Tülay ablası masadaki diğer kıza baktı:"biraz dışarı çıkın.Deniz havası iyi gelir."dedi.
Başkanın gözleri öyle dolmuştu ki,
Tülay hanım,başkana baktı ama hiç bir şey diyemedi.
Çünkü kendisi de yetim di.
Yetimliğin ne kadar zor olduğunu biliyordu.
Anlatılmayan bir sevgi eksikliğidir.
Yetimlik öyle bir hırkadır ki,
İnsan yaşlansa bile son nefesine kadar üstünde taşır.
Başkan Hakan Gültekin:"ben anneme bakınca gözlerim dolar.
Annemler ile karşı dairelerde oturuyoruz.Bazen eve işim gereği çok geç gelirim.
Kendi dairemin kapısını açarken, bakarım ki,anam kendi evlerinin kapısını hemem açar.
Annam uyumaz beni bekler.
Ben de hemen sarılır öperim anamı..."
Diye annesine olan sevgisini anlatırken
Gözlerinden yaşlar süzülür.
Bazen kelimlerin duyguları ifade etmesi imkansız olur.
Sevmek yerleşir yüreğe...
Sevilmek sevmekten daha üstün olsa da, sevmenin hazzı damarlarına akmadıkça,insan oğlu,
sevilmenin değerini anlayamaz.
Sevmek için bir şart ararsa kalp!
Asla sevmenin muhteşemliğini yakalayamaz.
Bazen sadece gülüşünü seversin...
Bazen derinden yüreğiyle bakışına vurulursun...
Bazen de annesindir,tüm çocukları kendi evladın gibi görüp öpersin.
O zaman en büyük ödülü yüreğine verirsin.
Sevilerek...
Kürt kızım sen ağlama sakın,
ağlarsan...
Bak laz Hakan amcan da
Kasımpaşalı Tülay teyzen de
Ağlar...
Senin gözlerinden akan yaşlar yüreklere
Öyle damladı ki,
Orada ebedi sevgi olarak yazıldı.
Sevmek için ne lazım ki?
Sadece sevgiyle öpmek...
Sadece ...
Alnından değil yüreğinden öpe bilmek.
Sevmekten vazgeçmeyin
Bence sevmek hayatın nefesidir.