Yaz aylarında sıcaklıkların artmasıyla birlikte herkes serinlemenin yollarını arıyor. Sıcaklıklar vücudun su ihtiyacını da artırıyor. Bilinçli ve doğru su tüketimi ise mideden böbreklere, kalpten karaciğere tüm iç organlar için hayati önem taşıyor.
İnsan vücudunun yüzde 70'inin sudan oluşması ise dikkat çekiyor. İnsanların hücrelerinde gerçekleşen, bedenin sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağlayan metabolik olaylar da yine yeterli miktarda su içilmesi ile gerçekleşiyor. Vücutta oksijen ve besin taşıyıcı görevi olan su atıkların da hücrelerden uzaklaştırılmasını sağlayarak hayati bir önem ile karşımıza çıkıyor. Sıcak havalarda serinleten su soğuk havalarda da bedenin izolasyonunu sağlıyor.
Çay ve kahve içmenin yeterli olacağını düşünerek sabahları su tüketmemek de sağlığı fazlasıyla olumsuz etkiliyor. Diğer sıvı içeceklerin su yerine geçmediğini bilmek gerekiyor. Günde en az 1,5-2 litre su içmek yetişkin biri için büyük önem taşıyor.
Su, "0" kalori olması ile birlikte mideye verdiği doygunluk hissi ile kilo vermekte de kolaylık sağlıyor. Düzenli su tüketmenin metabolizmayı hızlandırdığı da bilinen faydaları arasında yerini alıyor. Düzenli su tüketmek iştahın önüne geçerek az yemek yemeyi ve su içme isteğinin de devam etmesini sağlıyor.
Sabah kalkar kalkmaz ve gece yatmadan içilen bir bardak su, kilo vermek için de fayda sağlayan tokluk hissi için olumlu katkı sağlıyor.
Ancak su içerek idrarla yağ atma fikri ise doğruluk payı içermiyor. Suyun zayıflatıcı etkisi bu sebepten değil, verdiği tokluk hissinden kaynaklı.
Yeterince su tüketmemek ise ölümcül sonuçları beraberinde getirebiliyor.
İşte su eksikliğinde yaşanabilecek sıkıntılar:
1- Vücudun günlük su ihtiyacının uzun süre giderilmemesi durumunda böbrekler kalıcı olarak zarar görebilmektedir.
2- Vücuda yeterli su alımı olmadığı takdirde vücuttan atılması gereken metabolik atıklar böbrek tarafından atılmamakta ve bu görevi karaciğer yapmaya çalışmaktadır. Bu durumda karaciğere daha fazla yük binmekte ve vücutta yağ depolanma oranı artmaktadır.
3- Ciltte kuruluk: Susuzluk nedeniyle ciltte kuruluk ve kırışıklıklar meydana gelmektedir. Yeterli su tüketimi yaşlanma belirtilerinin gecikmesini de sağlıyor.
4- Vücut direncinin düşmesi: Susuzluk vücut direncinin düşmesine de neden olmaktadır.
5- Hazımsızlık: Su; tükürük ve mide salgısında bulunarak, besinlerin sindirilmesi için önemli faktörler arasında.
6- Anne sütü azlığı: Su emziren kadınlarda, süt üretimini artırır, az tüketildiğinde de süt azalır ya da yeterli verim alınamaz.
7- Kalpte yorgunluk: Alınan sıvı miktarı yeterli ise kalbin çalışma hızı normal olacak ve ritm sorunları daha az yaşanacaktır.
8- Baş ağrısı, unutkanlık ve konsantrasyon bozukluğu az su tüketimi sonucunda meydana gelebilen önemli problemler arasında.
9- Saç dökülmesi ve kepeklenme: Az su tüketimi saç derisi kuruması ile birlikte kepeklenmeye neden olabilir. Bu da saç derisinin tutulmasını azaltıp, saç dökülmelerine zemin hazırlayabilir.
10- Kabızlık: Sindirim sitemi daha yavaş çalışır ve kabızlık meydana gelebilir.
11- Kas krampları: Su, eklem sağlığımız için çok önemlidir. Eklemlerimizdeki özellikle hareketi sağlayan kıkırdak dokusunun su oranının yüksek olması gerekir. Bu oran azaldığında eklem hastalıklarına yakalanma riski artar. Su tüketimi ile kasların elastikiyeti artacak, bu da eklem ve kemik sağlığını olumlu etkileyecektir. Su tüketimi eklem sağlığı açısından faydalı olduğundan daha iyi bir egzersiz imkanı verecektir.
12- Düzensiz tansiyon: Uzun vadeli susuzluk ciddi problemlere neden olur. Tansiyon, kan dolaşımı, sindirim, böbrek görevleri ciddi olarak etkilenmektedir.