Türkiye’nin Çin’e bakış açısı çoğunlukla Batı üslubu ve yaklaşımı içerisinde hazırlanmıştır.
Kemalizm’in Güneş Dil Teorisine çok benzemektedir.
Mogollar, Japonlar, Koreliler ve daha nice kavime “ Turan” yani Türk olarak bakmaktadırlar.
Güneş Dil teorisi ve buna benzer uydurmalar bilimsel açıdan kabul edilmesi mümkün olmayan fakat ırkçılığın kendini üstün tutan elitist bakış açısını yansıtmaktadır.
Bir tek Batı ve Anglosaksonlar vardır birde diğerleri...
Zira dil gruplarına göre büyük medeniyetleri ve diğer milletleri küçük görmek ve belirli bir çatı altında toplama gayreti kabul edilemez.
Batı aynı Çinliler gibi kendisini dünyanın merkezine koyup diğer toplumları mevali gibi görmektedir. Irkçı Araplar da ırkçı Türklerde böyledir.
Peki doğrusu nedir?
Doğrusu şudur. Dünyanın Merkezi Mekke ve Medine’dir. İnsanlık burada kurulan İslam Cumhuriyeti ile kemale ulaşmıştır. Çeşitli arızalar ile 1000 yıllık bir İslami Fetret Dönemi yaşanmış olsa da Asr-ı Saadete yakın bir dönem inşallah yaşanacaktır. Bu bir Müslümana yakışan bakış açısıdır. Zira şu istikbal inkılabında en yüksek gür seda İslam in sedası olacaktır. Eğer erken bir kıyamet kopmaz ise...
Batılıların, Çinlilerin kendini merkeze almaları Yunan ve Roma medeniyetinin felsefesi ve ırkçı yaklaşımından dolayıdır. Fakat bir Müslümanın bunu kabul etmesi mümkün değildir.
Çinli Müslümanlar bugüne kadar tarihçiler tarafından yok sayılmışlardır. Sanki hiç yasamamışlar gibi değerlendirilmektedir. Kimsenin görmek istemediği husus Çin Müslümanlarıdır.
Halbuki Çin Müslümanlarının kültür ve uygarlığı araştırmaya değer bir konudur. 100 milyondan fazla Müslümanın yaşadığı bir toplumun araştırmaya değer bulunamaması çok ilginçtir.
Devamlı olarak Doğu Türkistan da Çin zulmü anlatılmaktadır. Doğruları var ise de bire on ilave edilmektedir. Sebebi basittir. Çin - Müslüman Uygur çatışması istenmektedir. Keza Tibetli Budistlerden de bunu istiyorlar.
İşte kimsenin görmediği ve görmek istemediği asıl problem Çin Müslümanlarının varlığıdır.
Çin Müslümanlarının varlığı ve büyük bir medeniyet kurduğu kendi aralarındaki savaşlardan görülebilir.
Şu anda Çin de 25 milyon Uygur var ise bunun üç katı Hui yani Çin Müslümanı vardır. Bunu kimse görmek istememektedir.
Çin Müslümanlarının denizcilikte ulaşmış olduğu seviye emsalsizdir. Özellikle Amiral Zheng He, tartışmasız dünyanın en büyük denizcisidir. Bu zatı tanımamak, bilmemek başta Türk tarihçileri olmak üzere bilim adamlarının çok önemli bir ayıbıdır. Hem de büyük bir saygısızlığıdır. Bilakis Zheng He’yi anlamak, öğrenmek ve tanıtmaya çalışmak bir Müslümanın boynuna borçtur. Bir Türk için ise zorunluluktur. Çünkü ataları Buhara Türklerindendir. Ayrıca Hazreti Muhammed’ in asm. 31. kuşaktan torunudur. Bu konuda bilgi edinmek isteyenler Türkiye’deki en geniş çalışmanın yapıldığı kitabımı okuyabilirler. Kitapyurdunda yayınlanan Amiral Zheng He çalışması araştırmacıları beklemektedir, vesselam...