Sarı, “Almanya, Fransa ve İtalya’ya baktığımızda ırkçılık artıyor. Irkçılığın artması sonucunda da aşırı sağcı popülist partiler güçleniyor, bunun doğruluk payı var. Özellikle mülteci meselesi sebebiyle ırkçılık da aşırı sağ milliyetçiliği de artmış durumda” şeklinde konuştu.
Almanya’da, Fransa’da , İtalya’ da, Belçika’da, Danimarka’da vr Batı Avrupa ülkelerinde özellikle büyük bir politikasızlık ve siyaset üretememe durumunun olduğunu belirten Dr. Sarı, “Şu anki halkın önemli bir kısmı mevcut siyasi elitlerden, partilerden ve statükodan memnun değil. Bu insanlar mevcut siyasi sorunların çözülmesini ve bu siyasi partilerden yeni öneriler ve yeni atılımlar yapmasını bekliyor. Fakat bu partilerden maalesef uzun yıllardır böyle bir atılım gelmiyor” dedi.
AVRUPA HALKI YORULDU
Dr. Sarı Avrupa Parlamentosu'nun sonuçlarını ve aşırı sağcı partilerin büyük bir yükseliş yakalamasının nedenlerini şu şekilde sıraladı:
“Ekonomi, pandemiden sonra Avrupa’daki yüksek enflasyon, mülteci meselesi ve mültecilere yönelik hükümetlerin yeterince bir çözüm üretemediğine dair bir hissiyatın olması etkili faktörlerden. Ukrayna ve Rusya savaşı da burada çok etkili. Almanya gibi ülkelerde ABD’nin peşine takılıp Ukrayna savaşında taraf tutma meselesi oldukça tepki topluyor. Avrupa refah toplumu, refaha ve bola alışmış bir toplum. Pandemi ile birlikte enflasyonun artmasıyla bu refahın elinden gittiğini görüyor. Bunu da bütün veriler açıklıyor, verilerde Avrupa’nın eskisine göre daha az zengin olduğu gösteriliyor.”
KÜLTÜREL MESELELERİ DE GÖZ ARDI ETMEMEK GEREK
Avrupa Parlamentosu’nda seçimlerinde kültürel meselelerin de gözden kaçmaması gerektiğini vurgulayan Dr. Sarı, “Çevre, İklim krizi gibi sorunlar Almanya, Fransa ve İtalya’da çok daha büyük bir mesele. Almanya’daki halkın rahatsız olduğu konuların başında gelenlerden biri de çevre sorunları sebebiyle yapılan ve uygulanan politikalar. Yeşil enerji, Güneş enerjisi, Temiz enerji gibi politikalar uyguladığında ve nükleer enerjiyi bıraktığında senin kullandığın enerji birden 3 katına çıkmış oluyor. Bundan 5, 6 sene önce 50 euro elektrik faturası ödeyen bir Alman şu an 100 euro ödüyor. Bu, onların ekonomisine refahına zarar veriyor” ifadelerini kullandı.
Dr. Sarı, “Solcu veya sağcı fark etmez statükoda olan elitler grubu olarak adlandırabileceğimiz bir siyasetin içinde olan siyasetçilerin ve partilerin siyaset üretememesi halkın taleplerine karşılık verememesidir. Halk da çözüm üretemeyen, halkın taleplerine karşılık vermeyen kendi statükosunu ve kendi çıkarlarını savunan siyasetçilere ceza kesmek amacıyla aykırı ve alternatif gördüğü partilere kişilere yönelir” diye konuştu.
ALTERNATİF POLİTİKA ÜRETENLER KAZANIR
Dr. Ayhan Sarı, “Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei, Eski ABD Başkanı Donald Trump, Eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Fransa Ulusal Meclisi Üyesi Marine Le Pen gibi karizmatik liderler mevcut siyasi grupla, elit grupla çatışan ve bunlara karşı halka alternatif politikalar öne süren ve sunan partiler. Alternatif politika üreten partiler sağ ve sol ayırt edilmeksizin kazanır” dedi.
AŞIRI SAĞIN YÜKSELMESİ TÜRKLER AÇISINDAN OLUMSUZ
Aşırı sağ partilerin Almanya’da güç kazanmasının Türk diasporası açısından olumsuz olduğunu vurgulayan Dr. Sarı, “Bu durum Avrupa’da yaşayan Türk diasporasının hayatını zorlaştırabilir. Avrupa dış politikada sert hamlelere yönelir. Örneğin Le Pen’in kazanması durumunda Fransa’nın Ukrayna’yı yalnız bıraktığını ve çekildiğini görebiliriz. Avrupa’daki Amerikan etkisi azalabilir, bu olumlu gelişme olarak yansıyabilir. AB daha kendine has otantik politikalar üretmeye ve ABD’ nin peşini bırakmaya yönelik atılımlar yapabilir“ dedi.