Baykar firmasının ürettiği Bayraktar isimli SİHA’nın kendi sınıfındaki insansız uçaklara karşı üstünlüğü dost düşman herkes tarafından kabul edilmektedir. Bunun en önemli sebepleri arasında Türk mühendislerinin teknolojiyi kullanma becerisi ve sahada aktif olarak kullanma tecrübesinde yatmaktadır. Bir çok ülke Bayraktar’ı kopyalayıp üretmeye kalkmıştır. Fakat bu uçaklar kısa zamanda çeşitli nedenlerle düşerek üslerine dönmeyi başaramamışlardır. Burada yazamadığımız bir çok üstün özelliği ve otonom seyir kabiliyeti sayesinde başta Ukrayna olmak üzere her devlet bu SİHA’lara sahip olmak istemektedirler. Elbette “parayı veren düdüğü çalar”. Sadece para mı? Hayır. Kim 6 milyon civarında maliyeti olan bu uçakları almak isterse Türkiye ile iyi geçinmek zorundadır. Uluslararası ilişkilerde ve ikili politikalarda Türkiye’nin elini güçlendiren başka SİHA’larımız da vardır. Yine Baykar’ın geliştirdiği Akıncı SİHA, hem menzili hem de yük taşıma kapasitesi ile Türkiye’nin yıldızı olmaya adaydır. Yerli motor üretimi sayesinde menzilini ve silah kapasitesini iki katına çıkarak Akıncı, şimdi Suriye semalarında PKK avına çıkmış görev icra etmektedir.. Teröristleri ülke sınırları içine girmeden ininde vurma hedefini başarı ile gerçekleştiren Türkiye, insansız hava araçlarının yanı sıra ürettiği silahlar ile dostlara güven düşmanlara ise panik yaşatmaktadır. Milyonlarca dolar verdiğimiz halde satın alamadığımız güdümlü mermileri başta Roketsan olmak üzere bir çok firmamız üreterek savunma gücümüze güç katmaktadır. Donanma’da güdümlü mermi subayı olduğum için Harpoon ve Sea Sparrow gibi mermilerin ne derece pahalı olduğunu biliyordum. Normalde bir platformda 8 tane mermi taşıyabildiğimiz halde yeterli sayıda mermimiz olmadığı için 4 tane taşımak zorunda kalırdık. Mermi sayısı en önemli istihbarat hususu olduğundan bunu belli etmemek için bazen mermiler olmadan boş kovanlar ile seyir yaptığımızı da bilirim. Fakat şimdi Harpoon’dan çok daha kabiliyetli “Atmaca” isimli gemilere karşı kullanılan güdümlü mermimiz var. Üstelik tamamen yerli imkanlarla üretebiliyoruz. İran’da yapılan Türkiye-Rusya-İran toplantılarından Türkiye’nin istediği doğrultuda kararlar yayınlandı. Her şeyden önce Suriye’de PKK’ya karşı yapacağımız operasyonlara karşı konulmayacağı resmen belli oldu. O halde SİHA’larımız sadece Ukrayna semalarında değil Suriye üzerinde de çok önemli görevler icra edecektir. İsveç ve Finlandiya ile yapılan anlaşmalar sonucunda teröristlerin iade işlemleri pek yakında başlayacaktır. Şimdi PKK’lıları ve FETÖ mensuplarını sıcak basmış durumdadır. ABD dahi içlerini soğutacak en küçük bir açıklamada bulunamamaktadır. Tam tersine Tel Rıfat ve Münbiç’ten pılısını pırtısını toplayıp kaçmalarını tavsiye etmektedir. Zira PKK ve bu kanlı örgüte destek olan teröristleri çok sıcak bir yaz beklemektedir, vesselam…