İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı görevleri esnasında ülkemize ve âlem-i İslam’a çok büyük hizmet etmiş olan Erdoğan’ın yapmış olduğu icraatlar, özellikle de İslam kardeşliği temelindeki gayretleri anlatmakla bitmez. Lakin bana göre en büyük iyiliği ise içimize yerleştirilen yeis yani karamsarlık duygusunu yıkıp atmış olmasıdır.
Bazen yaptığım eleştirilerden dolayı dostlarım bana güceniyor. Hayır, gücenmesinler zira Cumhurbaşkanı etrafında o kadar çok şakşakçı var ki ister istemez bu ve benzeri yazılar; istikametten şaşmamak adına yararlıdır. Hem de güzel icraatlar için “halkın talepleri bu şekilde” diye referans olmaktadır. Hem eleştirilerimizde ne diyoruz ki; namaz kılmak isteyenlere cami yapın, içki hastalığını önleyin, kadınları yuvalarından çıkarmak isteyenlere engel olun, aileyi koruyun vesaire. Bu ikazlara Şeytanirracim’den başka kim karşı çıkar ki…
Kuran’da “la taknetü min Rahmetillah” yani “benim rahmetimden ümidinizi kesmeyin” diye emreden Rabbimize itaat etmeyerek “yeis” denilen çok kötü bir hastalığa tutulan İslam âleminde böyle bir lidere büyük bir ihtiyaç vardır. Hadislerde Mehdi’den sonra zuhur edeceğinden söz edilen kırbacı ile meşhur “Kahtani” ve İslam düşmanlarına korku salan  “Cehcah” isimli zatın icraatlarını Erdoğan’da görmek mümkündür. İşte İslam ülkeleri liderlerini biraraya getirerek ABD Başkanı Trump’ın edepsizliklerine ancak bu şekilde karşılık verilebilir. Allah emeklerini zayi etmesin.
Yeis, karamsarlık hastalığı ve halifeliğin kaldırılmasından dolayı ortaya çıkan başıboşluğu Erdoğan doldurmaya başlamıştır. Öyle ki bu hastalıklardan sadece ülkemiz değil bütün İslam ülkeleri az çok bu dehşetli hastalıktan mustariptir. Ta ki Erdoğan’ın konuşmaları ile yeniden özgüven kazanıncaya kadar. 
İşte Müslümanlara hatta dünyaya örnek olacak şekilde ortaya çıkıp zalime zulmünü haykıran bir lider ortaya çıktı. “Dünya beşten büyüktür” diyerek yıllarca Batılı emperyalistlerin baskısı altında kalan milyarlarca insan Cumhurbaşkanımızı alkışlıyor ve kendisine dua ediyor. Aynı zamanda cesaretinden dolayı “niçin bende onun gibi cesur olmayayım?” sorusunu sorarak zalimlere boyun eğmemeyi öğrenen venezuella Başkanı gibi zatlar dahi ortaya çıkmıştır.
Elbette 15 Temmuz 2016 darbesinde ABD öncülüğündeki FETÖ unsurları mağlup olacaklardı. Çünkü o kadar çok dua ediliyordu ki! Bu duaların Gafur ve Rahim olan Allah katından dönmesi, karşılık bulmaması düşünülemez. Merhameti kâinatı kuşatan Rabbimiz inayeti ile ülkemizin ve mazlumların imdadına koşmuştur.
Ne kadar tuzak hazırlasalar, fitne işinde Şeytanları dahi utandıracak planlar yapsalar dahi Allah, Erdoğan’ı ve vatanımızı koruyor, onların tuzağına düşürmüyor. Girdiği her seçimi kazanan ve savaştığı bütün güçleri mağlup eden Erdoğan’ın başarılarını sebepler arasında arayarak bulmak mümkün değildir. Allah’ın inayeti ve dualar sayesinde muvaffak oluyor hata yapsa dahi sonucunda başarı kazanıyor.