Her bütçe dönemi Plan Bütçe komisyonlarında muhalefet ile iktidar arasındaki yıl boyunca biriken meseleler, bütçe ile ilgili olsun olmasın tartışılırdı.

Zaman zaman bu tartışmalar oldukça sert bir şekilde de cereyan ederdi. Bu durum, kanıksanmış ve kimin ne diyeceği merak edilen bir husus olmuştu.

Dün CHP’li milletvekilleri daha önce övgüler dizdikleri İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya barikat kurarak Plan Bütçe Komisyonu’na almama eylemi yaptılar. Büyük bir arbede yaşandı. Oysa daha önce kayyım atanan Esenyurt Belediyesi’ne CHP milletvekillerinin alınmama kararına ilişkin “Siz bizi Esenyurt Belediyesi’ne almadınız, biz de sizi TBMM’ye almayacağız.” şeklinde açıklama yapmışlardı. Yapılan bu açıklamayı İçişleri Bakanı’nın ilk başta ciddiye almadığını gördük ama sürece Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş, gayet itidalli yaklaştı. Plan Bütçe Komisyonu’na barikat kurarcasına tavır takınan Ali Mahir Başarır, Veli Ağbaba ve Umut Akdoğan ve onlara destek veren milletvekilleri yaptıkları bu eylemle kendi şovlarını yapmış olsalar da söz konusu hareketleri ile CHP’ye büyük zarar vermişlerdir.

Öncelikle, Meclis ve Plan Bütçe Komisyonu bu tür eylemlerin yeri değil, her türlü sözlü olarak eleştirilerin yapıldığı bir yerdir. Yapılan eylemlerin de maksadını aşmaması gerekir.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu arasındaki rekabetten ve parti içi muhalefetten dolayı yaşadığı sıkışıklığı bu şekilde aşmaya çalıştığını düşünebiliriz.

Daha önce mahkeme de basan Ali Mahir Başarır’ın yaklaşımı ve siyaset yapma biçimi, CHP’yi büyütmek yerine her geçen gün partinin oyunu daha da düşürür.

Esenyurt’a kayyım atanmasına karşı yapılan mitinge de ABB Başkanı Mansur Yavaş dâhil birçok belediye başkanı ve milletvekili katılmamıştı.

Optimar’ın kasım ayına ait Türkiye’nin Nabzı Araştırması’nda da Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınmasına katılımcıların yüzde 27,5’i ‘’doğru bir karar’’ derken bu oran CHP’li seçmenler arasında yüzde 24,1 şeklinde gerçekleşiyor.

Katılımcıların yüzde 20,8’i ‘’yanlış bir karar’’ derken yüzde 14,9’u ‘’doğru bir karar ancak süreç titizlikle yürütülmeli’’ cevabını veriyor. Bu soruya cevap verenler arasında CHP’li seçmenlerin oranı yüzde 19,3. Katılımcıların yüzde 11,3’ü ‘’daha detaylı soruşturma gerekiyor.’’ cevabını veriyor; yüzde 5,9 “şüphelerim var’’ yanıtında bulunurken yüzde 19,7’si de ‘’fikrim yok’’ cevabı veriyor.

Araştırmaya katılan CHP’li seçmenler Ahmet Özer’in gözaltına alınmasına büyük oranda karşı çıkmıyor.

Dolayısıyla CHP seçmenlerinin yarısı bile PKK elebaşları ile görüşme trafiği olan Ahmet Özer’in gözaltına alınmasını haklı buluyor.

Aynı şekilde Esenyurt Belediyesi’ne kayyım atanmasına ‘’kesinlikle doğru bir karar’’ diyenlerin oranı yüzde 35 ve bu oran içinde CHP’lilerin oranı yüzde 20. “Kayyım atanmasının doğru bir karar olduğunu düşünmüyorum’’ diyenlerin oranı yüzde 21 iken bunların içerisinde CHP’lilerin oranı ise sadece yüzde 31,8.

Genel olarak kayyım atanmasına ilişkin toplumsal destek oldukça yüksek. Üstelik, CHP içerisinde kayyım atanmasını destekleyenlerin sayısı da azımsanamayacak kadar çok.

Hâl böyle iken CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Ali Mahir Başarır’ın yönlendirmesiyle hareket etmesi, kendisine ve partisine ciddi anlamda zarar verebilir.