Son yıllarda dünya savunma sanayisi, teknolojik gelişmelerin hızla ilerlediği ve savaş stratejilerinin yeniden şekillendiği bir döneme girdi. Bugün, savaş uçaklarından yapay zeka (YZ) ve insansız hava araçlarına (İHA) kadar uzanan bir yelpazede büyük yenilikler yaşanıyor. Bu devrimsel gelişmelere en dikkat çekici örneklerden biri de İngiltere, İtalya ve Japonya’nın bir araya gelerek başlattığı 6. nesil savaş uçağı projesi. Küresel Savaş Hava Programı (GCAP) kapsamında birleşen bu üç ülkenin savunma ve havacılık şirketleri, geleceğin savaş uçaklarını geliştirme konusunda büyük bir adım attılar. Bu projeyle birlikte, sadece askeri teknolojiye değil, aynı zamanda uluslararası işbirliği ve stratejiye de yeni bir bakış açısı getirileceği açık.
Yapay Zeka Temelli Hayalet Uçak: Geleceğin Savaşçıları
2035 yılında hizmete girmesi planlanan bu savaş uçağı, gelişmiş yapay zeka sistemleriyle donatılmış bir "hayalet uçak" olarak tasarlanacak. Yapay zekanın uçakta nasıl çalışacağı, özellikle dikkat çekici bir konu. Leonardo CEO’su Roberto Cingolani’nin açıklamalarına göre, bu uçak bir tür "uçan süper bilgisayar" olacak. Radarlar tarafından tespit edilemeyen bu uçaklar, sadece bir savaş uçağı değil, aynı zamanda insansız hava araçları (SİHA) sürülerini yönetebilen, bir tür hava komuta merkezi işlevi görecek. Yani, yalnızca uçak kendisi değil, çevresindeki tüm hava operasyonları da bu teknolojik platformla koordine edilecek. Bu, savunma sanayinde bir çığır açacak türden bir gelişme.
45 Milyar Euro’luk İlk Aşama ve Global Strateji
Projeye yapılan ilk yatırım, 45 milyar euro seviyesinde. Bu büyük bütçe, sadece ana uçağın geliştirilmesi için değil, aynı zamanda onu çevreleyen teknoloji altyapısının da oluşturulması için kullanılacak. İkinci aşamada ise, keşif, saldırı ve önleme amaçlı SİHA'lar ve bu araçları yönetecek yapay zeka yazılımı devreye girecek. Bu iki unsurun da gelişimi, uçakların tüm operasyonel gücünü artıracak.
Küresel Savunma ve Hava Programı (GCAP), 2022 yılında temelleri atılan bir proje olsa da, şimdiden önemli bir stratejik işbirliği haline geldi. Savunma sanayisinde önemli bir oyuncu olan Suudi Arabistan’ın da projeye dahil olabileceği konuşuluyor. Bu, hem bölgesel güvenlik hem de küresel savunma dengeleri açısından büyük bir değişim yaratabilir. Projenin toplam maliyetinin ise 100 milyar euroyu bulması bekleniyor, bu da bir yandan ekonomik büyüklüğünü gösterirken, diğer yandan bu projeye olan küresel ilginin ne kadar büyük olduğunu ortaya koyuyor.
Teknolojik ve Stratejik Bir Hamle: Uluslararası İttifaklar ve Yatırımlar
İngiltere, İtalya ve Japonya’nın bu projede işbirliği yapması, küresel savunma stratejilerinin değişen dinamiklerini yansıtıyor. Birçok açıdan, bu işbirliği sadece askeri teknoloji geliştirme çabalarını değil, aynı zamanda ülkeler arasındaki stratejik ittifakları pekiştirecek bir adım olarak da değerlendirilebilir. Üç ülke, kendi savunma sistemlerini güçlendirmenin ötesinde, birbirlerine olan bağımlılıklarını artıracak ve küresel savunma alanında çok daha entegre bir yapı oluşturacak.
